CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, Torun Center inşaatında 10 işçinin ölümü üzerine; TOKİ Başkanlığının onayladığı ve ortak olduğu projeler ile bizzat TOKİ’nin yaptığı inşaatlara tanınmış olan yapı denetimi muafiyetinin kaldırılması istemiyle hazırladığı tek maddelik yasa değişikliği teklifini TBMM Başkanlığı’na sundu.

İki maddelik Yapı Denetimi Hakkında Kanun’da Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi hazırlayan Umut Oran, “Hükümet yaptığı açıklamalarda samimiyse bu acılı aileleri düşünüyorsa buyursun tek maddelik teklifim hazır ve isterlerse hemen bugün TBMM’de yasalaştırabiliriz” dedi.

4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanun’un 13′üncü maddesine “Bu Kanun, Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nın (TOKİ) yürüttüğü, ortak olduğu, projesine onay verdiği her türlü yapının denetiminde de aynen uygulanır” ibarsinin eklenmesini öneren Umut Oran, yasa değişikliği teklifinin gerekçesinde şunları kaydetti:

“Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı 2992 şantiyede 633.336 konut inşaatı yaptı, yapmaya devam etmektedir. Ancak 2001 yılında yürürlüğe giren Yapı Denetimi Hakkında Kanun’da, 5728 ve 6495 sayılı kanunların yanı sıra mülga 648 kanun hükmünde kararname ile çok sayıda değişiklik yapılmış olmasına rağmen kamu kurum ve kuruluşları ve TOKİ yapı denetimi sistemine dâhil edilmemiştir.

TORUNLAR’IN REZİDANSI DA TOKİ ONAYLI

Projesi TOKİ tarafından onaylanan inşaatlarda da herhangi bir biçimde denetim yapılamamakta, denetimden muaf tutulmaktadır. Bu durum TOKİ inşaatlarında kazalara davetiye çıkarmaktadır. Nitekim yıkılan Ali Sami Yen Stadyumu’nun üzerinde Torunlar GYO tarafından yapımı devam eden TOKİ onaylı rezidans projesinde, önceki gün (06.09.2014) saat 19.45’te meydana gelen kazada projede çalışan 10 işçimiz (Tahir KARA, Hıdır Ali GENÇ, İsmail SARITAŞ, Bilal BAL, Cengiz TATOĞLU, Murat USTA, Menderes MEŞE, Vahdet BİÇER, Ferdi KARA, Cengiz BİLGİ) içinde bulundukları asansörle birlikte 32. kattan yere çakılarak yaşamlarını yitirmiştir.

Aynı inşaatta daha önce de Nisan 2014′de de Erdoğan POLAT isimli işçi inşaat sepetinin halatının kopması sonucu 15. kattan düşerek yaşamını yitirdi. Ağustos ayında ise şantiyede çıkan yangın itfaiye tarafından güçlükle söndürülebildi. Son ‘iş cinayetinin’ çalışma saatleri dışında meydana gelmiş olması, denetimsizliğin hangi boyutlarda olduğunu açığa çıkarmaktadır.

“ASANSÖRLERİN YÜZDE 70′İ SAKINCALI”

ABD kaynaklarına göre 1993-2002 arasında asansör kazalarında toplamda 80 kişi ölmüştür. Ülkemizde ise Asansör ve Yürüyen Merdiven Sanayicileri Derneği (AYSAD) verilerine göre yıllık ölüm sayısının 17-20 olduğu tahmin edilmektedir.

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) verilerine göre yaklaşık 350 bin asansörün işletmede olduğu tahmin edilen ülkemizde 2012 yılına kadar bu asansörlerin sadece yüzde 7,5‘i kontrol edilmiştir. Makine

Mühendisleri Odası ve Elektrik Mühendisleri Odası tarafından özveriyle, duyarlı belediyelerle yapılan protokoller kapsamında gerçekleştirilen bu kontrollere göre asansörlerin yüzde 70‘i kullanım açısından tehlikeli durumda olduğu saptanmıştır.

“880 BİN KAZADA 13.442 İŞÇİ YAŞAMINI YİTİRDİ”

Türkiye, literatürde ‘iş kazaları’ olarak geçen iş cinayetlerinde dünyada 3′üncü, Avrupa’da ise 1′inci sıradadır. Maalesef 2002-2013 yılları arasında Türkiye’de yaşanan toplam 880.000 iş kazasında 13.442 işçi yaşamını yitirmiştir. Sadece Ağustos ayında inşaatlarda 40 işçi öldü ve bu yıl iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçi sayısı 1.280′e ulaştı.

Siyasi beklentiler nedeniyle zamanla yarışan, birçok alt taşerona devredildiği için kontrolü zaten doğası gereği güç olan çok yoğun şantiye faaliyetleri yürüten TOKİ’nin üstlendiği, onayladığı inşaatların denetimden muaf tutulması, gerekçesi ne olursa olsun artık kabul edilemez. TOKİ’ye yapı denetiminde muafiyet tanıyan ve onlarca işçinin yaşamına mal olan bu sistemin acilen değiştirilmesi gerekmektedir.”

(ZETE)