Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve selefi Abdullah Gül’e ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İktidara yakınlığı ile bilinen Selvi, Abdullah Gül’ün KHK eleştirisinden sonra başlayan tartışmaları yakından takip ettiğini yazdı.

Selvi, “Attığı bir tweet üzerinden günlerdir Abdullah Gül’ü tartışıyoruz. Ama 11. Cumhurbaşkanı’nın bu tartışmaları izleyip izlemediğini ve ne düşündüğünü pek bilmiyoruz. Cuma günü bir açıklama gelmeyince yakın çevresini aradım. “Abdullah Bey açıklama yapmayacak mı?” diye sordum. “Gerek duyduğu hallerde görüşlerini açıklamaya devam edecek” karşılığını aldım” dedi ve ekledi: “Abdullah Bey, hakkındaki tartışmaları dikkatli bir şekilde izliyor, üzerinde değerlendirmeler yapıyormuş. Edindiğim izlenim, Gül, hakkındaki tartışmalardan dolayı gücenmiş, kırılmış. Eleştirilere daha toleranslı bakmaya çalışmış ancak hakaret eden yazı ve konuşmalardan ciddi olarak rahatsız olmuş. Ülke sorunlarıyla ilgili görüşlerini açıklamaya devam edecekmiş. “Abdullah Bey, tartışmalardan dolayı gücendi, kırıldı. Ancak Cumhurbaşkanlığı yapmış biri olarak kendini sorumlu hissediyor, ülke ve dünya sorunlarıyla ilgili söyleyeceği şeyler olursa bunları paylaşmaktan çekinmeyecek” denildi.”

Selvi’nin Hürriyet’te yayınlanan yazısının bir kısmı şöyle:

“Cumhurbaşkanı Erdoğan, 22 Kasım 2017 tarihli grup toplantısında, “AK Parti içinde sureti haktan görülenler var” demişti. O zaman neyi kastediyor diye kulak kabarttım. ABD’de Erdoğan düşmanlığının tavan yaptığı, Amerika Erdoğan’ı tasfiye edecek söylentilerinin dolaştığı, Zarrab davasının bir kâbus gibi Türkiye’nin üzerine çöktüğü günlerdi. İstanbul iş çevrelerinden pişen, Ankara’ya düşen bir modelden söz ediliyordu. Kulislerde, “Geçiş sürecinde Abdullah Gül Cumhurbaşkanı olsun. Ekonomi yönetimini Ali Babacan üstlensin. Erdoğan ve ailesinin hukuku korunsun” söylentisi dolaşıyordu. İlk duyduğumda, “Bu bir senaryo değil, Erdoğan’a karşı darbe girişimi” dedim. “Erdoğan’ın tasfiyesi amaçlanıyor. Ancak hesap etmedikleri bir şey var. Erdoğan bununla mücadele eder” diye tepki gösterdim. Erdoğan’ı tasfiye planları hazırlayanların Erdoğan’ı tanımadıkları belliydi.

Darbeye boyun eğmeyen adam, senaryolara mı eyvallah diyecekti. Ancak onların Gül ve Babacan’ı tanıdıklarından da emin değildim. Gül ve Babacan’ın bu tür senaryolardan haberleri yoktu. O nedenle ciddiye alıp, yazmadım. Peki bugün neden yazma gereği duydum? Ne o gün ne bugün Gül ve Babacan’ın bu tür ara rejim modellerinin içinde, yanında, yöresinde olmadığından eminim. Ancak belli ki Erdoğan’ı tasfiye etmek isteyenlerin Abdullah Gül’e sarılması AK Parti’de bir rahatsızlığa yol açmış. Bu tür yanlış algılara son verecek kişi ise Abdullah Gül’den başkası değil. Tabii isterse.”

Yazının tamamı burada.

Kaynak: Hürriyet