Barış Meclisinden yapılan yazılı açıklamada, toplumun çözüm sürecine verdiği destek hatırlatılarak, “Yeniden çatışma ve savaşın başlaması ülkeyi ve bu toprakta yaşayan herkesi büyük bir felakete sürükleme tehlikesiyle karşı karşıyayız” denildi.
Evrensel’de yer alan habere göre, 7 Haziran seçimlerinde barışın geliştirilmesi yönünde bir iradenin ortaya çıktığı belirten açıklamada şunları ifade edildi:
“Son dönemde eller tetiğe gitti. 50’nin üzerinde insanımız yaşamını yitirdi. Suruç katliamı, askeri operasyonlarla ve insanlara yönelik silahlı saldırılar kötüye gidişin işaretleriydi. Önce IŞİD’e yönelik operasyonun yanı sıra daha çok Kürt çevresine dönük operasyon yapılarak 200 kişi gözaltına alındı. Dün gece ise PKK kamplarına yapılan hava saldırısıyla hükümet yeniden savaş konseptini uygulamaya koydu. İstanbul’da yarın yapılması planlanan Barış Blokunun düzenleyeceği yürüyüşü yasaklamak ise tam bir çılgınlık ve akıl tutulmasıdır. Başbakanın bugün yaptığı basın toplantısında herkesi tehdit eden ve savaş konseptinde ısrar eden tutumu tehlikenin boyutlarını gösteriyor.”
Hükümetin Çözüm Süreci’ne nokta koyan, barışı öteleyen ve gittikçe Kürt karşıtı bir tutuma dönüşen yolunun çıkmaz olduğuna vurgu yapılan açıklamada, “Türkiye içeride ve dışarıda Kürt korkusunu yenecek bir yola girmelidir. Barışı zora sokan eski köhne politikaları terk etmelidir. Türkiye Barış Meclisi daha yolun başındayken herkesi savaşı durdurmaya masaya dönmeye çağırıyor. Bunun için hükümet, Çözüm Süreci’nin en etkili aktörü olan PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecride derhal son vermeli. Ancak böyle Türkiye bölgesel çatışmanın parçası olmaktan kurtulabilir” denildi.
