Hükümet, önceki gün gerçekleştirilen grevin ardından iş bırakan memurların peşine düştü. Milli Eğitim Bakanlığı greve katılan öğretmenlerin isim, soyisim ve TC numaralarını istedi. Grev yapan hekimler hakkında da soruşturma başlatmak için tutanak tutuldu.

Cumhuriyet’ten Mustafa Çakır’ın haberine göre, KESK’e bağlı Eğitim Sen Basın Yayın Sekreteri Tuğrul Culfa, Milli Eğitim Bakanlığı’nın il milli eğitim müdürlerini arayarak sözlü emir verdiğini, saat 09.00’a kadar greve katılan öğretmenlerin isim, soyisim ve TC numaralarının istendiğini bildirdi.

“Yandaş” sendikalar türbana serbestlik öngören kılık kıyafet eylemi gerçekleştirirken hiçbir şey yapmayan Milli Eğitim Bakanlığı’nın, uluslararası anlaşmalardan doğan haklarını kullanan sendikalara karşı “hafiyelik” işlevi yürüttüğünü belirten Culfa, “Milli Eğitim Bakanlığı değil ‘Hafiye Bakanlığı’ olmuş. Suç işliyorlar. Buradan bakanlığı uyarıyoruz. Onları eğitimin sorunlarını çözme konusunda görevlerini yapmaya davet ediyoruz. Milli Eğitim Bakanı, İçişleri Bakanı’ndan mı talimat aldı? Milli Eğitim Bakanlığı istihbarat örgütü müdür?” dedi.

EYLEME KATILAN HEKİMLER HAKKINDA DA İŞLEM HAZIRLIĞI

Hükümet, eyleme katılan hekimler hakkında da işlem yapmaya hazırlanıyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Bayazıt İlhan, pek çok ilde greve katılan hekimler hakkında tutanak tutulduğunu söyledi. “Bu bir anlamda soruşturma açılacağının da işareti” diyen İlhan, “Başbakan’a göre her şey yasadışı. Hiçbir şey yasal değil” açıklamasını yaptı.

MEMUR-SEN’İN SUÇLAMASINA CEVAP

Bu arada Memur-Sen, grev yapan KESK, DİSK, TMMOB, TTB ve TDB’yi “emperyalist güçlerin ve faiz lobisinin oyununa gelmek” ve “uluslararası darbecilerin değirmenine su taşımakla” suçladı.

KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul, kamu emekçileri hareketinin başından itibaren emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesi verdiğini belirterek “Emperyalizmin taşeronluğuna soyunan siyasi güçlerin kanatları altında büyüyen sendikalar bize bağımsızlık ve emperyalizme karşı mücadele dersi veremezler. Onlar önce kendi tarihlerine baksınlar. Biz bağımsız Türkiye mücadelesini dün olduğu gibi bugün de sürdüreceğiz. AKP hükümeti antidemokratik yönetimden hızla vazgeçmelidir” dedi. KESK’in tarihinin aynı zamanda “darbecilerin işkencehanelerinden geçenlerin de” tarihi olduğunu ifade eden Tombul, “Eylemi 28 Şubat’la ilişkilendirme, AKP’nin bugün yaşananları manipüle etme çabasıdır” diye konuştu.