Avukat Sedat Ata, kendisine ait sosyal medya hesabından paylaştığı video nedeniyle ‘Cumhurbaşkanı'na hakaret’ iddiasıyla yargılandı.

Orhangazi 3. Asliye Ceza Mahkemesi, Ata hakkında 11 ay 20 gün hapis cezası kararı verdi.

Hapis cezası, 'sanığın kişiliği ve suçun işlenmesindeki özellikler' göz önünde bulundurularak 7 bin lira para cezasına çevrildi.

Verilen karar, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Vedat Şorli davası kararına rağmen Türkiye mahkemelerinin verdiği ilk mahkumiyet kararı oldu.

6 YILDA 38 BİN 608 KİŞİ YARGILANDI

Adalet Bakanlığı verilerine göre 2014-2020 döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret suçundan ceza mahkemelerinde yargılanan 38 bin 608 kişiden biri de Avukat Sedat Ata. Ata’nın ‘Cumhurbaşkanına hakaret’ suçundan yargılanma süreci ise şöyle gelişiyor:

Uyuşturucu ticareti nedeniyle 2014 yılında tutuklanarak cezaevine giren şarkıcı Deniz Seki’nin cezaevinde ‘bol bol dua edip zikir çektiğini’ söylediği açıklaması basına yansımıştı.

Seki’nin bu açıklamasına bir kişi sosyal medya hesabından “Kokainin yerini tutmaz ama onlar da sağlam kafa yapar” yorumunda bulunmuştu. Avukat Sedat Ata, bu yorumu sosyal medya hesabından paylaştı. ‘Dini duyguları rencide etme’ gerekçesiyle şikâyet edilen Ata’nın sosyal medya hesabı savcılık tarafından incelendi. Savcılık incelemesi sonucunda Ata’nın 12 Kasım 2014 tarihinde paylaştığı videoda geçen ifadeler Cumhurbaşkanı'na hakaret sayıldı.

DURUŞMADA AİHM’İN VEDAT ŞORLİ KARARI HATIRLATILDI

Orhangazi 3. Asliye Mahkemesi’nde 21 Ekim’de görülen son duruşmada Sedat Ata ve avukatı Erol Çicek, Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi bir partinin genel başkanı olması nedeniyle ağır eleştirilere katlanmak zorunda olduğu savunmasında bulundu.

Avukat Erol Çiçek, mahkeme heyetine, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Türkiye’den ilk giden ‘Cumhurbaşkanı'na hakaret’ davasını 19 Ekim Salı günü karara bağladığını hatırlattı. AİHM, Vedat Şorli adlı kişinin Facebook paylaşımları nedeniyle Cumhurbaşkanı'na hakaret suçundan 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırılmasının ifade özgürlüğü ihlali olduğuna hükmetmişti.

AİHM, 'cumhurbaşkanına hakaret' suçunu düzenleyen Türk Ceza Kanunu’nun 299’uncu maddesinin yazım ve uygulamasının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle Türkiye'den maddenin düzeltilmesini talep etmişti. AİHM’in kararlarını savunmasında hatırlatan Avukat Çicek, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Yargıtay içtihatları ve Anayasa Mahkemesi içtihatlarına göre suçun unsurları oluşmamıştır. Müvekkilimizin beraatını talep ediyoruz” dedi.

HAPİS CEZASI 7 BİN LİRA PARA CEZASINA ÇEVRİLDİ

Duvar’dan Pelin Akdemir’in haberine göre Mahkeme, Sedat Ata’nın ‘Cumhurbaşkanı'na hakaret’ suçunu işlediğinin sabit olduğuna hükmederek Ata hakkında 11 ay 20 gün hapis cezası kararı verdi. Hapis cezası, sanığın kişiliği ve suçun işlenmesindeki özellikler göz önünde bulundurularak günlüğü 20 TL olarak 7 bin lira adli para cezasına çevrildi.

ATA: HUKUKİ YOLLARI KULLANACAĞIZ TÜM

“Savcılık iş edinmiş, benim hakkımda bu videodan dolayı dava açmış” diyen Sedat Ata, yaklaşık iki yıldır yargılandığını söyledi. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi'ne müracaat edeceklerini belirten Ata, şu açıklamayı yaptı:

“Ciddiye almadım. Bundan dolayı mahkûmiyet çıkmaz diye düşünüyorduk. İroni olan; AİHM’den üç gün önce bir karar çıktı. Biz bunu mahkemede hatırlatmış olmamıza ve anayasaya göre AİHM’in kararlarının bağlayıcı olduğunu söylememize rağmen hâkim mahkûmiyet kararı verdi. Tüm hukuki yolları tüketmeyi düşünüyoruz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin Vedat Şorli kararından sonra bu tarz davaların oraya kadar gideceğini düşünmüyorum.”

Avukat Ata, kendisinin de Cumhurbaşkanı'na hakaret davalarına baktığını belirtti. Davalarda çıkan sonuçları ise şöyle değerlendirdi: “FETÖ yargısından AKP yargısına geçtik. Hakimler de güç karşısında korkuyorlar. ‘Ben başımdan atayım, üst mahkeme değerlendirsin’ yargısıyla genelde mahkûmiyet kararı veriliyor. Özellikle Cumhurbaşkanı'na hakaret davalarında yerel mahkemelerde hakimler beraat kararı vermeye cesaret edemiyorlar.”

‘MAHKEMELER, AİHM KARARLARINA DA DİRENİYOR’

Mahkemenin kararını “Siyasi baskı. Mahkeme beraat kararı veremiyor” sözleriyle değerlendiren Avukat Erol Çicek, şunları söyledi:

“Şorli davası, AİHM'in Cumhurbaşkanı'na hakaretle ilgili ilk kararı olup; Sedat Ata davası ise bu karardan sonra Türk mahkemelerinin verdikleri ilk mahkûmiyet kararıdır. Daha önceki AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararları ve son Şorli kararı mahkemeye sunulmasına rağmen sonuç değişmedi. Mahkemeler, Anayasa Mahkemesi'nden sonra Anayasa ve AİHM kararlarına da direniyor. Anayasaya göre Türk Milleti adına yargı yetkisini kullanan mahkeme, anayasanın hükümlerine aykırı olarak, AİHM kararını görmezden geldi. Oysa Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve AİHM kararlarının milletlerarası antlaşma hükümleri gereği, hükme esas alınması gerekiyordu.”