Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) son üç ayda verdiği toplam 400 baz puan faiz indirimi kararı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bunu teşvik edici açıklamaları, Türk lirasında tarihi değer kaybına neden oldu.

Eylülde 8.30 seviyelerinde olan doların kasımda 13 liranın üzerine yerleşmesiyle, TL'nin üç ayda değer kaybı yüzde 57'yi aştı. Gelişmeler pek çok zammı beraberinde getirirken, hayat pahalılığı her alanda kendini daha fazla hissettirdi. 

Yeni Akit yazarı İbrahim Karataş, dolara vergi konulması gerektiğini söyledi ve "Bu para ile tüm Türkiye 3 yıl boyunca ekmeğini bedavaya alır" dedi.

Yeni Akit gazetesi yazarı Karataş, 'Doları vergilendirmeli mi?' başlıklı bugünkü köşe yazısında “Dolar şu anda bir milli güvenlik sorunu haline gelmiş durumda” dedi ve vergilendirilmesi gerektiğini savundu.
Doların 'ülke ekonomisine, halkına, sosyal hayatına ve siyasetine darbe vurduğunu' söyleyen Karataş, "Herkes muhakkak ki çözüm ne olabilir diye düşünüyordur ama her önerinin hesapta olmayan gri noktaları olabiliyor. Fakat dolardan elde edilen gelirin (ithalat-ihracat işleriyle uğraşanların hariç) vergilendirilmesi en etkili çözüm olarak dillendirilmeye devam ediyor" ifadelerini kullandı.

Karataş ayrıca, dolara yatırım yapanların suçlanmaması gerektiğini belirterek şunları söyledi:
"Ancak devlet vergi koyarsa kimsenin de devleti suçlamaya hakkı yoktur. Kişinin çıkarları varsa 85 milyon insanın ve devletin de çıkarları vardır. Devlet finansal anarşiye müsaade etmemeli ve kangren olmuş bu yarayı sadece ihracatla değil, vergilerle de çözümlemelidir.Çünkü şu anda banka hesaplarında 232 milyar dolarlık mevduat var. Bir de cepte, kasada ya da yastık altında olan dolarlar var ki onlar da eklenirse 300 milyar doları bulur. 10 ay önce 2,1 trilyon TL tutan bu tutar şu anda 4 trilyon TL ediyor. Yaklaşık 2 trilyon TL’lik kâr var. Bunun yarısı ihracatçıların parası olsa geriye 1 trilyon TL’lik kazanç var. Bu paranın yarısı vergi olarak alınsa 500 milyar TL eder.

'TÜRKİYE'NİN PARA SORUNU YOKTUR'

Bu para ile tüm Türkiye 3 yıl boyunca ekmeğini bedavaya alır. Ya da ekmek, peynir, pirinç, patates gibi temel gıda ürünlerinin fiyatının bir kısmı sübvanse edilir. Ya da düzen olduğu gibi devam eder ve birileri geçim sıkıntısı çekerken birileri de yorulmadan bin kişinin kazandığını tek başına kazanır. Oysa ki Türkiye'nin para sorunu yoktur. Sorun, paranın belli ellerde toplanmasıdır. Büyük bir sorunumuz var ama çözümü de kolay ve mevcut. Vakit harekete geçme vakti."