İzmir Barosu öncülüğünde toplanan 79 baro başkanı, İç Güvenlik Yasa Tasarısı ile toplumsal barışın ortadan kalkacağı uyarısında bulundu.

İzmir'deki Ege Palas Otel'de biraraya gelen 79 baro başkanı İç Güvenlik Yasası Paketi ve bu pakete ilişkin özgürlükler, yargının geleceği gibi konuları masaya yatırdı. İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, TBMM gündeminde olan 'İç Güvenlik Yasa Tasarısı' ve torba yasalar nedeniyle yargıda yaratılan güven kaybına karşı, yargıyı yeniden toplumda itibarlı kılmak ve yargı alanında yeni bir mücadele aşaması planlamak, Avukatlık Kanunu'nun 76'ncı maddesinin barolara yüklediği görevlerden olan insan hakları ve hukukun üstünlüğünü korumak amacıyla bu toplantıyı düzenlediklerini söyledi.

SONUÇ BİLDİRGESİ AÇIKLANDI

Gercekgundem.com sitesinde yer alan habere göre; iki gün süren toplantının ardından baro başkanları sonuç bildirgelerini açıkladı. "Halkın hukuk güvenliği ortadan kaldırılamaz" başlığıyla yayımlanan bildirgede, "Kamuoyuna iç güvenlik paketi olarak yansıtılan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülmekte olan “Polis Vazife Ve Salahiyetleri Kanunu, Jandarma Teşkilat, Görev Ve Yetkileri Kanunu, Nüfus Hizmetleri Kanunu İle Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” halkın var olan hukuk güvenliğini ortadan kaldıracak hükümler içermektedir" denildi.

"TÜRKİYE POLİS DEVLETİ OLUR"

"Hakim ve savcı gibi yargı makamlarının sorumluluk alanında olan yetkiler, bu tasarı yasalaşırsa, siyasi iktidara bağlı olan vali ve kaymakam gibi yürütme makamları ile doğrudan polise verilmiş olacaktır" denilen bildirgede,  tasarının yasallaşması halinde  hukuk devletinin yerini polis devletinin alacağı vurgulandı.

"TOPLUMSAL BARIŞ ORTADAN KALKAR"

Bildirgede şu ifadeler yer aldı:

"Anayasal hak ve özgürlüklere sahip çıkan ve evrensel hukuk kurallarının savunucusu, hak arama mesleğinin uygulayıcıları olan biz avukatlar ve onların örgütlü gücü olan barolar, anılan yasa tasarısının karşısında olduğumuzu açıkça belirtiyoruz.

Biz baro başkanları ve hukukçular olarak, bu vahim tasarının yasalaşması durumunda, toplumsal barışın tümüyle ortadan kalkacağını, bireysel ve kollektif hukuk güvenliğinin yok edileceğini, totaliter bir düzenin keyfi uygulamaları ile karşı karşıya kalınacağını biliyoruz. Bu tasarının yasalaştırılması ısrar ve inadından vazgeçilmediği taktirde, başta Türkiye Barolar Birliği ve barolar olarak, hukuk mücadelemizi, her platformda kararlılıkla ve eylemli olarak sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz."