Çanakkale Belediyesi’nin himayesinde gerçekleşen, bu yıl üçüncüsü düzenlenen Uluslararası Çanakkale Bienali’ne, Kültür ve Turizm Bakanlığı ilgisiz kaldı. Bienale ne Bakanlıktan ne de İl Kültür Müdürlüğü’nden katılım oldu.

 

Dünyanın dört bir yanından geldiler. Çanakkale’de toprağa ayak bastılar. Ancak bu kez kan ve gözyaşı değil, sanat getirdiler. 8 ülkeden 34 sanatçının katıldığı “Üçüncü Uluslararası Çanakkale Bienali” 27 Eylül’de başladı.

 

Mısır’dan Fransa’ya, Rusya’dan İngiltere’ye farklı coğrafyaların önde gelen sanatçılarının eserleri, Adana’dan Ankara’ya, İstanbul’dan Mardin’e uzanan Türkiye coğrafyasından farklı kuşak­lardan sanatçıların yapıtları ile buluştu.

 

“Kurgular ve Karşı Duruşlar” temalı bienal kapsamında Serhat Kiraz, Komet, Kalliopi Lemos, Moataz Nasr, Ulrike Rosenbach gibi pek çok ismin eserini bir arada bulmak mümkün. Eserler Eski Otogar binası, Korfmann Kütüphanesi, Eski Ermeni Kilisesi ve Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde sergileniyor.

 

Bienalin ilklerinden biri engelliler için oluşturulan bölümlerdi. Sanat etkinliklerinde yaşadıkları sorunlara karşı Türkiye’de ilk kez “Bienal Engelsiz” programı oluşturuldu. Bu programla mekanların iç düzenlemesinde bedensel engellilerin kolay kullanımı gözetildi, daha önce binalarda mevcut olmayan rampalar hazırlandı. Yapıt künyeleri Braille alfabesiyle yazıldı. Her sanatçı eserlerinin taşıdığı anlamı yüklediği beş sözcüğü panolara yazdı.

 

3 Kasım tarihine kadar devam edecek bienalin açılışı eserlerin büyük bölümünün sergilendiği eski otogar binasında gerçekleştirildi.

 

CHP’li belediyenin desteklediği bienale Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan maddi katkı gelmezken açılışa da ne bakanlıktan ne de ne de İl Kültür Müdürlüğü’nden katılım oldu.

 

Çanakkale Bienali’ne emek veren Genel Sanat Yönetmeni Beral Madra, Direktör küratör Seyhan Boztepe ve küratör Fırat Arapoğlu ile konuştuk.

 

“DÜNYADA BAĞLANTILARI OLAN BİR KÜLTÜR BAKANI’NA İHTİYACIMIZ VAR

Kültür politikaları kapsamında devlet yardımını nasıl buluyorsunuz? Bakanlığın çalışmaları yeterli mi?

Beral Madra: Bu ülkede Güzel Sanatlar Fakülteleri’nden yaratıcı insanlar çıkıyor. Aslında binlerce sanatçımız var ve bu kişilerin hepsi sadece İstanbul’da yaşamıyor. Her kentin kendine özgü bir çağdaş sanat etkinliği ve mekanı olmalı. Bu bir gereklilik. Kültür Bakanlığı geri kalmış durumda. Kültür sadece tarihe odaklanmış durumda. Bu artık kimseye yetmiyor.

 

Sadece bu da değil. Kültür ve Turizm de aynı bakanlığa bağlı. Bu bir zorluk teşkil etmiyor mu?

Beral Madra: Bu zaten hataların en büyüğü. Umarım bu hatadan geri dönülür ve diliyorum ki dünyada bağlantıları olan bir kişi Kültür Bakanı olur. Bu çok önemli. Kültürün başına gelen kişinin bağlantısının olması gerekiyor.

 

Bunun yanı sıra sanatın nispeten bağımsızca desteklenmesi için hangi adımlar atılmalı?

Merkezileştirmeden uzaklaştırmamız gerekiyor. Her şey Ankara’daki binadan yönetiliyor. Kültür bu nedenle siyasal çembere alınıyor. Çünkü kültür siyasetin karşısındaki bir olgu. Kültürün içindeki tüm bilgi siyasetle hesaplaşır.

 

“BELEDİYE DESTEĞİ VAR, DEVLET DESTEĞİ YOK”

Çanakkale Bienali’nde bu sene üçüncüsü gerçekleşiyor. Özellikle Mardin Bienali’ne bakıldığında sanki buraya daha az destek veriliyormuş hissine kapılanlar çoğunlukta. Sizce arada destek farkı var mı?

Seyhan Boztepe: Mardin’de devlet desteği var. Orada da özel sektör yok. Küçük kentlerin kaderi bu. Burada sanayi yok. Burası turizm ve üniversite kenti. Burada herkes bir şeyler yapmaya çalışıyor. Siviller çok aktif. Ama bu kez bazı şirketler yapılmak istenen her şeyi aynı kefeye koyuyor.

 

Fırat Arapoğlu: Buraya gelen yerli – yabancı sanatçılar büyük özveri gösterdiler. Burada belediye desteği var ancak devlet desteği yok.

 

Peki neden devlet desteği yok?

Seyhan Boztepe: Burada olgunlaşmaya çalışan bir grup var. Bu bağlantılarla ilgili. Ciddi ve resmi prosedürle isteyeceğiz. Öte yandan mesela bugün ilk kez Çanakkale Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı da açılışımıza geldi. Bundan sonrası için ümidimiz var.

 

O zaman biraz daha açık sorayım. Mardin AK Parti’li bir belediye, Çanakkale ise CHP’li. Bunun devlet yardımında etkisi var mı?

Fırat Arapoğlu: Bu sorunun cevabı kendi içinde saklı sanki.