Bursa Kestel ilçesinde Alevi bir ailenin çocuğunun dondurma almak için gittiği esnaf ile yaşadığı tartışma sonrasında çocuğun ailesi saldırıya uğradı. Baba yoğun bakımda, anne ise darp nedeniyle tedavi altında.

İleri Haber'de Rıfat Doğan imzası ile yer alan habere göre; bir parkta oturan Nurgül ve Daimi Gül çiftinin çocuğu dondurma almak için gittiği esnafın hakaretlerine uğradı. Dondurmacı olduğu belirtilen esnafın Alevi çocuğa "Pis Kızılbaş Ramazan'da niye oruç tutmuyorsun da dondurma yiyorsun" şeklinde sözlü tacizde bulunduğu iddia ediliyor; bunun üzerine yaşanan tartışmada da Alevi çocuğun babası Daimi Gül'ün esnaf ve yakınları tarafından demir sopalarla darp edildiği ve hastaneye kaldırıldığı.

AYNI ESNAF BİR ALEVİ'YE DE 'MERMİM TABANCANIN UCUNDA' DEMİŞ

bianet’e konuşan anne Nurgül Gül olayı şöyle anlattı:

“10 yaşındaki oğlum dondurmacıya gidip dondurma almak istemiş. Dondurmacı sana dondurma yok deyip ona küfretmiş. Ben de ertesi gün, yani dün saat yedi gibi gidip neden oğluma dondurma vermediğini sordum ve özür dilemesini istedim. Ancak dondurmacı ‘Oğlun yalan söylüyor, dondurma almaya gelmedi’ deyip bu sefer bana da küfretmeye başladı.

“Daha sonra işten dönen eşim de dondurmacıya geldi. İkisi arasında sözlü münakaşa çıktı, itişme oldu. Biz dükkandan ayrıldık eve doğru yürümeye başladık. Arkadan arabayla iki kişi geldiler. Dondurmacı doğrudan levyeyle eşimin üzerine saldırdı. Ben de diğer kişi de saldırmasın diye ona yönelince beni de darp etti. Bayılmışım, kalktığımda her yer kan içindeydi, ambulans gelmişti. Oğlum şoka girmiş durumda, her şey gözleri önünde oldu.

"Neden böle bir şey oldu ben bilmiyorum. Dondurmacının bizim Alevi, Sünni olup olmadığımızı bilip bilmediğini de bilmiyorum. Ama ben Ramazan’da o dondurmacıdan dondurma yemiştim, beni görüp Alevi olduğumu anlamış mıdır bilemem. Sonradan öğrendik ki eşimin Tuncelili arkadaşı H. K.'ye bizim münakaşamızdan sonra ‘Bir daha buraya Tunceliler gelmesin, mermim tabancanın ucunda’ demiş.

"Küçük bir tartışmadan az kalsın canımızdan oluyorduk, eşim şu anda yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor. Bunu yapan cezasını çekmeli. Gündüz vakti demir çubuk alıp saldırmak insanlığa sığacak bir şey değil. Suçlular üç beş ay ceza alıp kurtulmasın.”

PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ'NDEN AÇIKLAMA

Yaşanan saldırıya ilişkin konuşan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Bursa Şube Başkanı Ali Öztürk şunları söyledi:

"Çocuk dondurmacıdan dondurma almak istiyor. Esnafla çocuk arasında bir tartışma yaşanıyor. Esnaf, çocuğa 'Pis Kızılbaş' diyor. Çocuk bunun üzerine annesi ve babasına haber veriyor. Baba gidip olayı öğrenmeye çalışıyor ancak o sırada tartışma kavgaya dönüşüyor. Bunun üzerine esnaf da bu sefer gidip yakınlarına haber veriyor. Yolda çocuğun babasını çeviren esnaf ve yakınları, demir sopalar ve levyelerle babaya saldırıyor. Kendisi şu an hastanede tedavi ediliyor. Konuyu araştırıyoruz. Neden çıktığına bakıyoruz. Meselenin bir Alevi-Sünni gerginliği olup olmadığını öğrenmeye çalışıyoruz."

HUBYAR SULTAN ALEVİ KÜLTÜR DERNEĞİ: SALDIRI ALEVİLERE YÖNELİKTİR

Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği de konuyla ilgili basın açıklaması yayınlayarak saldırıyı kınadı. Dernek Başkanı Aydın Deniz, "Saldırı Daimi Gül'e değil Alevi inancına yapılmıştır. Bu saldırıları gerçekleştirenlerin özellikle iktidarın Aleviliği hedef göstermesi ve nefret söylemlerinden dolayı rahatça saldıra bilmektedirler. Kardeşlik tohumu yerine kutuplaşma tohumu ekenler bu olayların baş sorumlusudur. Suçluların biran önce gereken cezaları almasını ve yapılan saldırının hesabının sorulmasının takipçisi olacağız." dedi.

DEVRİMCİ KIZILBAŞ ALEVİ HAREKETİ: AKP'NİN AYRIMCI POLİTİKASI YAŞAMDA KARŞILIK BULUYOR

Saldırıya dair açıklama yapan Devrimci Kızılbaş Alevi Hareketi ise AKP iktidarının şimdiye kadar geliştirdiği ayrımcılık, ötekileştirme ve kutuplaştırma politikasının gündelik yaşamda karşılığını bulduğunu söyledi. Kestel'de oruç tutmadıkları gerekçesiyle önce taciz edilen Gül ailesinin, ardından da ırkçı bir grup tarafından demir sopa ve levye ile saldırıya uğradığının kaydedildiği açıklamada, her geçen gün Alevilerin can güvenliği üzerindeki tehdidin giderek arttığına dikkat çekildi. Açıklamada, "Kimi yerlerde evlerimiz işaretleniyor, kimi yerlerde tehdit altında yaşıyoruz. Bu durum AKP iktidarının şimdiye kadar Ortadoğu ve bölgede izlenen politikalardan bağımsız değildir. Bölgede IŞİD'e destek veren bir zihniyetten çıksa çıksa Alevilere, Kürtlere ve diğer ezilen halklar ve inançlara karşı nefret dili çıkmaktadır. Biz Aleviler bu topraklarda hep 'güvercin tedirginliği' içerisinde yaşamak, ötekileştirilmek, saldırıya uğramak istemiyoruz" ifadelerine yer verildi.

(Bianet, İleri Haber, DİHA, Demokrat Haber)