İstanbul Arel Üniversitesi, "Erkek(lik)ler Sempozyumu"na ev sahipliği yaptı. Üniversitenin Fen Edebiyat Fakultesi, Sosyoloji ve Psikoloji bölümlerince düzenlenen sempozyum, Tepekent Kampüsü Konferans Salonu'nda gerçekleşti.

"Erkeklik halleri"nin neredeyse tüm boyutlarıyla masaya yatırıldığı iki günlük yoğun programda, Maltepe Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nden Mehmet Bozok Erkeklik Çalışmaları üzerine sunum yaptı.

Sempozyumda, "Genelev Temalı Türk Filmlerinde Erkeklik Tipolojileri", "Köçeklik Kültürü", "Sol'da Erkeklik", "Çizgi Filmlerde ve Çocuk Kitaplarında Babalığın Temsili", "Ganyan Bayileri Üzerinden Erkekliği Anlamak", "Tribünde Erkek", "Pornografiye Yönelik Erkek Tutumları" ve diğer başlıklar tartışıldı.

"ERKEK MUHABBETİ"

Sempozyumun "Erkek Muhabbeti"nde ise Bilhan Gözcü ve vicdani retçi Ercan Jan Aktaş sunumlarını yaptı. Bilhan Gözcü, sunumunda, erkek şiddeti karşısında erkeklerin örgütlenme deneyimlerini anlattı.

Gözcü'nün ardından da vicdani retçi ve Demokrat Haber yazarlarından Ercan Jan Aktaş, "Askerlik Yapmayanların Erkek Sayılmadığı Bir Toplumda ERKek Olmayı Reddenler" başlıklı  sunumu gerçekleştirdi.

Salonda hem destek hem de tepki alan sunumdan sonra Jan Aktaş, "Bütün bu tepkileri çok iyi anlıyorum, zaten sunum içinde de yer verdim. Bu ülkede eğitim, içerik olarak senden başka olana, senin gibi düşünmeyene, senin inandığına inanmayana, senin dilinden başka bir dil ile konuşana 'acaba' ile bakmayı öğretti. Hepimiz bu ırkçı eğitim sistemi içinden geçtik. Sizlere öğretilenleri sorgulayın, verildiği gibi kabul etmeyin," diye konuştu.

ÜLKÜCÜ ÖĞRENCİLERİN 'GÜÇLÜ ORDU' ISRARI

Bir grup ülkücü öğrencinin, "Dört tarafı düşman ülkeler ile çevrili bir ülkede yaşıyoruz, güçlü bir ordumuz olmak zorunda," sözleri üzerine, Jan Aktaş şunları söyledi:

"'Türkiye'nin dört tarafı düşman ülkelerle çevrili bizler de onun için güçlü bir orduya sahip olmak zorundayız' diyenler, bunu öğretenler  yalan söylüyor. Gerçek olan bambaşka bir şey. Bakın, iki gündür Türkiye'nin Arabistan ile birlikte Suriye'ye girmesi üzerine konuşuluyor. Şimdi soruyorum; Türkiye'nin Suriye savaş açması, bu ülkeye girmesi hangi halk için, hangi adalet için açıklanabilir? Şimdi, kimdir saldıran, başka ülkenin toprağında gözü olan?"

(Demokrat Haber / Fotoğraf: Ahmet Dağ)