Doğaya ve canlı yaşama zarar veren tüm yatırımların durdurulması için ''Anadolu'yu vermeyeceğiz'' sloganıyla düzenlenen ve Ankara'da son bulacak yürüyüş, Artvin'den başlatıldı.

Yürüyüş öncesi Artvin Çok Katlı Otoparkı önünde toplanan ve aralarında Yeşil Artvin Derneği ile çevreci sivil toplum kuruluşu üyelerinin de bulunduğu grup, basın açıklaması yaptı.

Yeşil Artvin Derneği Başkanı Neşe Karahan, açıklamasında, ''Anadolu insanları'' olarak Ankara'ya yürümeye karar verdiklerini belirterek, ''Bugün bu yürüyüşün ilk adımlarını Artvin'de atacağız. Yol boyunca kervanımıza katılımlar gerçekleşecek. Yürüyüş sonunda, Türkiye'nin 7 farklı noktasından hareket edecek gruplar mayıs ayı ortasında Ankara'da buluşacak'' dedi.

Binlerce yıldır uygarlığın beşiği olan Anadolu'nun, bugün eşi görülmemiş bir yıkımla karşı karşıya olduğunu, ancak kamuoyunun bu büyük yıkımın farkında olmadığını öne süren Karahan, ''Su fakirliği sınırındaki ülkemizin bugüne kadar özgürce akan tüm nehirleri 49 yıllığına hidroelektrik santralleri (HES) şirketlerine satıldı. Yazın kuruyan dereler de dahil olmak üzere sularımızın tamamı, alınır satılır ticari bir mal haline getiriliyor'' diye konuştu.

Karahan, derelerin borular ve tüneller içine hapsedilip kontrolünün şirketlere terk edildiğini savunarak, şöyle devam etti: ''Dağlarımız maden şirketleri tarafından parsellendi, delik deşik oyuluyor. Geleceğimiz, nükleer ve termik santrallerin tehdidi altında. Feryadımızı duyan yok. Binlerce yıldır ekip biçtiğimiz yerli tohumlar yok olmaya başladı. Ormanlarımız parça parça kesiliyor. Bu yıkım sonucunda, tüm insanlığın ortak mirası, dünyanın en eski yerleşim yerleri sular altında kalıyor. Sayısız hayvan ve bitki türünün nesli tükeniyor. İnsanımız, doğduğu bereketli topraklarda artık doyamıyor. Yalnızca bir avuç insanın menfaatini gözeten bu kapitalist düzen, doğayı, insanları ve kültürümüzü hiçe sayarak Anadolu'nun dört bir yanını işgal etmeye devam ediyor.''

Toprağı yönetenlerin, yıkıma karşı çıkanların çığlığına kulak tıkadığını vurgulayan Karahan, şunları kaydetti: ''Anlıyoruz ki, onların gözünde feryadımızın hiçbir değeri yok. Bu nedenle biz, Anadolu insanları, Anadolu'yu yaşatmak için kendi halk irademizi kullanmaya karar verdik. Birleşiyoruz. Vicdan sahibi herkesle buluşarak, 7 ayrı koldan Anadolu'yu arşınlıyoruz ve nehirler gibi akarak Ankara'ya yürüyoruz. Geçmişe olan saygımız ve çocuklarımızın geleceği için, doğanın hakları ve yaşam hakkımız için yürüyoruz. Doğamızı ve yaşam alanlarımızı katleden projeler durdurulana kadar geri dönmüyoruz.''

Basın açıklamasının ardından grup üyeleri, yürüyüşlerine başladı. Artvin'den başlatılan ''Büyük Anadolu Yürüyüşü'', organizasyona Muğla, İzmir, Trakya, Antakya, Hasankeyf ve Antalya'dan aynı şekilde yürüyerek katılacak grupların Ankara'da buluşmasıyla son bulacak.

FARKLIHABER8