Sarışın, ince belli ve uzun bacaklı bebekler denince akla 'Barbieler' gelir. Simgelediği 'kusursuz güzellik' nedeniyle sık sık eleştirilen Barbieler, bu kez de Berlin'deki bir sergi nedeniyle eleştirilerin odağında.

Kadın güzelliğinin idealize edildiği Barbie bebekler, hem zengin gardrobu hem de modern kadının rollerine eşlik eden objeleriyle her daim kız çocuklarının gözdesi olmuştur. Almanya'nın başkenti Berlin'de açılan "Barbie Rüya Evi" de gerçek boyutları ve etkileşimli oyunlarıyla çocukları Barbie'nin pembe dünyasına çekmeyi hedefliyor. Ancak söz konusu ev açılışından itibaren feminist grupların hedefi haline geldi. Hatta, “Barbie Rüya Evi’ni İşgal Et” adlı bir grup dahi kuruldu. Grubun sözcülerinden Michael Koschitzki, evin kız çocuklarına yanlış bir rol model sunduğunu belirterek, "Yemek pişirmek, güzel görünmek, şarkı söylemek kadınların yegâne yaşam biçimiymiş gibi yansıtılıyor. Bu yolla cinsiyet ayrımcılığı kışkırtılıyor ” şeklinde eleştiriler getirdi.

Barbie Rüya Evi

Aynı şekilde kadın hakları savunucusu Ukrayna merkezli Femen örgütü de, Barbie Rüya Evi'ni çocuklarda sağlıksız bir güzellik takıntısı yarattığı gerekçesiyle protesto etti. Femen Germany üyesi Josephine, “Plastik hayat harika değildir” sloganıyla Barbie figürünün yapaylığına vurgu yapmak istediklerini söyleyerek, “Açılışta üyelerimizden Klara, bu sloganla haça bağladığı bir Barbie bebeği yaktı. Çünkü artık popüler kültürün ve endüstrinin elbirliğiyle putlaştırdığı bu saçma figürün kız çocuklarını sakatlamasını istemiyoruz” dedi.


Sergi evin önünde protesto edildi

ROL MODELLER AİLEDE ŞEKİLLENİYOR

Barbie'nin üreticisi Matell ve eğlence firması EMS tarafından tasarlanan projenin yaratıcılarından Christoph Rahofer ise 2500 metrekarelik devasa mekânın çocukların hayal gücünü güçlendireceğini savunuyor. Rahofer, protestoları abartılı bulduğunu, “Barbie Dreamhaus, kadınların rol model tercihlerini etkileyemez. Zira çocuklarda zayıflık idealinin sorumlusu Barbieler değil, ailelerdir” sözleriyle dile getirdi.

Çocuk ve gençlik psikiyatrisi Dr. Hatice Kadem de rol modellerin daha çok aileler ve yakın çevrede şekillendiğine dikkat çekti. “Oyuncaklara böylesi anlamlar yüklemek doğru bir tespit değildir. Çünkü çocuklar, oyuncakları yaşadıklarını anlamlandırmak ve iletişim kurmak için kullanırlar. Oyuncaklar çocuklar için amaç değil araçtır” diyen Hatice Kadem, bu çerçevede ailelerin oyuncaklarla ilgili yorumları ya da onlara verdiği değerin çocuklarda şekillendirici olabileceğine işaret etti. Dr. Kadem: “Aslında çocuklar için her şey oyuncak olabilir. Bu yüzden onları yönlendirebilecek, onlara çerçeve çizecek birine ihtiyaç duyarlar. Eğer aileden ya da yakın çevreden birileri Barbie çok güzel, kadın dediğin böyle olmalı, sen de ona benzemelisin türünde ifadeler kullanırsa çocuklar bundan olumsuz yönde etkilenebilirler” dedi.


Kız çocuklarının Barbie tutkusu dinmiyor

‘İDEAL KADIN BİREYSEL DENEYİMLERDE SAKLI'

Çocukların kafasındaki imajların yetişkinler tarafından oluşturulduğunun altını çizen Dr. Hatice Kadem, “Barbi bebek sendromu” olarak adlandırılan mükemmel görünme takıntısına da değindi. Dr. Kadem, 1959'da üretilen bir Barbie'nin bugünkü kadının karmaşık eğilimlerine cevap vermediğine dikkat çekerek, ideal kadının bireysel deneyimlerde saklı olduğunu söyledi: “Erkek ve kadın arasındaki keskin ayrımlar gittikçe azalıyor. Eğitimde, sporda, iş hayatında ya da modada iki cins de birbirine yakınlaştı. Dolayısıyla ideal kadın imajını özgür, güçlü, sportif, daha maceraperest ya da doğal şeklinde genişletmek gerekiyor. Artık güzel, genelin çizgisiyle değil, bireysel özgünlükle açıklanıp, kabul görüyor.”

Tartışmaların gölgesinde açılan ve yoğun ilgi gören Barbei Dreamhause, 25 Ağustos’a kadar gezilebilir. Taşınabilir olarak tasarlanan serginin gelecek planları arasında Paris, Madrid ve Lizbon’u da kapsayan bir Avrupa turu da bulunuyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Haber: Özlem Coşkun

Editör: Başak Özay