Danıştay İdari Daireler Kurulu, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2016 yılında onaylanan Trabzon-Rize-Ordu-Giresun-Gümüşhane-Artvin bölgesini kapsayan çevre planı düzenlemesinin iptaline ve yürütmenin durdurulmasına karar verdi.
Kararın gerekçesinde yaylalar arası kurulması planlanan ‘Yeşil Yol’ projesinin, yaylalar arasında yayla yerleşmelerinin özgürlüklerini zayıflatacağı ve geri döndürülmesi olanaksız ekolojik tahribata yol açacağı belirtilirek “Projeyle yayla yerleşmelerinin öne çıkmaları yerine, sunduğu altyapı imkanları nedeniyle yol boyunca sürekliliği olan bir yapılaşmaya yol açacağı, yaylanın tanımı ve niteliğine aykırı bir biçimde yaylalar arasında yatay bir ilişki yaratarak, yayla yerleşmelerinin özgünlüklerinin zayıflamasına sebebiyet vereceği sonucuna varılmıştır” denildi.
Ogün Akkaya'nın Gazete Duvar'da yer alan haberine göre Samsun Bölge İdare Mahkemesi de Ayder-Kavrun-Samistal yaylaları arası, Hazindağ-Samistal yaylaları arası ve Huser-Avusor yaylaları arası yapılan yolların iptaline karar verdi. Mahkeme gerekçe olarak yolların, Kaçkarların ekolojik yapısını merasıyla, ormanıyla, dereleriyle büyük bir yıkıma uğrattığını; doğal sit alanı ve milli park olan bölgenin tehlike altında olduğuna hükmetti.
GELENEKSEL MİMARİ BETONA BOĞULDU
“Yeşil Yol” projesine karşı bir araya gelen doğa gönüllüleri tarafından oluşturulmuş Fırtına İnisiyatifi tarafından yapılan açıklamada “Yeşil Yol projesinin yaylaların varlığını tehdit ettiği, hiçbir kamusal yararı olmadığı ve hukuka aykırılığı ilk defa, bu denli açık şekilde yargı kararlarıyla deklare edilmektedir” denildi.
Beş yıldır aralıksız süren yol inşaatlarının yaylaları ve dağları parçaladığını, mera alanlarını böldüğünü, hayvancılığı hobi düzeyine indirdiğini belirten Fırtına İnisiyatifi, yaylalarda da uygulanan imar barışının yaylaları kasabalara dönüştürdüğünü belirterek geleneksel, otantik mimarinin betona boğulduğunu, söz konusu bölgelerin yoğun araç trafiğine ve kitlesel insan akışına maruz kaldığı açıkladı.
Yeşil Yol projesinin planlama kararının yürütmesinin durdurulmasına yönelik verilen karara ilişkin konuşan Avukat İbrahim Demirci, yaylaları birbirine bağlamanın herhangi bir katkısı olmadığını, aksine yaylaları tehdit edici bu projenin hiçbir hukuki mantığı olmadığını belirtti. Verilen yürütmeyi durdurma kararının bütün kamu kurumları için bağlayıcı olduğunu hatırlatan Demirci, “Yürütmeyi durdurma kararı verildiği andan itibaren Yeşil Yol ile ilgili bakım onarım, yol yapımı çalışması vb. bütün uygulama ve planlama düzeyindeki çalışmalar durdurulmalıdır. Danıştay 6. Daire de iptal kararı verirse bütün kamu kurumlarının yapmış olduğu projeler de dahil olmak üzere geri adım atılması gerekiyor” diye konuştu.
