Bu ay döngüsünde dünyanın sistemi değişse de, erkekler fiziki güçlerini kaybetse...

Bir gün, sadece bir gün erkekliklerini taçlandırdıkları o ‘güç’ten yoksun kalsalar, sokaklar nasıl olur acaba?

Sadece erkeklerin olmayan sokaklar ve yaşam alanları olabilir mi?

Örneğin bir erkek saat geç olmasa da hava kararınca, evine dönerken, ara sokağa girdiğinde aklına korku gelir mi?

‘Ne diye kaldım bu saate, sohbeti biraz daha erken kesseydim keşke’ cümleleri düşer mi sizce aklına?

Kulaklığını çıkarır mı bir hışımla ara sokağa dalınca, arkasından biri yürürse ayak sesini duymak için.

Olur ya, bu erkeklerden biri belediyede bir üst düzey görevli ise örneğin, ‘Kadın dostu kent’ diye bir sözleşme aklına gelir de, neden kulak asmadığına hayıflanıp, kırılası kafasını taşlara vurur mu? Ve eve girdiğinde bir ‘oh’ çeker mi, sanki savaş sokaklarından kurtulmuşçasına…

Komşu kızının, okuldaki kız arkadaşının, flört ettiğinin de bir namusu olduğunu fark edebilir mi; tıpkı annesinin, kız kardeşinin ya da ablasının namusu olduğunu düşündüğü gibi. Ya da ‘namus’ denilenin yalnızca karşı cinse ait bir özellik olmadığını, hatta düşündüklerinin hiçbiriyle alakası olmadığını akıl edebilir mi?

Elinden gücü alındığında, kocasının evinden dönen kızını, sözüm ona ‘birazcık akıllandırmak’ için ayakları kırılasıya kadar döver, sonra da buna ‘babalık’ der mi?

Her gün şiddet gösterdiği karısını kendisinden boşandığı için dünyanın en ‘namussuzu’ ilan edip, kadın kılığına girerek öldürme planı yapar da, sonra da aynı yastığa baş koyduğuna canice kıyar mı?

Çocuğu yaşında bir kızla evlendikten sonra, yine çocuğu yaşındaki kızın rahmine çocuğu olacak kızı düşürdükten sonra, onu kendi yaşındaki hemcinsine kadın edebilir mi?

Cennet anaların ayakları altında deyip, eşini ana yaptığını unutarak, her türlü fiziki, psikolojik, ekonomik şiddette bulunabilir mi?

O gün geldiğinde, Yaşar Kemal’in hikayelerindeki tarlalarda doğuran kadınlar, cana gelip bu erkekleri tükürüğüyle boğar mı acaba?

Ve bu ay döngüsü bittiğinde, dünya yine şimdiki haline döndüğünde, erkekler yine eskiye döner mi?

Belki gün bitmeden korkularına esir düşmüş erkekler kadın bakış açısıyla üç beş yasayı onaylar da, en azından bir süre rahat nefes alırız.