Avrasya Kamuoyu Araştırmaları Merkezi (AKAM) Başkanı Kemal Özkiraz, güncel siyaseti ve seçmen tercihlerindeki değişimi değerlendirdi. Koronavirüs (Covid-19) salgını sürecinde yaptıkları araştırmayı paylaşan Özkiraz, iktidar tarafından oluşturulmayan “pandemi süreci ekonomisinin” toplumda yansımaları olduğuna dikkat çekti.

Hükümetin küçük esnafa ve dar gelirli gruplara yardım yapmaması üzerine, insanlara “pandemi sürecinde ekonomisi olumsuz etkilenen insanlara ne gibi yardımlar yapıldı?” sorusunu yönelttiklerini belirten Özkiraz, “Herkes ‘asgari ücret oranında yardım yapılmalı’ kısmını önerdi. ‘Bin 177 TL yeterli mi?’ diye sorduk, ‘Hayır, yeterli değil’ dedi insanlar. ‘Asgari ücret çok düşük, asgari ücretin iki katı verilmeli’ diye bir ifade sunduklarımızdan yüzde 70’ten fazlası ‘hayır’ dedi. İnsanların yüzde 70’ten fazlası asgari ücrete kadar bir yardımdan bahsediyorlar ve alamıyorlar” dedi.

‘HÜKÜMET CİDDİ OY KAYBEDİYOR’

Diren Yurtsever'in Mezopotamya Ajansı'nda yer alan haberine göre, ekonomiden memnuniyetin yüzde 20’lerde olduğunu aktaran Özkiraz, “Yurttaşların yüzde 77’si ‘salgından önce ekonomi iyi yönetilmediği için şu anda ekonomik bir sıkıntı çekiyoruz’ diyor. Hane halkı ‘gelirim azaldı’ diyenler yüze 50 iken, ‘arttı’ diyenler sadece yüzde 3. İnsanlar pandeminin sağlıkla ilgili olan kısmından çok ekonomi ile ilgili kısmına odaklanmış durumda. Ekonomide hiç iyi değil. O yüzden de hükümetin ciddi bir şekilde oy kaybettiğini gözlemleyebiliyoruz” diye konuştu.

YURTTAŞLARIN ‘AÇIKLANAN ÖLÜM ORANLARINA İNANIYOR MUSUNUZ’ SORUSUNA YANITI

Özkiraz, “Korona sürecinde açıklanan ölüm ve vaka rakamlarına inanıyor musunuz?” sorusuna yurttaşların yüzde 23 oranında “evet” yanıtı verdiğini, yurttaşların resmi rakamlar üzerinden “başarı hikayesi” okumayacağını ifade etti.

‘CUMHUR İTTİFAKI’NDA GÜVEN SIKINTISI VAR, BU NEDENLE SEÇİM YAPILABİLİR’

Özkiraz, böyle bir tabloda yapılan erken seçim çağrıları ve beklentilerine dair, “Bizim anketlerimize göre; hükümetin erken seçime gidebileceği görünmüyor. Duyumlarımıza göre iktidarın yaptığı anketlerde de görünmüyor. Çünkü Cumhur İttifakı’nın toplam oy oranı yüzde 43’te. Erdoğan’a oy veririm diyenler yüzde 41. Bu rakamlar, kararsızlar dağıtıldıktan sonraki rakamlar. Zaten bir hükümet ‘50+1 sisteminden 40+1 sistemine dönelim’ diyorsa, ortada ciddi bir sıkıntı var demektir. Bu sadece oy oranı açısından değil, ittifak ortakları içerisindeki güvende bir sıkıntı var demektir. İşte bize seçim işareti verebilecek tek ihtimal bu güvensizlik” dedi.

‘BÜYÜK ORTAK KÜÇÜK ORTAĞINA GÜVENMİYOR’

Özkiraz şöyle devam etti:

“Belli ki iktidarın büyük ortağı, küçük ortağına güvenmiyor. Bu güvensizlikten dolayı bir seçim olursa, o da küçük ortağın isteğiyle olur. Erken seçim beklemiyorum. Daha doğrusu baskın seçime ihtimal vermiyorum.”

‘SEÇİM İSYENLERE CİDDİ BİR GÖZDAĞI OLDU, ARTIK SEÇİM İSTEMEK ÇOK ZOR’

Bu bağlamda MHP Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin son açıklamalarına değinen Özkiraz, “Bahçeli’nin açıklamaları, insanlarda erken seçim isteyecek gibi bir hissiyat uyandırdı. Ama ondan önce cumartesi olmasına rağmen Semih Yalçın’ın yaptığı açıklama sonrası, bütün piyasa yapıcılarda çok büyük bir panik başladı. Sosyal medyada çok büyük bir panik başladı. Hükümet tarafından birisinin erken seçimi ağzına alır almaz, dövizin ve faizin üst çıtası ne olur? Enflasyon, işsizlik nereye gider? Bunu bilebilen kimse yok. O günde seçim isteyeceklere ciddi bir gözdağı da olmuş oldu. Artık seçim istemek çok zor” diye belirtti.

KAYYIM ATAMALARI: ‘TÜKENMİŞLİK…ZABITAYLA DARBE YAPMA FANTESİZİ KURUYORLAR’

Halkların Demokratik Partisi (HDP) yönetimindeki belediyelere kayyım atanmasını “rezalet ve tükenmişlik” olarak değerlendiren Özkiraz, “Darbecilikten bahsedenler kayyım atıyor. Belediyelerin zabıtayla darbe yapabileceği fantezisi falan kuruyorlar. İnsanlar devletin verdiği belgelerle seçime girmiş, diğer insanlarda devletin temiz kâğıdı verdiği insanlara oy vermekte sakınca görmemiştir” dedi.

‘CEPTE PARA VARKEN SORUN YOKTU AMA EKONOMİ DÖKÜLÜNCE BÜTÜN MAKYAJ DÖKÜLDÜ’

Kayyım atamalarının şimdiye kadar iktidarın oy kaybına neden olmadığını ancak ileriki günlerde artık özgürlükler sorununun seçmen tercihlerine yansıyacağını söyleyen Özkiraz, şöyle açıkladı: “Demokrasi dışı hamleler çok umursanmıyordu, ta ki işin sonu ekonomiye dayanana kadar. Cepte para varken eleştirilerini yapıyorlardı ama bunu teferruat olarak görüyorlardı. Fakat ekonomi dökülünce bütün makyaj döküldü. Bu artık dönülmez bir nokta demektir. Ekonomi düzelse bile o eleştiriyi yapan insanlar artık bunu konuşmaya başladılar ve o sorunlar çözülene kadar oy vermeyecektir demektir. O yüzden özgürlüklerle ilgili sorunlar, seçmen tercihlerine yeni yeni yansımaya başlayacak.”

‘AMAÇ HDP’Yİ KRİMİNALİZE EDEREK TOPLUMSAL MUHALEFETİ ÇUVALA DOLDURMAK’

Özkiraz, HDP’nin kriminalize edilmesinin oylarını düşürmeyeceğini, AKP’nin de böylesi bir hedefinin olmadığını dile getiren Özkiraz, asıl hedefin toplumsal muhalefet olduğuna işaret etti. Özkiraz, “HDP’yi kriminalize etmeyi aparat olarak kullanıyor. ‘HDP’ye vurayım da HDP’den 2 puan oy alayım, HDP barajın altında kalsın’ gibi bir motivasyonu yok hükümetin. Varsa da ana motivasyonu değil. Ana motivasyonu HDP’yi kriminalize ederek, HDP ile diğer muhalefeti bir çuvala doldurup, kendi kitlesini muhafaza etmek ve oy geçirgenliğini engellemek” ifadelerini kullandı.

AKŞENER’İN HDP’Yİ HEDEF ALMASI: GELECEĞİ OLMAYAN POLİTİKA

İYİ Parti Genel Başkan Meral Akşener’in HDP’yi hedef alan açıklamalarına değinen Özkiraz, “Meral Akşener diyor ki, ‘ben bu alanda HDP’ye hiç laf söylemeden durduğum sürece, karşı bloktan bana gelmesi gereken milliyetçi muhafazakar seçmenin geçirgenliği olmuyor. Ben bu noktada Millet İttifakı’nın içinde kalayım, HDP ile CHP’nin o görünmez ittifakını yine baş başa bırakayım ama ben burada olmadığımı net bir şekilde ifade edeyim’. Günlük politikadır ve geleceği çok olmayan bir politikadır. Ama Türkiye’de siyaset de günlük yapılıyor” şeklinde konuştu.

AVRASYA ARAŞTIRMA BAŞKANI: GENÇLER HDP'YE OY VERİYOR

Seçim sistemine katılan yeni gençlerin dörtte üçünün muhalefet partilerine oy verdiğini, gençlerin muhalefete dönük kara propagandadan etkilenmediğini ifade eden Özkiraz, şunları söyledi: “İYİ Parti gençlerden az oy alıyor. MHP ile kıyasladığımızda da daha az oy alıyor gençlerden. CHP’nin oy oranı totalde yüzde 25 ise gençlerin yüzde 40’ı kadar CHP’ye oy veriyor ama HDP’nin oyu yüzde 10-11 olduğu halde, muhalefete oy veren gençlerin yüzde 30- 35’i HDP’ye oy veriyor. Böyle olunca demografi sürekli CHP ve HDP’den yana gelişiyor ama daha çok da HDP’den taraf gelişiyor. Gençler, dünya okuması daha yüksek olan kesim. Gençler, HDP’yi solun daha da solunda görüyor ve bu yüzden oy veriyor. Birçok genç aktiviste göre, CHP ise sosyal-demokrat merkezde kalıyor. Bu yüzden Kürt olmamalarına rağmen CHP’ye oy vermiyorlar.”

İYİ PARTİ’NİN ÇAĞRISI: HDP’NİN OLMADIĞI MASAYA ‘MEMLEKET MASASI’ DENMEZ

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in, “Memleket Masası” çağrısının siyasete etkisini değerlendiren Özkiraz, devamla şunları söyledi: “Memleket eğer ülkenin tamamıysa, HDP’nin olmadığı masaya, daha doğrusu herhangi bir partinin olmadığı bir masaya memleket masası denilmez. Türkiye masası diyemezseniz ama Türk masası diyebilirsiniz. Memleket masası olacaksa, orada herkesin olması gerekir. Ciddi oranda temsil edilen, temsilden de ziyade Türkiye’de yaşayan insanların temsilcilerini çağırmazsanız, Bahçeli’nin dediği gibi 3 ayaklı bir masa olur. Bir ayağı eksik olur.”