Bodrum Yalıkavak-Tilkicik Koyu’nda Corona virüs nedeniyle uygulanan sokağa çıkma yasakları fırsat görülerek denize kaçak iskeleler yapıldığı iddia edildi. Konuyla ilgili Bodrum Yurttaş İnisiyatifi’nden bir ekip Tilkicik Koyu’nda inceleme yaptı. Ekip adına açıklama yapan Bodrum Yurttaş İnisiyatifi sözcüsü Ayhan Karahan: “4 günlük sokağa çıkma yasağı olacağı ilan edilmişti. Tüm hazırlıklarını yapmışlar. Yasağın başlaması ile birlikte 2-3 günde montajları yapmışlar. Özellikle Nova Vita ve Adles Rezidans Villaları kaçak iskeleler yapmışlar. Tamam sokağa çıkma yasağı var. Ama kamu görevlilerine sokağa çıkma yasağı yoktu ki. Yani bu rant alanları oluşurken, kamu adına hareket etmesi gerekenler nasıl bu denli duyarsız ya da etkisiz kalmışlar?” dedi.

Tilkicik Koyu’ndaki gelişmeleri yakından takip eden Muğla Çevre Platformu Bodrum Eş Sözcüsü Umay Karabaş ise, “Bu bölge uluslar arası sözleşmelerle koruma altında olan en az üç canlının evidir. Akdeniz Foku, Deniz Erişteleri ve Pina'lar. Bodrum’da kıyıların ne kadar betonlaşma baskısında olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla doğal olan ne varsa artık olduğu gibi korumak zorundayız. Denize, kıyılara, doğaya bu kadar zarar verdiğimizde kendi soluğumuzu da kesiyoruz. Yeryüzünü kendimize göre şekillendiremeyiz. Getirilen mermer tozu da sahile ya da denize serildiğinde deniz hayatı geri dönüşü olmayan zarar görecektir. Bunun örneklerini biliyoruz. Buna izin vermeyeceğiz. Doğanın sağlığı hepimizin sağlığı demek” şeklinde konuştu.

“KORU-MA DİYE ALGILAMIŞLAR”

Yalıkavaklı çevre aktivisti Nazan Yılmaz ise, “Bölge pek çok nedenle uluslar arası sözleşmelerle koruma altındadır. Bazı yetkililer bunu koru-ma diye algılamışlar sanırım. Ve korumamışlar. Konuyla ilgili ‘acil durum’ çağrısı yapacağız. Yarımadadaki tüm sivil toplum kuruluşlarını göreve çağıracağız. Onlarla birlikte hareket edeceğiz. Bu vahşi yağma Bodrum’da nefes alan her vatandaşın duyarlılıkla karşı çıkması gereken bir durumdur. Tam da Kızılderili şefin; Beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu, son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde anlayacak...’ dediği zamanın arifesindeyiz. Doğayı bu denli acımasızca sömürmenin tüm insanlık mirasına ve geleceğine negatif etkisini anlamamız için, yeryüzüne corona dışında daha kaç virüsün uğraması gerekiyor acaba? Yani bu kaçak faaliyetin aktörleri bir anlamda kendi ticari faaliyetlerine ve yaşamlarına da zarar vermekteler. Küçük hesaplarla, büyük bir geleceğin önüne set çekiyorlar” görüşünü dile getirdi.

“BU İSKELELER KANSER EDER”

Yalıkavak’ta yaşayan Bodrum Kent Konseyi YK üyesi ve çevre aktivisti Mir Bahattin Demir ise, “Bölgede 2 gün önce inceleme yaparken fiili saldırıya uğradık. Çünkü bu kaçak iskelelerin imalatçıları suçüstü yakalanmak istemiyorlardı. Ama artık mızrak çuvala sığmıyor. Zaten o kaçak iskeleleri yapan rezidansların kendileri de kaçaktı ve imar barışından yararlanmak için başvuruda bulundular. Yani sadece denizde değil, karada da kaçakları var. Ellerinden gelse gökyüzüne de kaçak çıkacaklar. Burada sadece kaçak iskele değil sorun. Başka tahribatlar da söz konusu. Mesela en önemlisi kuvars tozu ile dolu torbalar var. Bu tozun bırakın sahilde normal hayatın içerisinde kullanımı da pek çok ülkede ya yasaklanmıştır ya da sınırlandırılmıştır. Çünkü söz konusu toz solunum yollarında derin hasarlara neden olmaktadır ve doğrudan kanserojendir. Bu torbaların sahile sergileme amaçlı konmadığını düşünüyoruz. Bu tozun eko sisteme verdiği zararında kesin olarak telafisi yoktur. Bu kimyasal toz doğrudan ölümcüldür. Yarın değil, hemen şimdi acilen bu yasadışı işgal sonlandırılmalıdır” dedi.

Bölge yaşayanlarından Salih Gökçe de “Bu iki iskele kaşla, göz arasında yangından mal kaçırılırcasına 7/24 çalışılarak bitirildi. İhbarda bulunduk. Ama bildiğim kadarı ile gelen, giden olmadı. Olduysa da biz görmedik. Bu villa sahipleri, bu kaçak iskeleleri yapınca kendilerini denizin de sahibi sanıyorlar. Ve bizim burada denize girmemize engel oluyorlar. Ne yapalım şimdi? Torunlarımızı leğende mi yüzdürelim” görüşüne yer verdi.

Sivil toplum örgütlerinin Tilkicik’te oluşan corona virüs fırsatçılığı ile ilgili bir araya gelmesi ve başta Bodrum Belediyesi olmak üzere konuyla bağlantılı diğer kamu kurumları ile iletişime geçmesi bekleniyor. Tilkicik’teki kaçak iskeleler yıkılmaz ise, bunun Bodrum’un diğer koyları içinde kötü örnek teşkil edeceği öne sürülüyor.

Demokrat Haber