AKP Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, TBMM’de basın toplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanına hakaret suçunu düzenleyen TCK’nın 299’ncu maddesinin kaldırılması için CHP’nin verdiği yasa teklifini eleştiren Akbaşoğlu, “Bu noktadaki hiçbir geçerliliği olmayan bu teklifin kabul edilemez olduğunu ifade etmek isterim. Absürt ve kabul edilemez bir tekliftir. Biz her zaman düşünce ifade hürriyetinden yanayız. Her türlü düşünceye evet ancak her türlü hakarete hayır diyen bir ilkeyi benimseyen partiyiz” dedi.

Akbaşoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

‘HAKARET BÜTÜN HUKUK SİSTEMLERİNDE SUÇ OLARAK DÜZENLENMİŞTİR’

CHP’nin vermiş olduğu bir kanun teklifi var. Bu kanun teklifi ile cumhurbaşkanlarına yapılan hakaretin suç olmaktan çıkarılmasıyla ilgili. Ama özelde de Cumhurbaşkanımıza yapılan hakaretlerin suç olarak düzenlenmemesine ilişkin hukuki değerlendirmeden, hakikatten, gerçekten uzak iddia ile böyle bir teklifin verildiğine şahit oluyoruz. Bu konuda cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildikten sonra yapılmış bir düzenleme değildir.

Hakaret bütün hukuk sistemlerinde suç olarak düzenlenmiştir. Cumhurbaşkanına hakaret de müstakil bir suç olarak değerlendirmek suretiyle yer almıştır. Bizim hukukumuzda da 1926 yılında kabul edilen TCK hükümlerine bakıldığında hakaretin herkes için suç olduğu, ayrıca cumhurbaşkanına yapılan hakaretin de müstakil bir suç olarak düzenlendiği görünmektedir.

‘ABSÜRT VE KABUL EDİLEMEZ TEKLİF’

Cumhuriyetimizin kurucu Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü ve Celal Bayar aynı zamanda bir partinin genel başkanı sıfatına da haizdiler. Devlete karşı işlenen suçlar bağlamında cumhurbaşkanına yapılan hakaret ceza kanunda yer alagelmiştir. Bu noktadaki hiçbir geçerliliği olmayan bu teklifin kabul edilemez olduğunu ifade etmek isterim.

Absürt ve kabul edilemez bir tekliftir. Biz her zaman düşünce ifade hürriyetinden yanayız. Düşünce ve ifade hürriyetinin genişletilmesinde her zaman özgürlükçe ve demokratikleşmede AK Parti öncü rol oynamıştır. Her türlü düşünceye evet ancak her türlü hakarete hayır diyen bir ilkeyi benimseyen partiyiz.  Gerek İnsan Hakları Evrensel Beyannameleri gerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gerek Anayasa’mız ve ilgili mevzuatımız, bütün hukuk örnekleri hakareti suç olarak benimsemiş, ayrıca cumhurbaşkanına yönelik hakaretleri de ‘devlete karşı işlenen suçlar’ sadedinde ağırlaştırıcı neden olarak görmek suretiyle düzenlemelerde bulunmuştur.

‘SİYASETİ HAKARETİN VE ALGININ ARACI OLARAK GÖRENLER MEVCUT’

Malum siyasetçileriz. Siyaset bize göre hakikat, ahlaki ilkeler, toplumun maslahatı gözetilerek yapılması gereken önemli bir hizmettir. Ancak siyaseti, hakikatin ve hizmetin değil hakaretin ve algının aracı olarak görenler mevcut. İstanbul’da yaşanan CHP’li belediye yönetiminin bir hafta önceden meteorolojinin uyarılarına rağmen gerekli tedbirleri almayarak İstanbulluyu maruz bıraktığı durum, hepimizin gözü önünde cereyan etti…

‘KILIÇDAROĞLU, BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANINA HESAP SORDU MU?’

Bu karda kışta İstanbul sorunuyla ilgilenmesi gerekirken, diğer tarafta özel olarak karın önlenmesi hususunda değil de büyükelçi ile yemeğe hazırlanması konusunda canhıraş şekilde hazırlanmasına tanıklık edildi. Bu ilk değil son olmayacağını da gösteriyor. CHP Genel Başkanı da büyükelçilere mektup yazarak, Kanal İstanbul’un iptal edilmesi gerektiğini söylemişti. Acaba Kemal Kılıçdaroğlu, Büyükşehir Belediye Başkanına hesap sordu mu yoksa ‘sende mektup yazmıştın cevabını alırım’ diye çekindi mi?

Kaynak: ANKA