Mardinli D.G., geçen yıl inanç değiştirip Hıristiyan oldu. Yılbaşına iki gün kala, 29 Aralık’ta akrabalarınca kaçırıldı ve boğazına bıçak dayanarak, tekrar Müslüman olması söylendi. D.G. de ölüm korkusu nedeniyle Kelime-i Şehadet getirdi. Hıristiyan olduğu tüm çevresine yayılınca kilise önderi E.P.’den yardım istedi.

Radikal'den İsmail Saymaz'ın haberine göre; E.P., 24 yaşındaki D.G.’yi kurtarmak için gelip arabasına bindirdiğinde etrafları sarıldı, dövüldüler. Polis, geç de olsa iki Hıristiyan’ı kurtardı. Ne var ki, ölüm riski hala sürüyor. Kilise önderine bir koruma bile verilmiş değil...

Mardinli iki Hristiyan’ın başına gelen bu saldırının benzerleri, geçen yıl birçok ilde tekrarlandı.

SALDIRI DA VAR, İBADET SIKINTISI DA....

Protestan Kiliseleri Derneği’nin 2013 yılı İnsan Hakları Raporu’na göre İzmit, Diyarbakır, Samsun, Yalova ve Ankara ’da kiliseler ve kimi kilise önderleri saldırılara uğradı. Yine Diyarbakır, Ankara ve Kayseri’de ibadet yeri ihtiyaçları karşılanmadı. İstanbul Güngören’de Hıristiyanların ihtiyacı müftüye soruldu; gelen olumsuz yanıt üzerine talep reddedildi.

Protestan Kiliseleri Derneği’nin 2013 yılı İnsan Hakları Raporu şöyle:

* 14 Ocak 2013: İzmit Protestan Kilisesi önderine yönelik suikast iddiasıyla, bir kısmı kilise toplantılarına devam eden dokuz kişi gözaltına alındı. Biri tutuklandı. Bir yıl geçmesine rağmen, yetki karmaşası nedeniyle dava açılamadı.

* 28 Mart: Yalova Işık Kilisesi, Paskalya Bayramı öncesi halkı Hristiyanlık hakkında bilgilendirmek için izin alarak üç günlük stant açtı. İkinci gün bazı kişilerin tepki göstermesi üzerine dernek yetkilileri Emniyet’e çağrıldı ve 30 Mart’ta Başbakan’ın şehri ziyaret edeceği ifade edilerek, provokasyonlar yaşanmaması için standın kaldırılması istendi.

* 12 Nisan: Diyarbakır Protestan Kilisesi Hristiyanlık hakkında halkın bilinçaltına yerleşmiş olan önyargıları ve yanlış anlamaları gidermek için Sanat Sokağı’nda stant açtı. Ancak bazı kişiler tekbir getirip görevlilerin üzerlerine yürüyerek, “Kan dökülecek, çabuk kaldırın” gibi tehditler savurdu. Sonra da stant kaldırıldı.

* 27 Nisan: Kurtuluş Kiliseleri Derneği’nin Ataşehir temsilciliğine 30-40 kişilik bir grup taş ve yumurtalarla saldırdı. * 5 Mayıs: Samsun Agape Kilisesi Derneği’nin önünde duran kitap standı 10 kişilik bir gençlik grubu tarafından dağıtıldı, İnciller yırtılarak kiliseye fırlatıldı.

* 5 Kasım: Samsun Agape Kilisesi önderi, geçmişte kilise toplantılarına katılan bir genç tarafından telefon ile tehdit edilmiştir. Gözaltına alınan bu genç serbest bırakıldı. Hala tehditler sürüyor.

* 28 Kasım: Zirve Yayınevi katliamının tanıklarından ve mağdurlarından olan bir kişi tehdit ve taciz telefonları üzerine şikayetçi oldu. Aynı gün Ankara Kurtuluş Kilisesi önünde bir kişi bağırıp küfür ederek kiliseye girmeye çalıştı. Polislerin geç gelmesi nedeniyle bu kişi yakalanamadı.

* 15 Aralık: Ankara Kurtuluş Kilisesi’ne giren hırsız, güvenlik kayıtlarının tutulduğu bilgisayarı çaldı.

* Ayrıca Ankara, İstanbul, Şanlıurfa ve Gaziantep’te de tehdit, taciz ve saldırı haberleri ulaştı.

* Diyarbakır Protestan Kilisesi ve Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi, Diyarbakır’da restore edilen Ermeni Surp Pirgiç Protestan Kilisesi’ni kullanmak için başvurdu. Ancak başvurularına sözlü olarak olumsuz cevap verildi. Kilise, kadınların el becerilerinin geliştirilmesi için Sur Kaymakamlığı'na kiraya verildi.

* Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin kullanımındaki Meryem Ana Kilisesi, bu şehirdeki vatandaşların ibadet ihtiyacı için istendi. Ancak bir yanıt verilmedi.

* Kurtuluş Kiliseleri Derneği’nin uzun yıllardır ibadet yeri tahsisi için Çankaya Belediyesi’ne yaptığı başvurular bu yıl da sonuçsuz kaldı. Önerilen iki yerden biri camiye verildi, ikinci yerin Hazine’ye ait olduğu söylendi.

* Güngören Protestan Kilisesi ibadet yeri için Güngören Belediyesi’ne yazılı başvuruda bulundu. Dilekçeyi işleme koymak istemeyen yetkililer, belediyenin siyasi bir kuruluş olduğunu, böyle bir şeyin mümkün olamayacağını söyledi. Kilise önderinin ısrarı üzerine dilekçe işleme kondu ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na görüş alınması için yönlendirildi. Mart 2013’te olumsuz yanıt verildi.

* Birçok yabancı uyruklu Protestan toplumu üyesi birey ve aile, oturum vizesini yenilememe veya sınır dışı etme yöntemiyle ülkeden çıkmaya zorlandı.