Barış Bloku, bugün Meclis’te ele alınacak olan Irak ve Suriye'ye sınır ötesi operasyon konusunda hükümete verilen yetkinin uzatılmasına ilişkin hayır oyu verin çağrısı yaptı. 

Milletvekillerine seslenen Barış Bloku, “Meclisi Ortadoğu’da sürmekte olan yangına körükle gitmek yerine barış ve halkların kendi kaderini tayin hakkı yararına diyalog ve dayanışmayı geliştirmeye davet ediyoruz” ifadelerine yer verdi. 

Barış Blpku tarafından yapılan açıklama şöyle: 

"Hem sınırlarımız içinde hem Ortadoğu'da sürdürülen savaş politikalarına geçit vermeyin.

Oyunuzu barış için kullanın.

Ortadoğu haritasına baktığımızda gördüğümüz cetvelle çizilen düz çizgilerdir.

Sykes-Picot’un düz çizgileri halkların kendi kaderini belirlemesi gerektiği ilkesine tamamen aykırı bir şekilde, son derece kötü bir anlaşmayla, savaşların üreyeceği bir bölge yarattı.

Birinci Dünya Savaşı'nın yarattığı karmaşanın ortasında emperyalist ülkelerin Sykes-Picot anlaşmasıyla çizdikleri bu sınırların üzerine şimdi TOKİ dünyanın en uzun 3. duvarını örüyor.

Arap’ıyla, Kürt’üyle, Türk’üyle bölge halkları yüz yıldan fazla bir süredir çizilen bu sınırların ceremesini çekiyor.

Bölgeyi emperyalistlerin etki alanlarına göre bölen anlaşmanın en büyük mağduru Kürtler oldu. Bölgenin kadim halklarından olan Kürtler, sınırlar çizilirken dört ayrı ülkede dört parçaya bölündü.

Bölgede Kürtler’le birlikte yaşayan Arap, Süryani, Türk/Türkmen aşiret ve aileleri de Türkiye, Irak ve Suriye arasında çizilen bu düz çizgiler nedeniyle bölündüler.

20. YÜZYIL UTANCIYDI 

Bayramlarda sınırın iki yanında toplanan akrabaların tel örgülerin arkasından birbirlerine el sallayıp hasret gidermek zorunda kalmaları hafızalarımıza kazınan bir 20. yüzyıl utancıydı. 

Avrupa Birliği ile vize serbestisi müzakereleri yürütmekte olan hükümetin Ortadoğu’da savaştan ve yıkımdan kaçmakta olan mültecilere karşı ve bölgede yaşayan halklarımız arasına devasa bir utanç duvarı inşa ediyor olmasını insani ve ahlaki bulmuyoruz.

Meclisi Ortadoğu’da sürmekte olan yangına körükle gitmek yerine barış ve halkların kendi kaderini tayin hakkı yararına diyalog ve dayanışmayı geliştirmeye davet ediyoruz.

Hükümeti savaş tezkeresi, OHAL ve beton duvarlar yerine demokrasiyi güçlendirmeye ve halklar arasına barış köprüleri kurmaya çağırıyoruz."

KAYNAK: DEMOKRAT HABER