İstanbul Atatürk Havalimanı’nda darp edilen moda tasarımcısı Barbaros Şansal’ın Yargıtay 3’ncü Hukuk Dairesi’nde açtığı davanın ilk duruşması görüldü.

Şansal yaptığı açıklamada, “Türkiye’nin dünyaya rezil olduğunu ve mağdur edildiğini anlatmaya çalıştım” dedi.

'BÖYLE Mİ DÜNYAYA TANITILIYOR?'

Barbaros Şansal, 2017 yılında Atatürk Havalimanı'nda uğradığı saldırı sonrası maddi tazminat talebinde bulundu. Yerel mahkemenin 'ret' kararı sonrası Şansal davayı üst mahkemeye taşıdı.

Şansal ve avukatları bugün Ankara'da bulunan Yargıtay 3'ncü Hukuk Dairesi'nde duruşmaya katıldı.

Gazete Duvar’dan Hacı Bişkin’e konuşan Şansal’ın açıklaması şöyle:

“Bugün yine tarihi bir gün yaşandı. Maruz kaldığım hukuksuzluğun ortadan kaldırılması ve adaletin yerini bulması için Ankara Yargıtay 3’ncü Hukuk Dairesi’ne müracaata bulunduk. Sevgili Merve Aksoy (avukat) da harika savunmalar yaptı. İfadelerimde mağduriyetin ötesinde, Türkiye’nin dünyaya rezil olduğunu ve mağdur edildiğini anlatmaya çalıştım. Benimki aile içi şiddet gibi bir şeydir çok önemsemiyorum dedim. Dünyaya Türkiye’yi tanıtan Barbaros Şansal bununla mı dünyaya tanıtılıyor? Sonuçtan umutlu muyuz? Nafakaya hayır yaşasın AKP!”

d4ded583-70fe-4a7d-8c70-341b80764bc-XPBX

AVUKAT ALINAK: HUKUKSUZCA KARAR VERİLDİĞİNİ BELİRTTİK

Şansal’ın avukatı Bişar Abdi Alınak ise şunları söyledi:

“Barbaros Şansal’ın Atatürk Havalimanı’nda uğradığı saldırının maddi ve manevi tazminat davalarını yerel mahkeme Barbaros Şansal yönünde 10 bin lira manevi tazminata hükmetmişti. Ancak maddi zararlar yönünde hem yerel mahkeme hem de istinaf herhangi bir zararın olmadığını belirtmişti. Dosyayı İstanbul’daki meslektaşlarımız buraya kadar takip etti. Bu aşamadan sonra dosyayı biz aldık. Duruşmada bilirkişi raporlarıyla tespit olan zararın mahkemece karara bağlanamadığını, hukuksuzca karar verildiğini belirttik. Bu nedenle Yargıtay’ın mahkeme heyetinin aleyhimize olan kararın bozması yönünde bir savunma yaptık.”

NE OLMUŞTU?

Barbaros Şansal Ocak 2017’de sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek Kuzey Kıbrıs'tan sınır dışı edildi. Aynı gün Şansal hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçlamasıyla gözaltı kararı çıkarttı. Şansal söz konusu paylaşımında "Bu kadar gazeteci tutukluyken, bu kadar çocuk taciz ve tecavüze uğrarken bu kadar yolsuzluk, rüşvet almış başını giderken, bağnazlar tebliğcilerle birlikte sokaklarda pislik dağıtırken siz hala yeni yılı mı kutluyorsunuz" demiş ve "Bokunda boğul" sözünü sarf etmişti.

Türk Hava Yolları’nın (THY) seferiyle İstanbul’a getirilen Şansal, uçağın inmesinin ardından gözaltına alındı. Polis eşliğinde uçaktan indirilen Şansal’a apronda toplananlar önce sözlü hakarette bulundu. Şansal uzaklaşmaya çalışırken toplanan kalabalık saldırıya geçti. Saldıranların büyük kısmı Atatürk Havalimanı’nda görevli yer personeliydi.

Olay sonrasında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı iddianame hazırlayarak Şansal’a saldıranlara dava açtı. İddianamede 13 kişiye "basit yaralama", "tehdit" ve "hakaret" suçlarından 1 yıldan 5 yıl 4 aya kadar hapis istendi.

Ayrıca Şansal, uğradığı saldırı sonucu maddi tazminat talebinde bulundu ancak yerel mahkeme bu talebi reddetti.