Başbakan Binali Yıldırım, AKP grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

CHP Sözcüsü Bülent Tezcan’ın Erdoğan’a yönelik açıklamalarını değerlendiren Yıldırım, “Son zamanlarda ana muhalefet partisi CHP'de ciddiyeti giderek artan bir üslup bozulması yaşanıyor. Sözcülerini de ayarı kaçmış dil kullanmaya atan sebebi merak ediyoruz. Adam parti sözcüsü mü parti sövücüsü mü doğrusu anlayamadık” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isteği üzerine istifa eden AKP’li belediye başkanlarına teşekkür eden Yıldırım, “Arkadaşlarımızın bu bilinçle görev yaptıklarını ve görevlerini başka arkadaşlara devrettiklerini biliyoruz. Belediyelerimizdeki istifa ve değişim de aynı anlayışla gerçekleşiyor. Bunu nöbet değişimi olarak görüyoruz. Başka partiler gibi görev bitene kadar değil, son nefesi verene kadardır. Görevlerini devreden bütün belediye başkanlarımıza bir kez daha hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

Partisinin grup toplantısında konuşan Başbakan’ın açıklamaları bir kısmı şöyle:

Pazar günü ise ülkemizin dört bir yanında 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları gerçekleştirdik. Bizler Ankara'da Anıtkabir ardından Cumhurbaşkanımızla birlikte tebrikatları gerçekleştirdik. Bundan tam 94 yıl önce destansı bir mücadelenin ardından Türkiye Cumhuriyetini kuran emanetini, 'insanı yaşat ki devlet yaşasın' şiarını hep birlikte gözümüz gibi korumaya devam ediyoruz. Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına kararlı adımlarla yürüyoruz. Bu vesileyle bir kez daha İstiklal harbimizi zafere taşıyan başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum, şükranla yadediyorum.

Cumhuriyetimizin en büyük kazanımı şüphesiz demokrasi ve hukuk devletidir. Bizim birinci önceliğimiz Cumhuriyetimize, demokrasiye sahip çıkmak, daha da geliştirmek milletimizin hukukunu korumaktır. Bu vesileyle bir kez daha Cumhuriyetimizin 94. yılını kutluyorum. Az önce de ifade ettim Cumhuriyetimizin yüzüncü yılına sadece 6 yıl kaldı. Son yıllarda Cumhuriyetimize, devletimize, millet iradesine birçok saldırıyla karşı karşıya kaldık. Allah'a şükür tamamını püskürttük, bertaraf ettik. Bütün bu mücadeleyi verirken istikametimizi asla kaybetmedik, hedeflerimizden şaşmadık. Şükürler olsun ki 15 yıldır milletin desteği, duasıyla dimdik ayaktayız. Milletin desteğini alanların sırtı yere gelmez. Diz çöktürmeye çalıştılar, çökmedik. Dizginlemeye çalıştılar, inadına şaha kalktık. Cumhuriyetimizin 94. yılına daha da güçlenerek, Türkiye'yi daha da büyüterek ulaştık.

Bakın değerli kardeşlerim Türkiye 15 Temmuz'a, terörle yoğun mücadeleye rağmen bu senenin ilk yarısında yüzde 5'in üzerinde bir büyüme gerçekleştirdi. Bu ne demek? Bizden daha fazla büyüyen dünyada iki ülke var. Biri Çin, diğeri Hindistan. Üçüncü Türkiye geliyor. Bu senenin sonu itibariyle büyümemiz yüzde 6'nın üzerinde, belki de 7'ye yakın bir orana ulaşacak. Bunun gerçekleşmesi halinde Türkiye gelişmiş 20 ülke içinde en fazla büyüyen birinci ülke olacak.

Gelecek 10 yılda en büyük gücümüz yatırım, üretim ve ihracatta büyüme olacaktır. Bunu neye dayanarak söylüyorum? Yılın ilk yarısındaki yüzde 5.1 büyümenin, yüzde 3.9'u yatırımlardan, net ihracat artışından geliyor. 2017 yılını ihracat ve istihdamda seferberlik yılı ilan etmiştik. Biraz da iddialı olarak hedefi ihracatta 153 milyar dolar koymuştuk. Üstüne bu hedefi güncelledik, yeni hedefimiz 156.5 milyar  dolar. Yılın 9 ayındaki ihracattaki büyüme Türkiye'nin büyümesinin iki katı oldu. Yani yüzde 10.6 ihracatta büyümeyi gerçekleştirdik. Ekim ayı rakamlarının daha da iyi olacağını tahmin ediyoruz.

Merkez Bankamızdaki döviz rezervi 2016 darbe girişiminden sonra 90 milyar dolarlara gerilemişti, şu anda 117 milyar dolar civarındayız. Yeniden 135 milyar dolar rekor seviyesine çıkmamız işten bile değil.

KOBİ'LERE GERİ ÖDEMESİZ KREDİ

Son dönemde hayata geçirdiğimiz birçok düzenleme var. Bunları adeta anlatacak zaman bulamıyoruz. Çünkü üst üste reform niteliğinde çok önemli düzenlemelere imza atıyoruz. Kim yapıyor? Bu yüce Meclis, bu grup yapıyor. Teşekkür ediyoruz. Arkadaşlarıma Türkiye'nin geleceğini inşa konusunda ortaya koydukları gayrete şükranlarımı sunuyorum. Bu düzenlemeler nedir? KOBİ'lere, esnaf, zanaatkara 10 milyar liralık bir yeni kredi imkanından geçen hafta bahsetmiştim. İşletme, iş yeri edinme, taşıt kredisi... Onun üzerine şimdi yeni bir şeyden bahsedeceğiz. O da KOBİ'lerimize yeni bir kredi imkanını getiriyoruz. Bu kredi imkanına göre, KOBİ'lerimiz eğer teknoloji düzeyi yüksek ürün ve yatırımlara yönelirse, yüzde 70'i ödemesiz, yüzde 30'u geri ödemeli olmak üzere destek sağlayacağız. Amaç katma değeri yüksek ürünlere KOBİ'leri yükseltmek. Yani pahada ağır yükte hafif, akıl terinin alın terinin içinde olduğu ürün kategorilerini üretmek ve daha çok kazanmak. Daha çok kazanınca ülke de daha çok kazanacak. Toplam destek tutarı her bir KOBİ için 5 milyar, özel bir ürün olursa bu iki katına kadar da çıkabilecek. Teknoloji Yatırım Destek Programı diyoruz buna, başvurular geçen ay başladı. Geçtiğimiz ay KOBİ'lerin teknoloji ve üretim alt yapısını geliştirmek için KOSGEB KOBİ Geliştirme Programını da başlatmıştık. Şu ana kadar 8 bin 355 müracaat aldık, değerlendirmeleri sürüyor. Kısa sürede sonuçlandırmak suretiyle 500 milyon lira desteği KOBİ'lerimize vermiş olacağız.

Bir de yeni bir destek olarak Stratejik Ürün Desteği planladık. Bu programda da yerli ve milli ürünler ayrıca desteklenecek. Yerli katkısı ne kadar fazlaysa, patentiyle, fikri haklarıyla tamamen milli bir ürün varsa, bunlara ayrı bir destek programı da hayata geçiriyoruz. KOBİ'lerimiz ithal ettiği ürünlerle ürettikleri takdirde, ithal ettiği ürünleri geliştirmek suretiyle yerlilik, millilik oranını artırırlarsa bu destekten faydalanabilecekler. Stratejik Ürün Destek Programına müracaatlar da 15 gün sonra alınmaya başlanacak.

SINIR KAPILAARINDA PLAKA OKUMA SİSTEMİ

Bir diğer önemli gelişme gümrük kapılarında. Gümrük kapıları biliyorsunuz dış ticaretin ülkemize giren ve çıkan malların, ziyaretçilerin karşılaştığı bizim vitrinimiz niteliğindedir. Özellikle kara gümrük kapılarımıza gelen bütün araçlar artık otomatik Plaka Okuma ve Kaydetme Sistemi'yle çalışacak. Yarın itibariyle 17 sınır kapımızda kurulan bu sistem faaliyete geçecek. Halen üç sınır kapımız Kapıköy, Sarp, Türközü buralarda da çalışmalar biter bitmez sistem faal hale gelmiş olacak. Bu sistemi tamamen yerli kaynaklarla yaptık. Yabancı dilde yazılı plakalar içinde anında çeviri sistemi var. Ne işe yarayacak? Giriş çıkışlar kolaylaşıyor, zamandan personelden tasarruf var.

ENGELLİ YURTTAŞLAR İÇİN YENİ DÜZENLEMELER

Engelli vatandaşlarımızın hakkını teslim eden onlara öncelik sağlayan tek parti AK Parti'dir. 2002'de 5777 memur vardı. Şimdi 52 bin 236. 10 kattan fazla büyük. 365 binin üzerinde engelli vatandaşımıza iş, aş sağladık 15 yılda. 15 yıl içinde engellilerle ilgili kapsamlı yasayı da AK Parti iktidarında biz çıkardık.

Önümüzdeki sene, 2018'de 5 bin engelli kardeşimize iş vereceğiz. Hayırlı uğurlu olsun. E-KPSS sınavının geçerlilik süresi 2 yıl. Hakları yanmasın diye bunu 4 yıla çıkarıyoruz.

BÜTÇE GÖRÜŞMELERİ

2018 bütçe görüşmelerine başlıyoruz. 2018 bütçesi nedir, ne değildir. Bu bütçemiz AK Parti iktidarının 16. bütçesidir. Türkiye Cumhuriyeti'nde üst üste 16 bütçe yapan başka bir iktidar var mı? Ben hatırlamıyorum.

Bütçenin bu seneki büyüklüğü 763 milyar lira. 2018 bütçesinde faize vereceğimiz miktar yüzde 9. 2002'de bütçenin yüzde 43'ü faiz borcuna gidiyordu. 2002'de 100 lira vergi topluyorduk, içinden 86 lirasını faize yatırıyorduk. Geriye 14 lira para kalıyordu, bozdur bozdur harca. Bu bütçede 100 liranın 88 lirası bizde kalıyor. Gönlümüz istiyor ki hiç vermeyelim.  Gömü bulmadık, faize giden paraları aldık, milletin hizmetine verdik. Bu işe sizin aklınız ermez. Eğitim bütçesi 11 milyardan 134 milyara çıkmış.

2019'da tekli eğitime geçeceğiz. Şimdiden bazı iller tekli öğretime geçti. Sabah başlıyor akşama kadar. Sabahçı öğlenci kalktı. Bütçemizin yüzde 18'i eğitime ayrılıyor. Buraya ne kadar ayırırsak geleceğe yatırım yapmış oluruz.

Sağlık diğer bir alanımız. AK Parti hükümetlerinin gururla ifade edebileceği başarılı alanlarımızdan biri de sağlık. 2018 yılında sağlık bütçemiz 127 milyar lira. Bütçe gelirinin yüzde 17'sini sağlığa ayırıyoruz. Bu bütçe faiz değil, yatırım ve hizmet bütçesidir.

Sosyal harcamalar. 2002 yılında sosyal harcama kaleminde belediye, hükümet hepsi 3 milyarın altında. Bugün 51 milyar lira. Sosyal devlet lafla olmuyor. İcraatla oluyor. İcraatın adresi AK Parti.

Tarım desteklerimiz yine 2018 bütçesinde çok önemli miktarda artıyor. Yatırım ve destek olarak 25 milyar lira tarım sektörüne yer ayırdık. Eğer biz 2002'deki şekilde 15 yıl boyunca faiz ödeseydik, yaklaşık olarak 1.9 katrilyon faiz ödeyecektik. Şimdi bu anlattığım oranlara düşünce bizim ödediğimiz faiz miktarı 3'te 1'in altına düştü. Cebimizde 1.4 katrilyon para kaldı. Bu para ile de köprüler, yollar, hastaneler, okullar yaptık. Türkiye'yi 3 kat büyüttük.

Bugün yarın devreye gidecek merak etmeyin. Yeni seneden itibaren bu taşeron mevzusu bitmiş oluyor.

AKP KONGRELERİ

Kongre süreci devam ediyor. Gittiğimiz illerde zaman buldukça kongrelere katılıyoruz. Bugüne kadar 532 ilçe kongremizi tamamladık. 400'ün üzerinde kongremiz daha var. Merkez ilçe kongrelerini kasım ayı içinde bütün ilçe kongreleri bitecek ve il kongreleri kısa sürede başlıyor. Kasım ayı içinde il kongrelerine de başlıyoruz. Mart sonuna kadar da bitirmiş olacağız. 2018'in ortalarında da büyük kongremizi gerçekleştireceğiz. Bu süreci büyük bir olgunlukla geçirmekte olan teşkilatlarımıza buradan teşekkürlerimi sunuyorum. Yeni görev alan, görevini devreden bütün yol arkadaşlarımızı selamlıyorum. Bizim davamız makam mevki yarışı değil, vatandaşa hizmet yarışı.

BELEDİYE BAŞKANLARININ İSTİFASI

Arkadaşlarımızın bu bilinçle görev yaptıklarını ve görevlerini başka arkadaşlara devrettiklerini biliyoruz. Belediyelerimizdeki istifa ve değişim de aynı anlayışla gerçekleşiyor. Bunu nöbet değişimi olarak görüyoruz. Başka partiler gibi görev bitene kadar değil, son nefesi verene kadardır. Görevlerini devreden bütün belediye başkanlarımıza bir kez daha hizmetlerinden dolayı teşekkür ediyorum.

TEZCAN'IN SÖZLERİ

Son zamanlarda ana muhalefet partisi CHP'de ciddiyeti giderek artan bir üslup bozulması yaşanıyor. Sözcülerini de ayarı kaçmış dil kullanmaya atan sebebi merak ediyoruz. Adam parti sözcüsü mü parti sövücüsü mü doğrusu anlayamadık.