TRT Ankara Radyosu yönetimi bir süre önce, öğle tatili saatleri dışında kafeteryanın teras kapılarını kilitlerken şimdi de kafeteryayı kapattı. Ancak yönetim katında sadece yöneticilere hizmet eden özel bir çay ocağı bulunuyor.

 

Ankara Radyosu önünde bu durumu protesto eden çalışanlar “Geçmişte radyo dinlemenin ötesinde radyoculukla-yayıncılıkla ilgisi olmayan kişiler tarafından yönetilen Ankara Radyosu adeta Nazi Toplama Kampı’na dönüştü” dediler.

 

Kendi çaylarını yapıp çalışma arkadaşlarına dağıtan çalışanlar adına açıklamayı okuyan Haber-Sen Ankara 1 nolu Şube Örgütlenme Sekreteri Cumhur Kılıç, “TRT’de 5 yıldır yaşanan baskı Ankara Radyosu’nda son aylarda dayanılmaz boyutlara ulaştı” dedi.

 

Kılıç, çalışanların sorunlarını dile getirmek için yöneticilerle görüşemediğini, görüşebildiklerinde ise  “Burayı demokrasi ile yönetmiyoruz, demokrasi yok ben varım” yanıtını aldıklarını söyledi.

 

Cumhur Kılıç şunları dile getirdi:

 

Oluru aylar öncesinde alınmış programlar keyfi gerekçelerle son dakikada iptal ediliyor.

 

Programların gerçekleştirilebilmesi için zorunlu olan dış görevlerin süreleri, görevin yapılmasına engel olacak biçimde kısaltılmak isteniyor ya da görev isteği tümüyle reddediliyor.

 

Kurum personeli tarafından yapılan programlara uydurma gerekçelerle son veriliyor.

 

Programlarda ele alınacak konulara, davet edilecek konuklara müdahale ediliyor.

 

Yayıncılığı, yayıncıları 09.00-18.00 mesai saatlerine hapsetmeye çalışan Ankara Radyosu yönetimi, çalışanların sosyal alanlarını da bir bir yok ediyor.

 

Bir süre önce, öğle tatili saatleri dışında kafeteryanın teras kapılarını kilitleten yönetim şimdi de kafeteryayı kapattı.

 

Üç gündür yayın için gelen konuklara bir çay bile ikram edilemiyor.

 

130 sanatçı çalışma aralarında boğazlarını ıslatacak sıcak bir çaydan mahrum kaldı.

 

Çalışanların, yemek sonrası çay-kahve içerek yarım saat sohbet edecekleri tek mekân da ellerinden alındı.

 

Ankara Radyosu çalışanları bunları yaşarken, Radyo Müdürü Arif Koyuncu’nun ve diğer yöneticilerin keyfi yerinde. Çünkü yönetim katında sadece yöneticilere hizmet eden özel bir çay ocağı bulunuyor.

 

Bu arada çalışanların görüşme taleplerini kabul etmeyen ve onlara her türlü zulmü reva gören Arif Koyuncu, tacizle suçlanan bir yöneticiye ise kol kanat geriyor.

 

“ÇALIŞMA KOŞULLARINI İYİLEŞTİRMEKLE SORUMLUSUNUZ”

“Ankara Radyosu Müdürü Arif Koyuncu’ya sesleniyoruz” diyen Cumhur Kılıç şöyle devam etti:

 

Biz bu hizmeti en iyi şekilde sunmakla yükümlüyüz, siz de bu hizmeti sunanların çalışma koşullarını iyileştirmekle sorumlusunuz.

 

Sizi anti-demokratik tavırlardan, çalışanlara baskı yapmaktan, çalışanların taleplerine kulaklarınızı tıkamaktan vazgeçmeye çağırıyoruz.

 

Bir çağrımız da TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’e;

 

Yüzlerce deneyimli TRT emekçisi varken, yayıncılıkla uzaktan yakından alakası olmayan kişileri radyoya yönetici olarak atamaktan vazgeçin.

 

Yemekhane katında bulanan kafeterya ve teras derhal açılmalıdır.

 

Deniz Güneş / Demokrat Haber