İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, gündeme ilişkin yaptığı değerlendirmede ittifak, yeni anayasa, tam kapanmaya ilişkin açıklamalarda bulundu.

Akşener gelecek seçimlerde DEVA, Gelecek Partileri'nin CHP, Saadet ve İYİ Parti'yle hareket etmesi gerektiğini belirtirken, HDP'nin ayrı hareket etmesinin daha iyi olacağını söyledi.

Karar TV'de Taha Akyol ve Elif Çakır'ın sorularını yanıtlayan Akşener, MHP'nin anayasa teklifi için, "Düzeltme amaçlı bir masada olmayacağız. Fakat Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nden vazgeçip parlamenter demokrasiye geçiş ile ilgili oturup konuşmaya varız" ifadesini kullandı.

Akşener, Millet İttifakı'na ilişkin de "Ben onlar adına konuşmaktan çekiniyorum, nezaketen. Nazik ve zarif olmaya gayret etmeliyiz o saklı kalmak kaydı ile hem Gelecek Partisi'nin hem DEVA'nın Hem Saadet Partisi'nin hem CHP'nin birlikte bir sistemde yer alması gerektiğine inanıyorum. HDP ayrı girmeli, benim kendi fikrim. Biz parlamenter sisteme geçinceye kadar farklılıklarımızı muhafaza edip müştereklerimizi öne çıkarıp hareket etmemiz gerekir" dedi.

Tam kapanma sürecinin iyi yönetilmediğini savunan Akşener, “ Kişi başı esnafa 10 bin destek verin dedik. Aile bireylerine 500 lira verin dedik. Kiraları bir süre almayın dedik. Bunlarla ilgili her birinin kaynağını da söyledik. Bir şeye karar veriliyor ben yaptım oldu, sonra göç yolda düzeltiliyor. Sayın Erdoğan kapanmayı ilan etti, o konuşmanın yüzde 70’i Biden’la yüzde 25’i kapanmayla ilgiliydi. Daha sonra pazarların açılması gerektiğini anladılar şimdi pazarlar açılıyor. Bu önceden düşünülse, kurumlardan bilgiler alınsa, STK’lardan görüşler alınsa dönülse muhalefetin de görüşleri alınsa, akademinin görüşleri alınsa bu kapanma ile ilgili eylem planını hesaplı kitaplı ilan edilmiş olsa biz bunları yaşar mıydık? Yaşamazdır” şeklinde konuştu.

MHP’NİN ANAYASA TEKLİFİ: ‘GELİN BİZ BUGÜNKÜ SİSTEMİ DÜZELTELİM’ DERSE BİZ YOKUZ

Akşener, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin duyurduğu yeni anayasa taslağına ilişkin ise “Sayın Bahçeli’nin durup dururken partili cumhurbaşkanlığı meselesini getirdi. Bununla ilgili muhalif olan her bireyin söylediği bütün arızalı konuların tamamı gerçekleşti. Uçacaktık, kaçacaktık, ekonomi çıkacaktı ama tam tersine bir sonuçla karşı karşıya olduk. Anayasa teklifiyle, parlamenter sistem ile ilgili çok yol almış parlamenter demokrasiden yana olan ve bu konuda çalışmalar yapmış muhalif partilerin kafasını karıştırıp, gelin biz bugünkü sistemi düzeltelim derse biz yokuz. Sayın Erdoğan partili cumhurbaşkanlığı meselesini talep etti Sayın Bahçeli yerine getirdi. Sayın Bahçeli kendi başına hazırladı mı yoksa tam tersine herkesi düzeltme konusunda ikna edip sonra başka bir şeyle mi çıkar bilmiyorum. Düzeltme konusunda o masaya oturmayacağız.  Biz değişmesini istiyoruz. 100 maddenin 100’de kötü değil ama biz düzeltmek amaçlı bir masada olmayacağız. Biz Sayın Erdoğan’ı da davet ediyorum partili cumhurbaşkanlığı sisteminden vazgeçin, parlamenter sisteme geçiş ile ilgili hep beraber oturup konuşalım” yorumunu yaptı.

DEVA ve Gelecek Partisi'ne seçimler için kapı aralayan Akşener, "Ben her adımda her şeyi şeffaflaştırarak gidiyorum. Ben seçildiğim günden itibaren her şeyi çok şeffaf götürmeye stratejik olarak önem veriyorum. Bizim seçmen açısından yapmamız gereken şey bu bütünlüğü çoğaltarak devam etmek. Üçüncü bir ittifakı doğru bulmuyorum. Ben onlar adına konuşmaktan çekiniyorum, nezaketen. Nazik ve zarif olmaya gayret etmeliyiz o saklı kalmak kaydı ile hem Gelecek Partisi’nin hem DEVA’nın Hem Saadet Partisi’nin hem CHP’nin birlikte bir sistemde yer alması gerektiğine inanıyorum. HDP ayrı girmeli benim kendi fikrim.  Biz parlamenter sisteme geçinceye kadar farklılıklarımızı muhafaza edip müştereklerimizi öne çıkarıp hareket etmemiz gerekir. Sayın Erdoğan demişti ki, İstanbul’u alan Türkiye’yi alır. Islak imzalarla yapamadılar, üç kağıt yaptılar millet iradesine el uzattılar. İkinci seçimde 8500 oy farkıyla İstanbullu el koydu. 248 bin muhalif seçmen sandığa gitmemiş ama 350 bin Ak Parti seçmeni gitmemiş. Seçimlere ittifak olarak ortak bir adayla gitmek yararlı olacaktır dersek doğru olur, gitmeli dersem yanlış olur. Türkiye’nin bu ucube sistemin gidişinin önünü tıkayacak toz olmayacağım" şeklinde konuştu.