20 haftadan bu yana DEBA işvereni tarafından on aylık maaş ve kıdem tazminatları ödenmeden işten çıkarılan işçiler, ayakları çıplak ve zincirle hem ayaklarını hem de birbirlerine bağlı halde ayrıca 2 Temmuz 1993’te Sivas'ta yakılanlar için de siyah bandaj takarak yürüdüler.
Denizli Basma işçileri, yanlarında çocukları ve eşleriyle Teksif Sendikası Denizli şubesi önünden Bayram Meydanı’na kadar yürürken EMEP, ÖDP, HDK bileşenleri de eyleme destek verdi. Yürüyüş güzergahında yoldan geçen ve evlerinden balkon ve pencerelerine çıkan yurttaşların da alkışlarla desteğini de alan DEBA işçileri “Yaşasın Sınıf Dayanışması, Direne Direne Kazanacağız, Susma Haykır Tazminat Haktır” sloganları attılar.
Bayram Meydanı’nda alkışlar ve sloganlar eşliğinde açıklamasını yapan Teksif Sendikası Örgütlenme Uzmanı Ömer Seyfettin Atılgan, “İşveren Esat Sivri tarafından gasp edilen on aylık maaş ve tazminatların sorumlusu aynı zamanda İş Bankası’dır” dedi. Turgut Özal döneminden önce ilk alacağın emekçilere ödendiği İcra ve İflas Kanunu’nun finans kurumları ve siyasi iktidarın işbirliğiyle değiştirildiğini, kapı arkasındaki bizim görmediğimiz pazarlıklarla alışveriş yapıldığını emekçilerin ise hiçbir şeyden haberi olamadığını hatırlatan Atılgan, “Konfederasyonlar iş olarak bunların değişimi için müdahale etmeliler” çağrısını yaptı.
Denizli milletvekillerine de seslenen Atılgan, “CHP-MHP. AKP milletvekilleri sesimize kulak vermedikleri takdirde onları da sorumlu tutuyoruz. Denizli’de kahvede, sokakta enselerinde olacağız, vekilimiz olduklarını hatırlatacağız, onlar da kimin vekili olduklarını gösterecek” dedi.
Teksif Sendikası Örgütlenme Uzmanı Ömer Seyfettin Atılgan, eylemlerine herkesi destek vermeye çağırarak, “Zulme ortak olmayın, zulme rıza zulümdür, zalimlerin yanında yer almak zalimliliği benimsemektir” dedi.
Sivas katliamından kaybettikleri canları saygı ve hasretle andıklarını ifade eden Atılgan, “2 Temmuz 1993’te Sivas'ta diri, diri yakılan canların ateşi bizi de tutuşturdu. O zalim ateş değil, canların insanlık ateşiyle bizler bu güzelim ülkemizi barış, kardeşlik, özgürlük ateşiyle tutuşturma sözü veriyoruz” dedi. İşçiler hep beraber ağızlarını siyah bandajla kapattıktan sonra tekrar sendikaya kadar yürüdüler. Sendika’da gelecek haftanın programını hep birlikte tartıştılar ve kararlarını aldılar.
