İzmir Barosu, yazılı bir açıklama ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Süleyman Arslan'ı istifaya davet etti.

İzmir Barosu, 'Milyonlarca insan çocuk pornosu izliyor' diyen Bakanı Soylu ile erken yaşta evliliği savunan TİHEK Başkanı Süleyman Arslan'ın istifasını istedi.

Artı Gerçek’in haberine göre, Bakan Soylu'nun bir televizyon programında söylediği "Milyonlarca insan çocuk pornosu izliyor” sözlerinin anımsatıldığı açıklama şu şekilde:

"Suçun önüne geçilememesinde birinci derecede sorumluğu olan İçişleri Bakanı tarafından sarf edilen ‘Milyonlarca insan çocuk pornosu izliyor’ sözleriyle; suçun mafya haberleriyle, videolarıyla eş tutularak ve ‘çocuk’ sözcüğüyle ‘porno’ sözcüğü aynı cümle içinde kullanarak ‘normalleştirilmesi’ kabul edilemez.

Türk Ceza Kanunu’nda müstehcenlik suç olarak tanımlanmış olup bu madde kapsamında çocukların bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki, duygusal bütünlüğü ve kişiliğinin korunması amaçlanmıştır. Suç teşkil eden bu videolara erişimin engellenmesine yönelik olarak ve videoları izleyen ‘milyonlarca’ insan hakkında şimdiye değin ne tür işlemler yapıldığına ve konuyla ilgili verilere değin bilgilerin kamuoyu ile paylaşılması elzem hale gelmiştir. Kadınları eşit yurttaş olarak görmeyip çocukları birey olarak kabul etmeyenlerden art arda gelen bu beyanların, parti ideolojileri ve iktidar mantığı doğrultusunda şekillendiği aşikardır."

TİHEK BAŞKANI ARSLAN'A TEPKİ: ATAERKİL ZİHNİYETİN YANSIMALARI

Açıklamada, 15 yaşındaki çocukların nikahının ‘insan hakkı’ olduğunu savunan Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Süleyman Arslan'a da tepki gösterildi. Açıklamada, şu değerlendirmeler yapıldı:

"Temsil ettiği kurumun kuruluş amacını içselleştiremeyen, çocuk evliliklerinin çocuklarının cinsel istismarı ile sonuçlanacak bir süreç olduğu yaklaşımından yoksun bu ataerkil zihniyet yansımalarının, insani ve hukuki olarak kabul edilebilir bir tarafı bulunmamaktadır.

Kadına yönelik şiddete karşı etkin politikalar üretilmesi temel çalışma alanlarından biri olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı da aynı bakış açısını yansıtmış, “Şiddete karşı sıfır tolerans” şiarıyla hareket etmesi beklenirken, kadına yönelik şiddette yaşanan artışı tolere edilebilir olarak kabul etmiştir. Ancak bilinmelidir ki, asıl tolere edilemeyecek olan kadına yönelik şiddet, bu tarz söylemler ve temelindeki politikalardır. Bizim, bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yoktur.

'DERHAL ÖZÜR DİLEMELİLER'

Her gün bir başka yetkilinin giderek korkunçlaşan açıklamalarıyla karşılaşmaktan bıktık! Bulunduğu yeri hazmedemeyenlerle daha nereye kadar devam edeceğiz? Yaptıklarınız ortadadır. Tüm bunlar için yurttaşlardan derhal özür dilemeli, çağdışı anlayışlarınızı da alıp kamusal alanı terk etmelisiniz."