Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik süreci ve Suriye’deki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Akdağ, "Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) diğer tüm adaylardan daha önce girmeyi hak ettiğini" savunarak,  bunun gerçekleşmesine "siyasi nedenlerin" engel olduğunu iddia etti.

Çarşamba günü Welt gazetesinde yayınlanan röportajında Akdağ, "AB'nin genişleme konusunda tamamıyla adaletsiz davrandığını"  ileri sürdü.

Akdağ, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100'üncü yılının kutlanacağı "2023 yılına kadar AB'ye girmek Türkiye'nin net hedefidir" dedi.

Türkiye'de son dönemde çok sayıda gazeteci, eğitimci ve memurun tutuklanmış olması ve basın özgürlüğüne getirilen kısıtlamalarla ilgili soruya verdiği yanıtta Akdağ, Türkiye'nin bir "darbe girişimi atlattığını" ve "olağanüstü hal kanunlarının bu nedenle geçici olarak var olduğunu" söyledi.

"Avrupalılar bizi hayal kırıklığına uğrattı" şeklinde konuşan Akdağ, "Birçok darbecinin Almanya da dahil olmak üzere Avrupa ülkelerinde bulunduğunu" ve "bunun kabul edilemez olduğunu" söyledi.

AFRİN'İ ESAD'A VERMEYİZ’

Recep Akdağ, Türkiye'nin Afrin'e düzenlediği operasyon ile ilgili soruya verdiği yanıtta ise "Afrin'i Esad yönetimine geri vermenin hiçbir şekilde söz konusu olmayacağını" söyledi.

Türkiye'nin bölgeye "uzun vadede yerleşmek istemediğini" savunan Başbakan Yardımcısı, "Tek amaçlarının YPG gibi terörist Kürt grupları karşısında Türkiye'nin güvenliğini korumak ve bölgeyi en kısa sürede Suriye halkına geri vermek" olduğunu söyledi.

Türkiye'nin Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) ile birlikte yürüttüğü "Zeytin Dalı Harekatı", 20 Ocak tarihinde başlamıştı. TSK ve ÖSO, Mart ayında kentte kontrolü sağlamıştı.

Kaynak: Deutsche Welle Türkçe