Burdur'un Yeşilova ilçesinde yer alan ve "doğa harikası" olarak belirtilen Salda Gölü, çevrecilere göre Türkiye'nin Maldivleri.

Bu nedenle çevredeki beyaz kumullara ayakla dahi basılmaması gerektiği belirtiliyor. 

Ancak Salda Gölü ve çevresi bir süredir tahriple gündemde. 

Can Bursalı'nın Independent Türkçe'de yer alan haberine göre Millet Bahçesi projesi başladıktan sonra da müteahhit firmanın kumulları kamyonlarla farklı noktalara taşımadığı iddia edildi. 

Göl ve çevresiyle ilgili devam eden hukuki bir süreç bulunuyor. Bununla ilgili yeni bir gelişme yaşandı. 

Salda Gölü'ne yapılması planlanan "Millet Bahçesi" projesine ilişkin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın plan değişikliğine karşı açılan davada, bilirkişi raporu mahkemeye sunuldu.

Mahkemeye sunulan bilirkişi raporunda, planlamanın yapılaşmayı engelleyerek çevresel riskleri azalttığı, yoğunluk, ulaşım, çevresel etkiler, yapılaşma, turizm ve sosyal donatı gibi unsurlar açısından olumsuz etkilerinin bulunmadığı, bölgenin doğal yapısına zararının olmadığı, orman alanlarına ve bitki örtüsüne zarar vermeyeceği, bölgenin jeolojik yapısına zararının olmayacağı gibi tespitler yer aldı.

DOĞAL YAPIYA ZARAR VERMİYOR

Raporda yer alan 'Planlama Açısından Değerlendirme' bölümünde, gölün planına yönelik değişikliğe ilişkin şu ifadeler yer aldı:

Dava konusu planlamanın yoğunluk, ulaşım, çevresel etkiler, yapılaşma, turizm ve sosyal donatı gibi unsurlar açısından olumsuz etkilerin bulunmadığı,

1. Derece Doğal Sit Alanı'nda yapılaşma kararı bulunmamakla birlikte, 2. Derece Doğal Sit Alanı'nda (kıyı şeridinin ikinci bölümünde kentsel tasarım alanlarında) yapılaşmaya olanak sunan rekreasyon alanlarının planlandığı, rekreasyon alanları için belirlenen emsal 0,05 yapılaşma koşulunun Planlı İmarlar Yönetmeliği'nde rekreasyon alanları için tanımlanan yapılaşma hakkı olduğu, bu emsal oranının Antalya-Burdur-Isparta Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planının plan hükümleri 6.6 maddesine aykırılık teşkil etmediği, dolayısıyla rekreasyon alanları için hem yapılaşma koşulu hem de öngörülen kullanımların bölgenin doğal yapısına zararının olmayacağı değerlendirilmiştir.

Raporun "Çevre Mühendisliği Açısından Değerlendirme" bölümünde ise, yapılan değişikliğin yoğun yapılaşmayı engellediği ve böylece çevresel risklerin azaldığı ifade edilirken, halk plajı bölümünde yer alacak olan büfe, kafe, restoran, sağlık ünitesi, yerel ürün satış yeri, mescit ve cankurtaran birimlerinin, hava kirliliği, gürültü kirliliği, su kirliliği, görüntü kirliliği gibi konularda risk oluşturmadığı belirtildi.

ORMAN ALANLARINA ZARAR VERMEZ

Raporun "Orman Mühendisliği Açısından Değerlendirme" bölümünde ise, bölgenin son yıllarda popüler hale gelmesiyle birlikte artan ziyaretçilerle birlikte düzensizliğin kontrol altına alınmasının olumlu bir adım olduğu ifade edilerek, idarenin Salda Gölü'nün korunmasına yönelik güçlü bir irada ortaya koyduğu savunuldu.

Ayrıca, Millet Bahçesi projesnini orman alanlarına ve bitki örtüsüne zarar vermeyeceğine değinildi. 

Avukatlar rapora itiraz etti, dava karar aşamasında

Bilirkişi raporunun mahkemeye sunulmasının ardından, plan değişikliğine yönelik davayı açan avukatlar, rapora itiraz etti.

Dava şu anda karar aşamasında.