KESK, Türk-İş ve Türk Tabipler Birliği yetkililerinin yaptığı açıklamada, kanun hükmündeki kararnameler ile kamu hizmetlerinin ticarileştirildiği ileri sürüldü.

 

Hükümetin, hastaneleri, kâr-zarar hesabıyla CEO'lar tarafından yönetilen şirketlere dönüştürmeyi planladığı iddia edildi.

 

Grev uyarınca, çarşamba günü yatan hastalar ve acillerin dışında hizmet verilmeyecek.

 

Anadolu ve Avrupa yakasında toplanacak işçiler yürüyerek Beyazıt Meydanı'na gidecek.

 

AYRINTILAR ŞÖYLE:

 

KESK, DİSK, TTB, TMMOB, İstanbul Meslek Odaları Koordinasyonu (İMOK) ve Türk-İş 21 Aralık grevine ilişkin basın toplantısı düzenledi.

 

Makina Mühendisleri Odası'nda düzenlenen toplantıya KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul, TTB Merkez Konsey Üyesi Hüseyin Demirdizen, Türk-İş 1. Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, TMMOB İKK Temsilcisi Toren Dinçöz, KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Barış Uluocak katıldı.

 

Örgütler adına basın açıklamasını okuyan TTB MK üyesi Hüseyin Demirdizen, "Eğitim ve sağlık başta olmak üzere temel kamu hizmetlerinin ticarileştiren, kamu çalışanlarını köleleştiren, KHK'lerle sağlık ve eğitim gibi alanlarda performans ilkelerini getirerek haklarımızı gasp etmeye çalışan politikalara karşı" 21 Aralık'ta greve gideceklerini vurguladı.

 

AKP'nin KHK'lerle kamu hizmetlerinin ticarileştirilmesi ve piyasalaştırılması hamlelerini hızla sürdürdüğünü kaydeden Demirdizen, "663 sayılı KHK ile hastanelerin kar-zarar hesabıyla CEO'lar tarafından yönetilen şirketlere dönüştürmeyi planlayan, 666 sayılı KHK ile , "eşit işe eşit ücret" denilerek Maliye Bakanlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı başta olmak üzere çok sayıda kurumda mevcut olan ücret adaletsizliğini büyüten, 652 sayılı KHK ile eğitimi piyasalaştıran ve performans ilkelerine dayandırılmasının önünü açan, AKP hükümetine karşı grevdeyiz" diye konuştu.

 

Demirdizen, tüm kamu çalışanlarına ve halka, eğitim ve sağlık başta olmak üzere kamu hizmetlerinin piyasalaştırılmasına karşı 21 Aralık grevine destek verme çağrısı yaptı.

 

21 ARALIK GREVİNİN TALEPLERİ

 

TTB Merkez Konsey Üyesi Demirdizen grev taleplerini şöyle sıraladı:

 

"-Grev hakkımızın yasal teminat altına alındığı bir Toplu Sözleşme düzeni,

 

-Kamu hizmetlerinin ticarileştirilmesine son verilsin,

 

-Genel Sağlık Sigortası kapsamında zorunlu sağlık primi dayatmasına ve katkı payı, fark ücreti gibi yollarla ilave ücret alınmasına son verilsin,

 

-“KHK demokrasisi” ne son verilsin,

 

-Her türlü güvencesiz çalıştırmaya son verilerek tüm çalışanlara kadrolu iş güvencesi sağlansın,

 

-Tüm çalışanlara insan onuruna yakışır bir ücret ve sağlıklı çalışma koşulları sağlansın, çalışma yaşamı demokratikleştirilsin,

 

-Emekçilere dayatılan angarya ve zorunlu fazla mesaiye son verilsin,

 

-Temek ücretlerin arttırılarak, eşit işe eşit ücretin gerçekten hayata geçirilsin,

 

-Ek ödemelerin tüm emekçiler için eşitlenerek emekliliğe yansıtılsın,

 

-Net asgari ücretin açlık sınırı olan bin TL'ye çıkarılarak tüm ücret ve maaşlarda bu tutarın vergi kesintisi dışında bırakılsın,

 

-Kıdem Tazminatı başta olmak üzere işçi sınıfının kazanılmış haklarına dönük saldırıları durdurulsun,

 

-Hukuksuz, haksız ve mesnetsiz biçimde yapılan gözaltı ve tutuklamalara son verilsin, tutuklular serbest bırakılsın."

 

'ÜRETİMDEN GELEN GÜCÜMÜZÜ KULLANACAĞIZ"

 

Türk-İş Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak, "Sözün bittiği yerdeyiz" dedi. Yaşanan sorunun sadece işçi, memur ve emeklilerin sorunu olmadığını tüm halkın sorunu olduğunu vurgulayan Büyükkucak, "21 Aralık'ta yapılacak grevde üretimden gelen gücümüzü kullanarak, elimizden geleni yapacağız" dedi.

 

Kamu-Sen ve Memur-Sen'inde destek olması gerektiğini kaydeden Büyükkucak, "Yaşanan sorunlar sermayenin emeği bakış açısını ortaya koyuyor" dedi.

 

2012 yılının mücadele yılı olacağına işaret eden Büyükkucak, sermayenin küresel dayanışmasına karşı, emekçilerinde küresel dayanışma içerisinde olması ve mücadeleyi büyütmesi gerektiğini vurguladı.

 

'İTİRAZIMIZ BÜTÜN EMEKÇİLER İÇİN'

 

KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul, 21 Aralık'ta onuruna, geleceğine, ekmeğine sahip çıkan bütün kamu emekçilerinin grevde olacağını söyledi.

 

"Türkiye'de son yıllarda ne zaman hükümetler reform, yeniden yapılanma dese korkar hale geldik" diyen Tombul, bütün yeniden yapılandırma ve reform tartışmalarının kamu emekçilerinin kazanılmış haklarını ellerinden aldığını kaydetti. Tombul, özellikle son dönemde çıkarılan KHK'lerle kamu alanın "yeniden düzenleme" adıl altında ticari alana dönüştürüldüğünü kaydetti.

 

Bütün bu yaşananlara itiraz ettiklerin vurgulayan Tombul, itirazlarının sadece kamu emekçileri için değil, üretilen kamu hizmetinden yeterince yararlanamayan, yarına güvenle bakamayan, işsizler, asgari ücretle çalışmak zorunla kalan emeği ile geçinen herkes için olduğunu söyledi. Tombul, bütün emekçileri 21 Aralık grevine destek vermeye çağırdı.

 

GREV PROGRAMI

 

21 Aralık günü gerçekleştirilecek grev programı şöyle:

 

07.30: hastanelerde hastalara bildiri dağıtımı yapılarak, grevin amacı anlatılacak, destek istenecek.

 

10.00:Hastanelerde "Sağlık Hakkı Meclisleri Kürsüsü" kurulacak. Hastalar, sağlık çalışanları itirazlarını kendi kürsülerinden dile getirecek.

 

13.00: Beyazıt Meydanı'nda basın açıklaması düzenlenecek. Basın açıklamasına iki koldan katılım olacak. Anadolu yakasından gelecekler Kadıköy İskelesi'nden toplanarak Beyazıt Meydanı'na gelecek. Avrupa yakasında ise Çapa ve Cerrahpaşa Tıp Fakültesi çalışanları Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde toplanarak Beyazıt Meydanı'na yürüyecek. (etha)