AKP ve MHP’nin ortak imzasıyla Meclis’e sunulan sosyal medya düzenlemesine Birleşmiş Milletler’den (BM) de tepki geldi.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Liz Throssell, düzenleme hakkında “Medya ortamı üzerinde daha da fazla kontrol sağlamak için devlete güçlü araçlar verecek” dedi.

Throssell, “Türkiye halkının ifade özgürlüğü, bilgi edinme, kamusal ve siyasi yaşama katılma haklarının altını daha da oyacak” diye konuştu.

‘YENİ VE KARANLIK DÖNEMİN SİNYALİNİ VERİYOR’

Bir eleştiri de İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden  Tom Porteous, “Sosyal medya, haberlere erişim açısından bir can kurtarandır. Dolayısıyla bu yasa, çevrim içi sansürde yeni ve karanlık bir dönemin sinyallerini veriyor” dedi. Porteous, düzenleme hakkında “Medyanın ve tüm eleştirel seslerin susturulmasıyla bir otokrasi inşa edilen Türkiye’de, ifade özgürlüğüne zarar verecektir” ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu’nun sabıkalı ve sicili zifiri karanlık dostlarıyla ağız birliği ederek Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş ilkelerine saldırması yanlış ve yozlaşmış bir siyaset örneğidir.

Bugünkü CHP’nin Gazi Mustafa Kemal Atatürk’le hiçbir bağ ve bağlantısı kalmamıştır.

Artık teröristler yoldaş, bölücüler candaş, Türkiye düşmanları kandaş mertebesine gelmiştir.

‘YENİLENMİŞ YÖNETİMİN ESKİSİNDEN FARKI OLMAYACAKTIR’

CHP’nin iktidar yürüyüşünü ilan eden Kılıçdaroğlu suçluların telaşı içindedir.

Çok partili siyaset hayatının başlamasından sonra bölük pörçük hükümet sorumluluğu üstlenen CHP’nin 1946-1996 yılları arasında toplam 4533 günlük iktidarında Türkiye için ne yaptığı, hangi projeleri kazandırdığı, bir tek dikili ağacının bulunup bulunmadığı açıklığa kavuşturulması aciliyet kesbeden bir beklentidir.

Türkiye’de ne yapıldığını sistematik olarak sorgulayan, bununla da kalmayıp tutarsızca yargılayan CHP Genel Başkanı’nın asıl kendisinin ve partisinin bu zamana kadar ülkemiz için, eğer varsa hayata geçirdiği hizmet ve eserleri izah ve ifade etmesi siyasi ahlak gereğidir.

Yenilenmiş CHP yönetiminin eskisinden farkı olmayacaktır. Kaldı ki maya aynı, mizaç aynı, maksat aynıdır ve temelden bozuktur.

‘DOSTLARI SAMANI POSTUNA DOLDURACAKTIR’

CHP demek kriz ve kargaşa demektir. CHP demek darbelerden, cuntalardan, muhtıralardan, ara rejimlerden geçinen fırsatçılık ve siyasi kalpazanlık demektir.

CHP Genel Başkanı’nın söylemleri köksüzlüğün ve kimliksizliğin numunesidir.

Kendisine tavsiyemiz dostlarına fazla güvenmemesidir. Çünkü güvendiği karanlık dostları yeri geldiğinde samanı postuna dolduracaktır.