Soma'da 13 Mayıs 2014 tarihinde meydana gelen faciada, 301 madenci yaşamını yitirmişti.

Facia sonrasında aralarında Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Genel Müdür Ramazan Doğru ve İşletme müdürü Akın Çelik'in de bulunduğu 46 sanık, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmaya başlanmıştı.

‘FACİANIN BAŞLADIĞI BÖLÜME MERKEZ İZLEME SENSÖRÜ KONULMALIYDI’


Dava dosyasına giren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş müfettişlerinin hazırladığı raporlar, ocaktaki önemli aksaklıklara dikkat çekti. Müfettişlerin raporunda facianın başladığı 'S Panosu' bölümünde hava akımının son derece zayıf olduğu, metan ve diğer zararlı gazların bu nedenle biriktiği, işveren tarafından bu bölgeye merkezi izleme sensörlerinin konulmadığı vurgulandı.

'H panosunda' kara tumba yöntemiyle (makinesiz) çalışılan toplam 13 baca olduğu, ocak içindeki hava miktarı yetmeyeceği için aynı anda sadece 5'inde çalışıldığı, 'S panosunun' havalandırmasının, kirlenmiş olarak gelen havayla yapıldığı bilgisi, raporda aktarıldı.

Toplam iki hava ölçüm istasyonu olan ocakta, havanın bölündüğü kavşak noktalarında, panolarda, ölçüm istasyonunun olmadığına da dikkat çekildi.

‘ACİL ÇIKIŞ YOLU İSTEDİLER, İZİN ALDILAR, ÜRETİM YAPTILAR’

Müfettişlerin ocak içindeki araştırmalarının yanı sıra, resmi belgelerde yaptıkları incelemelerde, önemli ayrıntılar ortaya çıktı. Buna göre, şirket Aralık 2010’da, TKİ'ye 'Eynez Soma Kömürleri A.Ş. Nefeslik Projesi Hk.' konulu dilekçeyle başvurdu.

Şirket dilekçesinde, ana hava çıkış yolunun 250 metrelik kısmının kömür tabakası içerisinde olduğu, yangın veya kızışma halinde tehlikeli durumlar yaratacağı, mevcut galerilerin birbirine bağlanmasıyla, kısmi iş güvenliğinin sağlandığı ancak, yeryüzüne bağlantısı olmayan bu galerinin, metan sorunuyla karşılaşması üzerine yeterli güvenceyi vermediği, en kısa, en kolay şekilde çalışanların tahliyesi için yeryüzüne bağlantılı yeni bir acil çıkışın gerekliliği anlatıldı.

TKİ, şirketten gelen bu dilekçeyi inceleyip, Şubat 2011’de, 'Metan geliri olan koordinatlar arasında kalan bölgenin üretime kapatılması ve proje değişikliğine gidilmesini' uygun bulup izin verdi.

Müfettiş raporunun bu bölümünde, "TKİ Yönetim Kurulu toplantısı ve sonrasındaki toplantılarda alınan kararla, +200 kotunun üzerindeki rezervin üretime açılmasıyla, S Panoları için de üretim izni verilmiştir.

Soma Kömür İşletmeleri A.Ş.'nin dilekçesinde anlattığı, 'metan sorunuyla uğraşılan bu tür ocaklarda, en kısa ve en kolay şekilde çalışanların tahliyesi için yeryüzüne bağlantılı bir acil çıkışın gerekliliği' durumu, S panoları için gerçekleştirilmemiştir" denildi.

Raporun sonuç bölümünde ise, "İşyerinde 13.05.2014 tarihinde meydana gelen kaza olayında, A0 mekanize panosunun hava girişindeki hava kapıları açılarak, temiz hava galerisinden gelen duman ve karbon monoksit, üretim panosunu dolaşmadan hava dönüş yoluna by-pass edilip nefesliğe verilmiştir.

Eğer S panolarının bulunduğu bölge, ikinci bir yol aracılığıyla yerüstüne bağlanmış olsaydı A0 mekanize panosundaki uygulama bu bölge için de gerçekleştirilebilir, hava kapıları vasıtasıyla havanın, ikinci yola verilmesi söz konusu olabilirdi" ifadeleri yer aldı.

‘240'TAN FAZLA İŞÇİ BUNUN İÇİN CAN VERDİ’

Davayı takip eden avukatlardan Derviş Emre Aydın, müfettişlerin raporuyla ilgili değerlendirmede bulundu.

Aydın, şunları söyledi:

"Ocağa iki farklı yerden hava girişi olması için şirketin tasarladığı proje, oluşacak üretim kaybının yaşanmaması için rafa kaldırıldı. Bu durum S panosunda, 240'tan fazla kişinin sadece şirketin daha öncesinde öngördüğü teknik bir havalandırma sorunu nedeniyle hayatlarını kaybetmelerine neden oldu. Müfettişler, raporlarında bu durumu açıkça ifade etti. Müfettişlerin bu tespitleri sonrasında, şirket yöneticilerinin facia öncesindeki ihmalleri gözler önüne serilmiş oluyor."