Antalya, Finike’de öldürülen yaşam savunucusu Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çiftinin mermer ocaklarına karşı yürüttükleri mücadeleyi sürdüren Toroslar ve Akdeniz Kıyıları Çevre Koruma Derneği (TORAÇDER), bölgedeki bir mermer ocağını daha kapattırdı.

9 Mayıs’ta Finike’deki evlerinde ölü bulunan Büyüknohutçu çifti, asırlık sedir ve çam ağaçlarının bulunduğu Alacadağ, Gökçeyaka, Kızılcık ve Adala gibi bölgelerdeki taş ve mermer ocaklarına karşı bölge halkının da desteğiyle hukuki mücadele vererek Bartu Mermer Ocağı’na ait ocağı kapattırmıştı.

Ali Ulvi Büyüknohutçu’nun öldürülmeden önce sözcülüğünü yaptığı TORAÇDER, bölgedeki bir ocağın daha şikayetleri üzerine kapatıldığını duyurdu.

Ruhsat süresi dolduğu halde işlemeye devam eden Bahçeci Mermer firmasının kapatılması için TORAÇDER, Büyüknohutçu çifti öldürülmeden yaklaşık 1 yıl önce Antalya Orman Bölge Müdürlüğü'ne başvuruda bulundu.

Orman Genel Müdürlüğü firmanın uzatma talebinde bulunmadığı gerekçesiyle 1 Şubat 2017 tarihli resmi yazısıyla, izinlerini iptal ettiğini bildirdi. Firmanın birinin 2007, yedisinin de 2009’da aldığı izinlerin süresinin Ekim 2015'de dolduğu, izin süresinin uzatılmadığı ve Antalya Orman Bölge Müdürlüğü'nün izin iptal kararına rağmen faaliyetini sürdürdüğü tespit edildi.

TORAÇDER yönetimi, avukat İsmail Doğan Tunçbilek aracılığıyla mermer ocağı hakkında Başbakanlık İletişim Merkezi'ne (BİMER) şikayette bulundu.

Şikayette, izni olmadığı halde çalışan firmanın yeniden izin talebinde bulunduğu ve yetkisi iptal edildiği halde şirketin mermer çıkarma işlemlerine göz yumduğu belirtildi. Maden Kanunu 7'nci maddesine aykırı olduğu için ocağın kapatılması istendi.

Şikayet üzerine Bahçeci Mermer'in Alacadağ'daki ocağındaki faaliyeti bu hafta itibariyle durduruldu.

ORMAN KANUNU DAĞ KANUNU HALİNE GELDİ

TORAÇDER'den konuya ilişkin yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Evlerinde katledilen çevreci arkadaşlarımız Ali Ulvi Büyüknohutçu ve Aysin Büyüknohutçu'nun yürüttüğü mücadeleyi, TORAÇDER olarak devam ettireceğimizi kamuoyuna açıklamıştık.

“Doğa talanının durdurulması talebiyle başlatılan mücadele için öncelikle şunu belirtmek istiyoruz ki, 'Anayasa'nın doğayı ve çevreyi korumak her Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının ödevidir' maddesi gereğince mücadelemizi devam ettiriyoruz. Anayasa vatandaşlara 'askerliğini yap, vergini öde' gibi ödevler vermiştir.