HDP Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkcü, Mecidiyeköy'de 10 kişinin hayatını kaybettiği rezidans inşaatında çalışan işçilerin yaşam koşullarını cep telefonuyla fotoğrafladı.

Fotoğraflar arasında düşen asansörün görüntüsü ve inşaatlarda çalışan işçilerin yaşam koşulları görüldü.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Ertuğrul Kürkcü, İstanbul Milletvekilleri Sırrı Süreyya Önder ve Levent Tüzel ile Mecidiyeköy'de asansör kazasında 10 işçinin hayatını kaybettiği rezidans inşaatına gelerek iş cinayeti hakkında bilgi aldı.

Ertuğrul Kürkcü inşaat alanında kazanın meydana geldiği yere giderek incelemede bulunduktan sonra, şantiyede çalışan işçilerin kaldıkları yerleri de ziyaret ettiklerini belirterek, "Burada işçileri otopark olarak kullanılacak alanda yaşatıyorlar. Burada şartlar çok kötü, insanların kaldıkları yere oksijen girmiyor. Temizlenme ve yıkınma koşulları oldukça kötü. Burada yeterli hijyn koşulları yok. Malzemelerin arasında insanlar uyumaya çalışıyor. İnsanların barınma koşulları buysa iş güvenliğinin neler olduğunu buradan otomatik olarak çıkartmamız lazım" dedi.

Sırrı Süreyya Önder, yaşanan acı olayın bir 'kaza' olması halinde birgün de bir işverenin ölmesi gerektiğini ifade ederek, "Trafiğe kaza diyoruz zengini de yoksulu da ölüyor. Buraya kaza diyoruz ölenlerin tamamı emekçi. Bir maden sahibinin madende öldüğünü duydunuz mu? Bir gün bu müteahhitlerden birisi burada çoluğu çocuğu hayatını kaybetti mi?

Bunun adı cinayettir. Bunlar da katil olarak yargılanmalıdır. Bu işin olacağını söyleyim. Biz bu işi taşerona vermişiz. Bir güvenlik zaafiyeti varsa güvenlik firmasını sorumlu tutacaklar. Asansörde bir sorun varsa mekanı verdikleri taşeronu sorumlu tutacaklardır. Firma sahiplerine hiçbir şey olmayacaktır. Burada kaza sonrasına güvenlik ekipleri devreye girerek kendi emekçi kardeşleri yardıma giderken çalışanların fotoğraflarının çekildiğini ve yevmiyelerini kesmekle tehtid ettiklerini öğrendik" dedi.

İnşaat alanının daha stadyumken bin bir türlü işlem yapılarak el değiştirmesi ve bu binaların kat irtifakının yükselmesi sırasında çeşitli olaylar yaşandığını dile getiren Önder şunları söyledi:

"Yan binalarda oturanların ne günahı var. Allah'ın güneşini etrafını haram etmiş bir zeballah gibi bir ucube yükselmiş burada. Ucubeye bu binalardan daha iyi örnek olamaz. Hangi dolaplar dödü, hangi paralar döndü bunlara gelince trilyonları buluyor ama işçinin güvenliğine gelince 1 aydır şikayet edilen bu asansörü bırakın yaptırmayı, fazladan yük koyuyorlar ve alçıpan çıkartıyorlar.

Daha sonra firma sahipleri kaza ile açıklama yaparak, kazanın sebebini bilmediklerini söylüyorlar. Gelsin firma sahibi buraya ben kendisine anlatayım. Bırakın beni burada çalışan bir emekçi kendisine tane tane anlatsın. İnsanların kanı üzerinde burada oturmaya kim tenezzül edecek? Kim gelip bu cesetlerin üzerinde sefa sürecek? "