Çerkes Soykırımı Rusya konsolosluğu önünde protesto edildi.
Çerkesler, “Ey Kremlin'in yeni Çarları! Sorumluluğunuza sahip çıkın ve geçmişinizle yüzleşerek bu çirkin yükten artık kendinizi kurtarın. Gelin işlediğiniz soykırım ve sürgün suçu için Çerkeslerden özür dileyin!” dediler.
Çerkes Soykırımı’nı kamuoyuna duyurmak ve protesto etmek amacıyla “Her ayın 21’i, saat 21’de, Rusya Konsolosluğu Önünde” sloganıyla yapılan gösterilerin 20’ncisi 21 Nisan Pazartesi akşamı gerçekleştirildi.
Saat 20.00’de Galatasaray Lisesi önünde toplanmaya başlayan göstericilere Kırım Tatarlarından da destek geldi. Grup olarak gösteriye iştirak eden Kırımlılar Çerkeslerle birlikte pankartlarını açarak eyleme katldı.
Daha sonra topluca Odakule önüne gidilerek burada kortej oluşturuldu. Ardından açılan bayrak ve pankartlarla Rus Konsolosluğu’na doğru yürüyüşe geçildi.
“Soykırımın Hesabı Sorulacak”, “Çerkesya Rus toprağı olmayacak”, “Katil Rusya Kafkasya’dan Defol”, “Kırım Rus toprağı olmayacak”, “Yaşasın Çerkeslerin Direnişi”, “Katil Rusya Kırımdan Defol”, “Yaşasın Halkların Kardeşliği”, "Worepsov Tibze, Worepsov Tixabze", “Yaşasın Kırımın Direnişi”, “Katil Putin” şeklinde sloganlar atan göstericiler Çerkes soykırımı ve Kırım’ın işgalini protesto etti.
Hazırlanan basın bildirisini Çerkes Halkları İnisiyatifi Yürütme Kurulu Üyesi Erol Karayel okudu.
Rusya Federasyonu Konsolosluğu önünde okunan basın açıklamasında şöyle denildi:
Çerkesler yeryüzünün en büyük soykırımlarından birine uğramış bir halktır.
Çarlık Rusyası, kuruluşundan itibaren devlet politikası haline getirdiği yayılmacı politikalar doğrultusunda, Kafkasya’ya yüzyıllarca süren saldırılarını galibiyetle sonuçlandırmış, 21 Mayıs 1864 tarihinde anavatanımızı işgal ederek sağ kalan Çerkeslerin % 95’ini de yurtlarından atmıştır.
Bu soykırım ve sürgünün trajik sonucu olarak bugün Çerkesler, dünyanın 40 ülkesinde, anavatan hasreti içinde, dillerini, kültürlerini, etnik kimliklerini kaybetme riskiyle karşı karşıya bir sürgün hayatı yaşamaktadır.
Çarlık Rusya’sının uyguladığı bu katliam, Birleşmiş Milletlerin kabul edip insanlık suçu saydığı soykırım şartına bire bir uymaktadır.
Ancak, Rusya adına utanç verici olan bu geçmiş, bugüne kadar hep gözlerden kaçırılarak unutturulmaya çalışılmıştır.
Ama artık zaman değişti.
Hiç bir şey gizli kalmıyor ve tarihte olan her şey bir bir gün ışığına çıkıyor.
Ve yeri geldikçe bütün mel’un planların hesabı tek tek soruluyor.
Aynı şekilde Çerkes Soykırımının hesabının sorulacağı gün de gittikçe yaklaşıyor.
Bunun bütün işaretleri ortaya çıktı.
İşte, bizim de elimizde artık çağdaş iletişim araçları var.
Biz de artık dünyaya derdimizi anlatabiliyoruz.
Yeni teknolojiler, kayıp nesillerimizi birbiriyle buluşturuyor ve soykırımcılara inat Çerkes kimliği adeta küllerinden yeniden doğuyor.
Bilin ki, yüksek bilinçli ve donanımlı bu yeni jenerasyon artık bu davanın ebedi sahibidir.
Bilin ki bu dava artık sahipsiz değildir.
Ey Kremlin’in eli kanlı çarları!
Yine bilin ki rüzgar tersine dönüyor!
Dünyanın sessiz kaldığı Kırım işgali sizi yanıltıp, yeni hülyalara gark etmesin.
Bilin ki Kırım’ın işgali, çakma imparatorluğunuzun sonunun başlangıcı olacaktır.
2012 Eylül’ünden bu yana, 20’nci seferdir, her ayın 21’inde, saat 21.00’de bu konsolosluk binasının önüne geliyor ve Çerkes soykırımını protesto ediyoruz.
Çerkes soykırımı tanınıncaya, Çerkeslerin tüm sorunları çözülünceye kadar da protestolarımızı diğer platformlara da yayarak ve yoğunluğunu artırarak sürdüreceğiz.
Ey Kremlinin yeni Çarları!
Bu soykırım ve sürgün suçunun hukuki mirasçıları sizlersiniz!
Ama hâlâ önünüzde fırsat var!
Sorumluluğunuza sahip çıkın ve geçmişinizle yüzleşerek bu çirkin yükten artık kendinizi kurtarın.
Dünyada size çok örnek var.
İşte Federal Almanya...
Nazi Almanya'sının Yahudilere karşı işlemiş olduğu soykırım suçu için özür dilemiş, tazminat ödemiş ve bu insanlık suçunun altında ezilmekten kurtulmuştur.
Siz de öyle yapın!
Gelin günahlarınızdan tövbe edin!
Gelin işlediğiniz soykırım ve sürgün suçu için Çerkeslerden özür dileyin!
Gelin, diasporada yaşayan tüm Çerkeslere Anavatan yolunu açın ve tamamını kayıtsız şartsız istedikleri cumhuriyetlerin vatandaşlığına kabul edin!
İnanın sizin için tek çıkış yolu budur!
Görmezden gelme tavrını sürdürseniz dahi, zafere ulaşacağımız günü birkaç gün geciktirir ancak bizi hiçbir şekilde durduramazsınız.
(Kaynak: kafkasevi.com)
