Özgür Gelecek Gazetesi Kartal Temsilcisi Suzan Zengin son yolculuğuna uğurlandı. Zengin, öğlen saatlerinde Tuzla Aydınlı Cemevi'nde bir araya gelen yaklaşık bin kişi tarafından, “Suzan Zengin ölümsüzdür”, “Tecrit ölümdür, tecride hayır”, “Yaşasın devrimci dayanışma” sloganlarıyla defnedildi.

İki yıllık tutukluluğun ardından 4 ay önce tahliye olan devrimci gazeteci Suzan Zengin, cezaevinde hastalıklarının artması ve tedavisinin yapılmaması nedeniyle geçirdiği kalp ameliyatının ardından 12 Ekim günü yaşamını yitirmişti.

'KATİL DEVLET HESAP VERECEK'

Özgür Gelecek Gazetesi Kartal Temsilcisi Suzan Zengin'i uğurlamak üzere Aydınlı Cemevi'nde bir araya gelen yaklaşık bin kişi, Cemevi'ndeki kısa süren dini törenin ardından yoğun yağmur altında Aydınlı'da yürüyüş yaptı.

Zengin'in cenazesinde, cezaevlerindeki tecride, hasta tutukluların tedavisinin yapılmamasına, “Katil devlet hesap verecek”, “İçerde dışarda hücreleri parçala” sloganlarıyla tepki gösterildi.

Yürüyüş süresince kızıl bayrağa sarılı ve karanfillerle donatılan Suzan Zengin'in tabutunu yoldaşları, ailesi ve dostları taşıdı. Bir süre tabutu kadınlar tek başlarına taşıdı.

‘YETKİLİLERE ANLATAMADIK’

Cenaze töreni öncesi basına bir açıklama yapan Suzan Zengin’in eşi Bekir Zengin, eşinin bir komplo sonucu gözaltına alındığını ve tutuklandığının altını çizerek “Eşim tutuklandığında sağlık sorunları vardı, bu sorunlar cezaevi koşullarında daha da kötüleşti. Ancak yetkililere bunu anlatamadık. Tahliye olduğunda da artık çok geç kalınmıştı. Eşim gazeteciliğinin yanında insan hakları aktivistiydi. Yaşama dair ne varsa onu ilgilendiriyordu. Erdemleri vardı, idealleri vardı, erken kaybettik” dedi.

‘HER ŞEY İÇİN ÇOK GEÇTİ’

Uzun zaman birlikte çalıştığı arkadaşı Togay Okay ise, “Suzan gazeteciliğinin yanında çevirmendi, insan hakları aktivistiydi. Bulunduğu bölgede bütün gelişmelere karşı refleks gösteren bir insandı. Suzan bir komplo sonucu 2009 yılında tutuklandı, hapishane koşullarının onun ağır hastalıklarını tetikleyeceği biliniyordu. Bununla ilgili cezaevi idaresine defalarca başvurular yapıldı ancak bir sonuç alınamadı. Devlet Suzan Zengin’i tedavi etmeyerek ölüme terk etti. Suzan Zengin tahliye olduktan sonra hemen tedavi işlemlerine başladı ama artık her şey için çok geçti. Bizler Suzan Zengin’in aramızdan ayrılmasının sebebinin devlet olduğunu düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

ORAK, ÇEKİÇ, YILDIZLI KIZIL BAYRAKLA DEFNEDİLDİ

Uzun süren yürüyüşün ardından Aydınlıköy Mezarlığı'nda defnedilen gazeteci Suzan Zengin'in naaşı mezarlığa indirildikten sonra üzerine 'orak, çekiç, yıldız'lı kızıl bayrak bırakıldı.

Defin işleminin ardından mezarlıkta yapılan anmada, Suzan Zengin'in çalışma arkadaşları konuşmalar yaptı. Özgür Gelecek Gazetesi adına yapılan konuşmada, “Onun en büyük silahı fotoğraf makinesi ve kalemiydi” denildi.

'ZENGİN'İN ÖLÜMÜNÜN MÜSEBBİBİ TMY'

Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu Sözcüsü Necati Abay gazeteci arkadaşı Suzan Zengin'in kaleminin her daim haklıdan, ezilenden, özgürlüklerden, sosyalizmden yana yazdığını kaydetti. Suzan Zengin'in aramızdan ayrılmasının bir müsebbibinin de Terörle Mücadele Yasası olduğuna dikkat çeken Abay, “TMY gereğinde haksız bir şekilde, komplocu bir uygulamayla Suzan Zengin tutuklanmıştır. Malum cezaevi koşullarında tedavisi yapılmamıştır. Toprağın bol olsun gazeteci arkadaşım Suzan Zengin” şeklinde konuştu.

‘EN VERİMLİ YAŞINDA ‘

Suzan Zengin'in cezaevi arkadaşlarından yazar Nevin Berktaş da, “Suzan F tipi hapishanelerin, hücre tipi hapishane uygulamasının bir sonucu olarak aramızdan ayrıldı” dedi. Suzan Zengin'in en verimli yaşında hücre tipi hapishane uygulamasıyla aramızdan ayrıldığını belirtti.

'İNADINA GELECEK ÖZGÜRLEŞECEK'

Sanatçı Pınar Sağ, büyüğümüz diye tanımladığı Suzan Zengin'in en zor süreçlerde ser verip sır vermeme geleneğinin devamcısı olarak dimdik durduğunu kaydetti. Sağ, “Mesele direnmekse eğer direnmenin en güzel örneklerinden biridir. Geleceği özgürleştirmek adına, yarınlar adına, işçisini, köylüsünü, bu ülkelerin emekçilerini yalnız bırakmamak adına, Suzan Zengin'in yoldaşlarına, devrimci arkadaşlarıma diyorum ki, inadına gelecek özgürleşecek, Özgür Gelecek susturulamayacak” dedi.