Sera gazı emisyonu azaltılmadığı takdirde yerkürenin dört derece ısınması önlenemeyecek ve bu insanlık için felaket olacak. İklim uzmanı Edenhofer karbondioksit emisyonunun fiyatlandırılması gerektiğini söylüyor.

İklimin ısınmasının uzun vadeli zararlarını hesaplamak mümkün olmasa da nüfusu hızla artan dünyamızı büyük bir felaketin beklediğini belirten uzmanlar şimdiden alınacak önlemlerle ısınma temposunu düşürmenin bile büyük bir başarı olacağı görüşündeler. Karbondioksit emisyonunun bugünkü seviyede kalması durumunda yerkürenin dört derece ısınacağı hesaplanmış. İklim araştırmaları uzmanı Ottmar Edenhofer emisyon vergisiyle ısınmanın önlenebileceğini savunuyor.

Almanlar küresel iklim politikasının işe yarayacağına inanmıyorlar. Almanların yüzde 69’u iklimdeki ısınmanın iki dereceyle sınırlandırılmasının başarılamayacağı, yüzde 85’i de iklimin korunmasının hayati önemde olduğu görüşünde. Almanya’da yapılan ankete katılanların büyük çoğunluğu, ‘dünya iklim konferansında öncelikle yenilenebilir enerjilerin bütün dünyada teşvik edilmesi ve enerji sarfiyatının azaltılması ele alınmalıdır’, diyor.

‘ATMOSFER DAHA FAZLA KARBONDİOKSİTİ KALDIRAMAZ’       

İklim araştırmaları uzmanı Ottmar Edenhofer, karbondioksit vergisi kesilmesinin neden gerekli olduğunu şöyle açıklıyor:

“Atmosferin sera gazı depolama kapasitesi daraldığı için karbondioksit vergisine ihtiyacımız var. Atmosferin bin milyar tondan fazla karbondioksit depolaması mümkün değil. Kapasitesi sınırlı olduğu için karbondioksit vergisi uygulanmalı ki, yatırımcı, tüketici ve işletmeci kendine yön tayin edebilsin. Darlık fiyata yansıtılınca yatırımlar da doğru alanlara kaydırılacaktır.”

Sera gazı emisyonunun bugünkü düzeyde devam etmesi durumunda atmosferin emiş kapasitesinin en geç otuz yıl sonra dolacağını belirten Alman uzman karbondioksit vergisiyle diğer vergileri düşürme, devlet borçlanmasını azaltma ve altyapı yatırımlarını arttırma imkanı yaratılabileceğini belirtiyor. Edenhofer hükümetlerin nasıl ikna edilebileceği sorusunu ise şöyle yanıtlıyor:

“Örneğin Çin yönetimine, karbondioksit vergisiyle büyük kentlerin havasını temizleyebilirsin, Meksika hükümetine ise, önümüzdeki 20 yılda ihtiyaç duyacağın altyapı yatırımlarına daha fazla kaynak ayırabilirsin’, derim.”

‘EMİSYON VERGİSİ KAMU YATIRIMLARINI ARTTIRIR’         

Fosil enerji hammaddesinin bol olduğu ve sanayi sektörünün düşük enerji fiyatından yarar sağladığı bir dönemde hükümetlerin karbondioksit vergisi ihdas etmeye ikna olup olmayacağını sorduğumuz iklim araştırmaları uzmanı Ottmar Edenhofer’den şu yanıtı aldık:

“Önemli olan idrak edebilmektir. Hayat tarzımızın uzun vadeli sonucunun geri çevrilmesi mümkün olmayan iklim ısınması olacağı ve ısınmanın bütün ülkeleri olumsuz etkileyeceği idrak edilmelidir. Karar verici durumdaki politikacı açısından iklimdeki ısınmanın kısa vadeli yarar sağlaması önemlidir. Pekin’deki hava kirliliği yatırımcıyı kaçıracak raddeye geldiği için Çin yönetimi iklimin korunması gerektiğini idrak etti.”

Aynı zamanda Dünya İklim Konseyi üçüncü çalışma grubu başkanı da olan Potsdam İklim Araştırmaları Enstitüsü direktörü ve baş iktisatçısı Ottmar Edenhofer, Avrupa Birliği ülkelerinin yatırım şartlarını zorlaştıracağı gerekçesiyle karbondioksit vergisinden çekindiği şeklindeki teze karşı da şu görüşleri öne sürüyor:

“Karbondioksit vergisinin yaratacağı dezavantaj, bu verginin yatırım yeri kalitesini arttırmada kullanılmasıyla telafi edilebilir. Eğitime ve altyapıya daha fazla kaynak ayrılabilir. Herkes altyapının dökülmeye başlamasından şikayetçi. Bu alandaki yatırımlar karbondioksit vergisi ya da emisyon hakkı sertifikalarının açık arttırmaya çıkarılmasıyla finanse edilebilir.”

Kaynak: Deutsche Welle Türkçe