Fatsa ve Ünye’yi içine alan ve tüm Ordu’yu etkileyecek olan siyanüraltın işletmesi için 100 dönümlük alanda binlerce ağaç kesildi.

Fatsa Ünye Doğa Koruma Platformu ve yaşam savunucuları Taksim Galatasaray Meydanı’nda buluşarak ‘Siyanüre hayır’ dedi. Yırca’da termik santrale karşı zeytinlik direnişinde olan köylülerin de selamlandığı eyleme, siyanürle mücadele eden Sinop Bakırtepe Çevre Platformu, Bergama Köylüleri ve ekoloji mücadelesi veren Karadeniz İsyandadır Platformu ile Loç Vadisi Koruma Platformu destek verdi.

Grup adına Uğur Koç’un okuduğu basın açıklamasında, AKP iktidarı boyunca ülkenin bütünüyle sermaye ve ranta açıldığı ifade edilirken, taşeronlaşma ve güvencesiz çalıştırılma sonucu yaşanan iş cinayetlerinin de bahsedildi. Tarımda, üretim ve hayvanlığın gün geçtikçe tekellerin denetimine girmesi vurgulanan açıklamada, “Köylünün üretimine konulan kota ve üretim yasakları, düşük taban fiyatı ve destekleme(me) politikalarıyla zaten borç batağında olan köylümüzün toprağını terk ederek göç etmesi isteniyor” denildi.

PROJELERİN ZARAR VERDİĞİ BİLİNİYOR


Sermayenin özellikle Karadeniz bölgesinde doğanın dengesini bozacak HES projelerini hayata geçirdiğini ve doğaya ‘göz dikerek’ doğal yaşam alanlarında geri dönüşü olmayan tahribatlara sebep olduğunun altını çizen Koç, “Emperyalizmin işbirlikçisi egemenler, doğaya ve insana zararlı olduğunu bile bile bu projeleri ülkemizde ve özelde Karadeniz’de hayata geçirmek için her yola başvuruyorlar” ifadelerini kullandı.

Fatsa’nın Yukarı Bahçeler Mahallesi Engiz Mevkii’nde yabancı ortaklı Altıntepe şirketinin, altın madeni çıkarmak üzere başlattığı çalışmaları da aktaran Koç, “1 yıl önce başlayan çalışma kapsamında şirket 100 dönümlük alanda bulunan binlerce ağacı kesmiştir. 900 ton civarı altın olduğu iddia edilen alanda açacakları kuyularda siyanürle altın ayrıştırılmaya başlanacağı ifade ediliyor” dedi.

SİYANÜR TEHLİKESİNE KARŞI MECLİS’E GİDİLDİ

Siyanürün zararlarından da bahseden Koç, “Siyanür etkileri yok olmayan bir zehirdir. Siyanür yüksek konsantrasyona sahip olduğundan toprağa ve suya geçer ve yok olmaz. Ayrıca havadan, topraktan ve sudan meyve ve sebzelere geçerek insan vücuduna da alınır. Çok ciddi hastalıklara hatta ölümlere yol açar” ifadelerini kullandı.

Koç, siyanür tehlikesine karşı Fatsa Ünye Doğa Koruma Platformu ve yöre halkı olarak şantiye önünde defalarca eylem yaptıklarını aktararak, 6 Ekim’de Fatsa’da kapsamlı bir miting düzenlediklerini ve aynı zamanda 21-22 Ekim tarihinde TBMM’de bilgilendirme açıklaması yaptıklarını anlattı.

KÖYLÜLER FİŞLENDİ

25 Ekim’de Fatsa ve Ünye köylüleri olarak madenin yanına direniş çadırları kurduklarını ifade eden Koç, eyleme katılan 60 köylüyün jandarma tarafından fişlenerek karakola ifadeye çağırıldığını söyledi. Koç, aynı zamanda 29 Ekim’de ise jandarmanın çadırın bulunduğu bölgeye geldiğini ve çadırı kaldırma tehdidinde bulunduğunu aktararak şöyle devam etti:

Sit alanı olan ve korunması gereken bölgenin Sit alanı vasfından çıkarılması için Altıntepe şirketi dava açmıştır. Bizler de bu doğa katliamının sona ermesi için dava açtık. Yargı yollarının sonuçsuz kaldığını birçok örnekte gördük. Bu nedenle fiili ve meşru varlığımızla canımıza, suyumuza, ormanımıza, doğamıza kastedenlerin karşısında nasıl durulması gerekiyorsa öyle duracağız. Siyanürle işletilmesi düşünülen altın madenin bir an önce durdurulmasını ve kapatılmasını istiyoruz.

Eylem, basın açıklamasının ardından yöre sanatçısı Mehmet Gümüş eşliğinde Hekimoğlu türküsünün söylenmesiyle son buldu.

(dokuz8haber / Haber: Müge Akbasan - Mehmet Göcekli / Foto: Arif Cangı - Duygu Durgun Köseoğlu)