3 konservatuvar öğrencisi parasızlıktan enstrümanlarını götüremedikleri için yarışmadan yarım saat önce kiraladıkları kontrbasla Avrupa'nın en prestijli yarışmasında 5 ödül kazandı...

Çin’den ABD’ye farklı ülkelerden 90 kişinin katıldığı Slovakya’daki Karl Ditters von Dittersdorf Uluslararası Kontrbas Yarışması’na Hacettepe Üniversitesi'nden 3 konservatuvar öğrencisi katıldı.

Hürriyet'te yer alan habere göre 21 yaş üstü ilk kategoride Evren Şen birinciliğin yanı sıra “En iyi Yorumcu” ve “Özel” ödüllerini aldı. Gizem Sözeri 16-21 yaş kategorisinde, Tuncay İpteş ise 16 yaş altı kategorisinde ikinci oldu. Yarışma sonucunda Evren Şen’e Berlin ve Viyana Filarmoni orkestralarında çalma teklifi geldi. Jüri Başkanı, Londra Kraliyet Akademisi’nden Prof. Thomas Martin de Tuncay İpteş’in masraflarını üstlenmek istedi. Ancak 2 genç, teklifleri reddetti.

Evren Şen, 11 yıllık kontrbas tecrübesiyle yarışmada hiç heyecan duymadığını belirterek, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Yarışmaya kendi imkânlarımızla katıldık. Transfer ücreti pahalı olduğu için kendi enstrümanlarımızı götüremedik. Yarışma sabahı kontrbas kiraladık. Bizim en büyük handikabımız bu tür yarışmalara giderken bir destek alamadığımız için kendi enstrümanlarımızı götüremiyoruz. Bu yarışmalara kendi kontrbasımızla katılabilirsek daha büyük başarılara imza atacağımıza inanıyorum.

“Birinci Evren Şen denince önce salonda bir sessizlik oldu. Daha sonra ‘en iyi yorumcu’, ardından da yarışma için önem taşıyan ‘özel’ ödülün de bana verildiği açıklandı. Toplamda 5 ödül almıştık. Sonrasında ise Jüri Başkanı Martin, konuşmasında Burak Karaağaç için ‘ödüle doymayan hoca’ dedi. Salonda herkesin yüzünde şaşkınlık vardı. Bence bu alınabilecek en güzel ödül.”

'1-0 YENİK BAŞLIYORUZ'


15 yaşındaki Tuncay İpteş, “Aslında birinci olmalıydık ama biz buradan 1-0 yenik gidiyoruz” dedi. Çok zor geçen yarışmada ikinciliğin de kendisi için önemli olduğunu belirten İpteş, yurt dışındaki önemli merkezlerden teklifler geldiğini ve gelmeye de devam edeceğini ancak teklifleri reddetmesiyle ilgili “hocam ‘tamam’ diyene kadar buradayım” diye konuştu.

17 yaşındaki Gizem Sözeri ise, “Türkiye’de değeri pek bilinmese de kazandığımız başarı çok önemli” diyor. Sözeri, yarışmanın Türkiye’nin temsili açısından önem taşıdığını vurguladı. İki yıl önce girdiği Prag’daki ve geçen yıl Polonya’daki yarışmada da üçüncülük aldığını anlatan Sözeri, bu yıl aldığı ikincilik için sevinç duyduğunu belirterek, artık yarışmalara kendilerinden emin bir şekilde katıldıklarını anlattı.

Öğrencilerin yurt dışı yarışmalara katılmasını sağlayan Doç. Dr. Burak Karaağaç ise şunları söyledi: “Ben insanların bu ödülleri canı gönülden verdiklerine inanmıyorum çünkü bu müziğin kesinlikle Avrupa’ya ait olduğuna inanıyorlar. Bundan 4-5 yıl önce Türkiye’de kontrbas çalındığından bile haberleri yoktu ama ilk gittiğimiz yarışmada ve yarışmadan sonraki master class’lar kapsamında bizim çok daha üstün olduğumuz ortaya çıktı. Onların müziği, onların Avrupa’sı, onların konser salonları, sanki biz bu işi yapamayacağız gibi geliyor ama öyle değil. Artık onlar, ‘bizim müziğimiz ama Türkler yapıyor’ diyor."