AKP’den aday adayı olan Gezi davası hâkimi Murat Bircan'ın eşi Arzu Bircan'ın 'FETÖ' şüphelisi olduğunu ve ifade verdiğini yazan Halk TV yazarı İsmail Saymaz hakkında terör soruşturması başlatıldı.  Murat Bircan şikâyet dilekçesinde eşinin değil, eniştesinin ailesinin 'FETÖ'cü olduğunu belirtti.

Saymaz bugünkü yazısında  hâkim Murat Bircan dilekçesinde yer alan ifadelere yer verdi.  Bircan dilekçesinde, "İsmail Saymaz'ın iddiaları: Eşimin itirafçı olarak ifade verdiği iddia ediliyor. Ancak eşim itirafçı değil, müşteki sıfatıyla şikayette bulunup FETÖ'cüleri ihbar ediyor. Ailesi FETÖ'cü değil, ifadede bahsedildiği gibi ablasının kocasının ailesi FETÖ'cüdür. Bu iftiralarla ilgili Samsun Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturmada kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar verilmiş. Çocuklarımın FETÖ okullarında 7 yıl okuduğu yalandır. Sadece 2013'te bir yıl okumuştur. 17-25'ten sonra Bafra İmam Hatip Orta Okulu'na geçmişlerdir. 17-25'ten sonra irtibatı yoktur. Hatta düşmanlığı vardır. İfadeye çağrılmış değil, kendisi gitmiştir. Savcılık kaynaklarında herhangi bir ifade yok. beyanlar yalandır." dedi. 

"NE DİYE ARZU HANIM DEĞİL DE HAKİM BİRCAN ŞİKAYETÇİ OLUYOR?"

Saymaz hakkında terör soruşturması başlatılmasına ilişkin olarak şu düşünceleri kaydetti:

"Hukuk Fakültesi okumadım. Fakat... Yaklaşık 20 yıldır dava dosyalarıyla vakit geçiren bir gazeteci ve kıdemli sanık olarak ceza kanunlarını bilirim. Bu dilekçe, yargıda nüfuz kullanımının örneğidir. Hakim Bircan, mesleğinin ona sunduğu imtiyaz ve gücü eşinin ve ailesinin yararına kullanıyor. Eğer ben, Hakim Bircan'ın eşi Arzu Bircan'ı hedef gösterdiysem... Ne diye Arzu Hanım değil de Hakim Bircan şikayetçi oluyor? Bir insanın, eşi adına suç duyurusunda bulunduğu görülmüş iş midir?Demek ki Gezi Parkı Davası'nda müebbete karar veren mahkemenin üyesi olunca bu hakka kavuşmuş oluyorsunuz!  Öyle değil ya... Diyelim ki hedef gösterdim.

Arzu Bircan, avukatlıktan hakimliğe sıçrayan eşinin izinden yürüyerek, hemşirelikten yargıya geçmediyse halen bir sağlık kuruluşunda çalışıyor olmalı. Ne zamandır hemşireler terörle mücadele eden kamu görevlileri arasında sayılıyor? Hakim Bircan, eşi adına dilekçe veriyor, fakat bu suç kendisine karşı işlenmiş gibi soruşturma yürütülüyor. Eğer Hakim Bircan, kendisini hedef gösterdiğimi iddia ediyorsa, 2018'de Samsun'da AK Parti'den milletvekili aday adayı olduğuna dair bilgi Gezi Parkı Davası'nın duruşmasında sanık avukatları tarafından kamuoyuna açıklandı. Ben duyurmadım ki. Malumu ilan etmekten dava açılır mı? AK Türkiye'de olur, oluyor.

"BU YAZIM SAVCILIĞA VERECEĞİM İFADEMİN BİR ÖRNEĞİDİR"

İki yıl öncesine kadar AK Parti üyesi olan Hakim Bircan, partisi tarafından darbe diye bakılan Gezi Parkı Davası'nda 2013 yılında FETÖ'cü polis ve savcılarca toplanan kanıtlara bakarak, müebbete karar veriyor. Şüpheli kişi, kendi eşi olunca 17-25 Aralık tarihini masumiyetin dayanağı gösteriyor. Çocuklarının FETÖ'nün okulunda okumasını ve eşinin 17-25 Aralık öncesinde örgütte bulunmasını olağan görüyor. Öyle ki "Eşim değil, eşimin eniştesinin ailesi FETÖ'cü" diyebiliyor, bu ilişkiyi iltisak saymıyor. Fakat baktığı davada, Osman Kavala ile telefonda görüşmeyi ve ayaküstü karşılaşmayı suç kabul ediyor. Esasen Hakim Murat Bircan'ın bir ağır ceza mahkemesindeki yeri, hakim kürsüsü değil, olsa olsa avukatlara ayrılan bölüm olabilirdi. Gel gör ki yargı erki Beştepe Hukuk Bürosu olarak hizmet verdiği için hakim ile avukatın, davalı ile davacının yeri artık değişti. Gezi Parkı Davası'nda görüldüğü üzere siyasi hüküm vermeleri için partizanlar ve müritlerden mahkemeler kuruluyor. Bugün siyaseten, ihtimaldir ki yarın şer'en de karar verecekler. Bu yazım savcılığa vereceğim ifademin bir örneğidir. Bugün yine Çağlayan Adliyesi'ndeyim."