Deniz Güneş/ Demokrat Haber İstanbul

 

Yeni Akit gazetesinin Sivas katliamına ilişkin “19 yıllık yalan” başlıklı haberine bir tepki de katliamda hayatını kaybeden sanatçı Hasret Gültekin’in eşi Yeter Gültekin’den geldi.

 

Hasret Gültekin katledildiğinde henüz 22 yaşındaydı ve iki yıldır evliydi. Ölümünden 72 gün sonra, 13 Eylül 1993'te Roni Hasret adı verilen bir oğlu oldu.

 

"Biz sizin yalanlarınızla binlerce yıldır başedemedik ama başeğmedik, başeğmeyeceğiz" diyen Yeter Gültekin, Yeni Akit yazarlarına "inandığınız öbür dünyada siyaset uğruna başkalarının evlat acısıyla nasıl alay edebildiğinizin hesabını vereceksiniz" diye seslendi.

 

İşte o açıklama:

 

KARA OLAN SİZİN VİCDANINIZ ve BİLİME KARŞI DİRENEN MANTIĞINIZDIR

Asparagas AKİT’in asparagas yazarları Murat Alan, Ali Karahasanoğlu ve Abdurahman Dilipak “bilinçli bir kara propaganda”dan, “dürüst olmak”tan, “yalanların yüze vurulması”ndan bahsetmiş. Kara olan sizin adınız, yalancı yüzünüz ve de katillerin meskeni olan pak olmayan vicdanınızdır.

 

Yalan konusunda sizlere yetişebilmemiz asla söz konusu olamadı, olamaz. Biz sizin yalanlarınızla binlerce yıldır başedemedik ama başeğmedik, başeğmeyeceğiz. Tarihin vicdanı, herkesi hak ettiği yere yazar.

 

2 Temmuz 1993’te Sivas’ta sizin gibi yüzleri kara, vicdanları kara 15.000 kişi kameraların önünde “yakın ula yakın” naralarıyla savunmasız insanları Madımak Oteli’nde 8 saat süren bir kuşatmadan sonra ateşe verdiler. Dürüstlük ahkamı keseceğinize bu vahşeti organize eden, içeride çocuk, genç onlarca insanın olduğunu ve kurtulma imkanlarının olmadığını bile bile oteli ateşe verenlerin “müslüman kardeşleriniz” olduğunu inkar etmeyin. Orada öldürülenlerin yanarak veya dumandan zehirlenerek öldüğü mahkeme tutanaklarında belgelerle sabit! Her ne kadar maşa olsalar da oteli taşlayan, ateşe verenlerin görüntülerini 19 yıldır tüm dünya izledi, izlemeye devam ediyor.

 

Avukatlarının, sahiplerinin, koruyucularının kimler, inançlarının ve hedeflerinin de neler olduğunu da siz yaptığınız asparagas haberlerle itiraf etmeye devam ediyorsunuz. Hiçbir entrika, hiçbir kılıf, hiçbir yalan, masal bu mızrağı çuvala sığdıramaz. Madımak belgeli, katilleri belli, inkarı mümkün olmayan bir katliamdır!

 

Aileler olarak bizlerin, sizlere rağmen süre gelen 19 yıllık Adalet Mücadelemiz sürecek, asıl suçlular da yargılanana kadar.

 

Adınız gibi bilmeniz gereken bir şey daha var: Bizler evlatları, kardeşleri, eşleri Madımak vahşetinde katledilen insanlar olarak, her daim şiddete karşı olduk, tüm katliamları ve yargısız infazları lanetledik.

 

Tüm katliamların faillerinin yargılanmasını talep ettik ve hiçbir katilin, sanığın aklanmasını savunmadık. Saldırganların, katillerin, sanıkların avukatlığını, koruyuculuğunu yapmadık ve hiçbir katliamla ilgili kesin verileri saptırma çabamız olmadı.

 

Madımak Katliamı ile ilgili gerçek haber yapacaksanız; yalan yorumlarınızla öldürülen masum gençlerin morgdaki fotoğrafları yerine oteli taşlayan, çakmağı çakanların fotoğraflarını yayınlayın! Ahmet Alan ve Hakan Türkgil neden, saat kaçta, nerede vurulmuş mahkeme tutanaklarını okuyun ve hatta yayınlayın ki herkes okuyabilsin.

 

Onlar 1993‘te öldüklerinde değil, 2010’da Madımak Oteli kamulaştırıldığında onurlandırılmak üzere adları şehitlerle birlikte anılsın maksadıyla otelin içine alındı ve başköşeye yazıldı. Buna sizden çok bizim itirazımız var! Hiçbir anlayışa göre, saldırganla saldırılan aynı kefeye konamaz, öldürenle öldürülenin adları aynı yere yazılamaz.

 

Uzun sözün kısası gerçek diye bir derdiniz var ise 1993‘te belediye başkanı olan, 1993’ten bugüne sırasıyla Sivas sanıklarına avukatlık etmiş ve 10 yıldan uzun süredir siyasete, hukuka iktidar olan “müslüman kardeşlerinizle” Madımak Katliamı ile ilgili tüm gerçekleri ortaya çıkarın!

 

Böylece hiç olmazsa örneğin yalan haber, katil avukatlığı, katliam savunuculuğu gibi bu güne kadar işlediğiniz günahlarınızı belki affettirebilirsiniz.

 

Nihayetinde sizlerin de yüzlerine bakabilmeniz gereken analarınız, kardeşleriniz, evlatlarınız var. Bilinmez; kimin ne zaman, nerede, nasıl öleceği... Bir de eğer dürüstseniz inandığınız öbür dünyada siyaset uğruna başkalarının evlat acısıyla nasıl alay edebildiğinizin hesabını vereceksiniz! Öyle değil mi?

 

YETER GÜLTEKİN

SİVAS KATLİAMINDA KATLEDİLEN HASRET GÜLTEKİN’İN EŞİ