İstanbul Samatya’da son bir ay içinde yaşlı Ermeni kadınlara yönelik, biri ölümle sonuçlanan 4 saldırı, azınlıklara yönelik kaygıları artırırken, geçen hafta yayımlanan nefret suçlarıyla ilgili iki rapor, bilinmeyen pek çok saldırıyı gözler önüne serdi.

Hürriyet’ten Ali Dağlar’ın haberine göre, raporlardan biri, Protestan Kiliseleri Derneği, 2012 Hak İhlalleri İzleme Raporu, diğeri yine bundan böyle her yıl yayımlanacağı bildirilen “Alevilere yönelik ayrımcı uygulamalar ve yaşanan olaylar (2012)” başlığıyla yayımlandı.

İşte pek çoğu kamuoyuna yansımayan ya da yansıtılamayan, faillerinin çoğu bulunamayan, herhangi bir yaptırım da uygulanamayan o saldırıların yer aldığı iki rapordan satır başları:

PROTESTAN KİLİSELER DERNEĞİ'NİN HAK İHLALLERİ İZLEME RAPORU

ÇEŞME’Yİ TERKEDEN PASTÖR

Önce Protestan Kiliseler Derneği tarafından “Türkiye’de inanç özgürlüğünün gelişimine katkı sağlamak amacıyla” hazırlandığı vurgulanan,  2012 Hak İhlalleri İzleme Raporu’nun, “Nefret Suçları Kapsamında Sözlü ve Fiziksel Saldırılar” başlığı altındaki saldırılardan bazıları:

*3 Şubat 2012’de, İzmir Çeşme Lütuf Kilisesi önderi Engin Duran, eşi ve çocuğu ile evdeyken, kapısı sabaha karşı saat 3 sularında kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce yumruklanarak ve zorlanarak açılmaya çalışıldı. Kısa süre önce İnternet aracılığı ile bazı radikal dini örgütlerden tehdit aldığı için polise haber verildi. Şüpheliler yakalanamadı, aile şehri terk etti.

SAMSUN’DA GELENEKSELLEŞEN SALDIRILAR

*25 Şubat 2012 tarihinde, Samsun Agape Kilisesi binasına maddi zarar verildi. Kameralardan tespit edilen şüpheli yakalandı, kilise şikayetçi oldu, sanık özür dileyince şikayet geri çekildi. Samsun’daki kilise yıllardır benzer pek çok saldırının hedefi. 7 Mart 2012’de, Adana’da Hıristiyanlık içerikli yayınlar satan Söz Kitabevi’ne gelen bir kişi sözlü taciz ve tehditlerde bulundu. Kamera kayıtlarından 3 kişi tespit edildi, kimlik tespit edilemedi.

KELİME-İ ŞAHADET GETİRMEZSEN GEBERECEKSİN

*7 Nisan 2012’de 4 genç İstanbul Bahçelievler Lütuf Kilisesi’ne girmek istedi, kilisenin yetkilisi (önderi) Semir Serkek saatin geç olması ve gençlerin şüpheli davranışları nedeniyle, sabah gelmelerini istedi. Bunun üzerine grup, “Burası Müslüman mahallesi, burada kilisenin ne işi var, eğer kelime-i şahadet getirmezsen gebereceksin” vb. sözlerle Serkek’i tehdit ve darp etti. Kimlik tespiti yapılamadı, koruma talebi yerine getirilmedi.

MAHALLE BÜYÜKLERİ DEVREYE GİRDİ

*İzmir Konak’taki “Dua Evi” olarak bilinen Diriliş Kiliseleri Derneği temsilciliğine, 14-18 yaş arası mahalle gençleri geçen yıl boyunca sözlü, yumurtalı tehdit ve saldırılarda bulundu. Son olarak, silah göstererek dernek yetkilisi tehdit edilince savcılık ve emniyet konuyu mahalle büyüklerine iletti, uyarılan gençler özür diledi, şikayetten vazgeçildi.

“SİVİL POLİS” DİYEN KİŞİLERİN KARŞI PROPAGANDASI

*12 Kasım 2012’de, Batman’da ibadet toplantılarına katılan bir kadın, sivil polisler tarafından bu toplantılara katılmaması için sözlü olarak taciz ve tehdit edildi, dini toplantıların yapıldığı apartmanın kapıcısı eve gelen kişiler ve faaliyetler hakkında bilgi vermesi için sözlü olarak tehdit edildi, bunun üzerine suç duyurusunda bulunuldu, sonuç yok. 2012 yılı içinde Denizli, Diyarbakır, Sinop ve Hatay’da kendilerini sivil polis olarak tanıtan kişiler, bazı kişileri ibadetlere katılmamaları, Hıristiyanlarla görüşmemeleri veya katıldıkları toplantılar, tanıştıkları kişiler hakkında detaylı bilgi vermeleri için uyardı, taciz ve tehdit etti.

ÜNİVERSİTEDE HIRİSTİYANLARA DARP

*20 Aralık 2012’de, İstanbul Marmara Üniversitesi Göztepe Kampusu’nda bir kafeteryada İlahiyat Fakültesi öğrencileri ile Hıristiyan inancı hakkında konuşan 2 Protestan, kendilerini “ülkücüler” olarak tanıtan 10 kişilik grup tarafından darp edildi. Kampus güvenliği saldırı için özür diledi fakat bir işlem yapılmadı.

HIRİSTİYAN ÇALIŞANLARA SÜRGÜN

*2012 yılında, İzmir’in bir ilçesinde kimliklerinin açıklanmasını istemeyen, aynı kurumda çalışan 4 Hıristiyan kamu görevlisi, kilise toplantılarına katıldıkları, başka Hıristiyanlarla görüştükleri ve diğer kamu çalışanlarına “misyonerlik” yapma tehlikesi gerekçesiyle, idarecilerine emniyet ve istihbarat kuruluşlarından gelen baskı sonucu görev yerleri değiştirildi. Bu durumun kendilerine idarecileri tarafından açıkça, sözlü olarak ifade edildiği öne sürülüyor.

"ALEVİLERE YÖNELİK AYRIMCI UYGULAMALAR" RAPORU

DEDE OLMAZ, İMAM VERELİM

Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği tarafından hazırlanan, “Alevilere yönelik ayrımcı uygulamalar ve yaşanan olaylar” başlıklı 2012 raporunda da, “rutin hale geldi” denilen Alevilere yönelik fiziki saldırılar gün gün aktarıldı. Dernek Başkanı Ali Kenanoğlu, raporu hükümet, siyasi partiler, Cumhurbaşkanlığı ve AB delegasyonuna sunacaklarını söyledi. Raporun girişinde “Geçmiş yıllarda olduğu gibi 2012 yılında da Alevilere yönelik ayrımcı tutum, uygulama ve yasal olarak yok saymalar devam etmiştir. Daha önceki Hükümetlerden devreden yasaklar ve yok saymacı tutumlar AKP hükümetleri döneminde yeni bir boyut almış ve Alevilere yönelik filli saldırılar rutin hale gelmiştir” denildi. Rapordan 2012 yılında Alevilere yönelik saldırılardan bazıları şöyle:

7 Ocak: Kocaeli 1 No’lu F Tipi cezaevindeki bir mahkumun Alevi dedesi ile görüşme isteği, Diyanet’ten Alevilikle ilgili görüş alınarak reddedildi. Mahkuma “Dede yerine Cami imamı gönderelim” denildi.

9 Şubat: Avcılar Belediyesi zabıtaları, sabah 05.30 sularında Yeşilkent Cemevi inşaatını dozerlerle yıktı. Alevi inanç önderlerinin resimleri yerlere atıldı.

29 Şubat: Adıyaman’ın Karapınar mahallesinde 25-30 Alevi vatandaşın evleri çarpı işaretiyle işaretlendi, bakan “çocuk işi” dedi.

ALEVİLER, MÜSLÜMANLIĞA DAVET EDİLDİ

16 Mart: İzmir Çiğli’de Alevilerin kapılarına dini içerikli notlar bırakıldı. Aleviler “Müslümanlığa” davet edildi.

19 Mart: Gaziantep’te yaşayan Alevi yurttaşların kaldığı 40’a yakın sokağın başlarına ve bazı evlere kırmızı boya işaretler konuldu.

30 Mart: Erzincan’ın Üzümlü ilçesine bağlı Avcılar köyünde, Alevi vatandaşlara ait 2 ev ile okulun duvarına “Pis Aleviler hepinizi yakacağız” yazıları yazıldı, işaret konuldu.

13 Haziran: Didim Kaymakamlığı, “hazine arazisini işgal ettiği gerekçesiyle Didim Cemevi için yıkım kararı uygulanacağı”nı tebliğ etti.

2 Temmuz: Sivas Madımak Katliamının gerçekleştiği bina önüne kitlenin ulaşmasına izin verilmedi, direnişle alana girildi, tertip komitesine dava açıldı.

SÜRGÜ SALDIRILARI

18 Temmuz: Eskişehir Havacılar İlköğretim Okulu, Din dersinden muaf tutulmak istenen öğrenciye karne vermedi.

27-28-29 Temmuz: Malatya’nın Doğanşehir ilçesine bağlı Sürgü beldesinde Alevi yurttaşın evine saldırı gerçekleştirildi. Saldırıda ev taşlanırken, “Sürgü Alevilere mezar olacak”, “Sürgü Kürtlere mezar olacak” sloganları atıldı, linç önlendi.

4 Ağustos: Balıkesir Altınoluk’ta Alevi ailelere ait 7 ev işaretlendi.

5 Ağustos: Başbakan Tayyip Erdoğan Karacaahmet Cemevi için ucube dedi.

4 Eylül: Askerde ölen er Uğur Sağdıç’ın Turhal’da Cemevinde yapılan cenaze törenine AKP’li vekiller ve komutanlar katılmadı. Resmi tören için cenaze Turhal meydanına götürüldü.

CEMEVİNDEKİLERİ TEHDİT EDEN, POLİS ÇIKTI

6 Eylül: Pendik’te cemevine giderek polis olduklarını söyleyip tehdit ve hakaret savuran iki kişiden biri gerçek polis çıktı. Tehditçi polis ifadesi alındı, görev başı yaptı.

7 Kasım: Tokat’ın Çatalkaya köyünde 5 vakit sanal ezan okunuyor. Okul, yol ve sağlık ocağı talebi yanıtsız kalmaya devam ediyor.

11 Ağustos: Askerde ölen er Özkan Ateşli’nin cemevindeki cenaze törenine resmi devlet yetkilisi ve asker gelmedi. Cenaze resmi tören için Ataköy 5. Kısım Camii’ne götürüldü

23 Ağustos: Kartal Çınardere Mahalllesi’nde 25 Alevi evine işaretler konuldu.

24 Ağustos: Kartal Pir Sultan Cemevi kundaklandı, failler bulunamadı.

17 Kasım: Mersin’in Mezitli ilçesinde Alevilerin oturduğu evlere işaret konuldu.

15 -26 Kasım: Alevilerce tutulan Matem orucu suiistimal edilerek “Ramazan da bizim Muharrem de bizim” afişli, davetiyeli, sloganlı propaganda amaçlı iftarlar düzenlendi.

15 Kasım: Muharrem ayının ilk günü Kadıköy Pir Sultan cem evinin elektriği kesildi

18 Kasım: Erzincan’da Kerbela orucu nedeniyle Alevilerce kurulan çadır tahrip edildi.

19 Aralık: Lise 10.sınıf Edebiyat kitabında Alevi ozan Yunus Emre’nin deyişi sansürlendi.

20 Aralık: Bazı Alevi sitelerine TBMM bünyesinde girişin yasaklandığı ortaya çıktı.

23 Aralık: Maraş katliam anmasına izin verilmedi, anma için Maraş’a gitmek isteyenlere gaz ve tazyikli suyla saldırıda bulunuldu.

24 Aralık: İstanbul Okmeydanı’nda 11 Alevi evi işaretlendi.

25 Aralık: Alevi ozanı Kaygusuz Abdal’ın deyişi sansürlendi.

29 Aralık: Bursa Pir Sultan cemevine saldırıp camlarını kıran saldırganlar yakalanamadı.

30 Aralık: Eyüp’te Alevilere ait 10 ev işaretlendi.