Artan nüfus, gıda güvenliği ve erişilebilirliği, azalan ekilebilir araziler, mevsimsel sınırlı üretim ve yüksek su tüketimi gibi problemler alternatif tarım teknolojilerinden “Dikey Tarım”ı giderek ön plana çıkıyor.

Dünya gazetesinden Volkan Akı’nın haberine göre, ‘Dikey Tarım’ teknolojisi veri odaklı analizlerle bitki kalitesi ve lezzeti kontrol altında tutularak insan müdahalesini en aza indiriyor. Bu sistemde çimlendirmeden filizlendirmeye tüm aşamalar kapalı ortamda gerçekleşiyor. Dikey Tarım sirkülasyon sistemleri ile geleneksel tarım yöntemlerine göre yüzde 95 daha az su tüketiyor ve dünyanın en önemli problemlerinden biri olan su kaynaklarının fazla ve bilinçsiz tüketiminin önüne geçiyor.

Topraksız Tarım Danışmanı Dr. Murat Çiçekli, 10 yıl içinde dikey tarımın şehirlerin bir parçası olacağını söylerken, şunları vurguluyor:

"Önümüzdeki 10 yıl içerisinde büyük şehirlerin ortasında eski ve kullanılmayan binaların bile değerlendirildiği, çatısında gerekli olan enerjiyi sağlamak üzere güneş enerjisi, rüzgâr enerjisi olan, çok katlı ve her katında farklı ürün üretilen ve en alt katta bulunan süpermarkette bu ürünleri satan birçok dikey tarım sistemlerini ve işletmelerini göreceğiz. Çünkü insanlar sağlıklı ve besin değeri yüksek gıdaları tüketmek, bu gıdalara kolay ulaşabilmek ve bu gıdaların tohumdan çatala kadar nasıl üretildiğini bilmek istiyorlar.”