Tüketici Hakları Derneği (THD) Genel Başkanı Çakar, "Yapılan araştırmada paketlenmiş su sektörünün toplam cirosunun 3.6 milyar lira olduğunu belirterek, "Bu durum ülkemizde suyun her geçen gün daha da ticarileştiğinin açık bir göstergesidir." dedi.

Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, düzenlediği basın toplantısında gerek analiz sonuçları gerekse tüketicilerin konutlarında kullandıkları şehir şebeke suyunda karşılaştıkları başta koku olmak üzere değişik sorunlar nedeniyle, şehir şebeke suyu yerine damacana suyunu tercih eden tüketici ve hane sayısında büyük bir artış olduğunu kaydetti. Çakar, tüketici ve hanelerin en temel gereksinimi olan suya daha fazla bedel ödemek zorunda kaldıklarını kaydetti. Suyun olmazsa olmaz en temel gereksinim olduğunu belirten Başkan Çakar, şehir şebeke suyuna olan güvenin azalmasının paketlenmiş su tüketimini tetiklediğini aktardı. Çakar, "2008 yılında yapılan araştırmada, özellikle de İstanbul'da yaşayanların yaklaşık yüzde 75'inin ve Ankara'da yaşayanların yaklaşık yüzde 30'unun damacana suyu tükettiği görülmüştür. Ancak Kızılırmak suyunun Ankara'ya getirilmesinin yarattığı güvensizlikle Ankara'da damacana suyu dönüşümde bir patlama yaşanmış olup, damacana su kullanımı oranının kat kat arttığı görülmektedir." diye konuştu.

Yapılan araştırmada paketlenmiş su sektörünün toplam cirosunun 3.6 milyar lira olduğunu ifade eden Çakar, şunları söyledi: "Bu durum ülkemizde suyun her geçen gün daha da ticarileştiğinin açık bir göstergesidir. Belediyelerin önemli bir kısmı da yanlış uygulamaları ile suyun ticarileştirilmesine ve tüketicilerin şebeke suyuna olan güvenin azalıp plastik ve damacana ile satılan sulara yönelmelerine çanak tutmaktadır. Eğer, şehir şebeke suyuna kesin güven sağlanamazsa ve şehir şebeke suları içilemeyecek durumda olmaya devam ederse tüketiciler olarak çok yüksek fiyatla satılan sağlıksız damacana suyuna ve plastik kaplarda satılan suya mahkum edilmeye devam edeceğiz."

Tüketiciler ve Tüketici Hakları Derneği olarak tüm şehir şebeke sularının sağlıklı olmasını istediklerini ifade eden Çakar, "Şehir şebeke suyunu içme ve yemek yapma dahil tüm ihtiyaçlarımız için güvenerek ve hiç kaygı duymadan kullanmak istiyoruz. Tüketiciler ve Tüketici Hakları Derneği olarak gereksiz yere damacana suları ile diğer plastik kaplarda satılan sulara yönlendirilmek ve ekonomik sıkıntıya sokulmak istemiyoruz." şeklinde konuştu.

Çakar, olarak tüketiciler ve halk olarak isteklerini şöyle sıraladı: "Suyun ticarileştirilmesine son verilecek önlemler alınmalıdır. Belediyeler ve hükümet tarafından öncelikle tüm şehir şebeke sularının sağlıklı ve içilebilir bir duruma getirilmesi için gerekli tüm idari, teknik önlemler alınmalıdır. Belediyelerce açıklanan analiz sonuçları, Sağlık Bakanlığı ve Sağlık İl Müdürlüklerince düzenli takip edilmeli, kendilerince de yaptırılacak analiz sonuçları açıklanmalıdır."