Geçen haftaki yazımızda Temel Liseleri cazip kılan nedenler üzerinde durmuştuk. Şimdi yine aynı konu bağlamında Temel Liselerin eğitimin özelleştirilmesinde sisteme sunduğu olanakları mercek altına alarak eğitimin ticarileşmesine yol açacak süreci irdelemeye çalışacağız.

Nico Hirtt (2007) Molnar’ın eğitimde özelleştirme kapsamındaki ticarileşmeyi üç ayrı kategoride değerlendirdiğini belirtmektedir. Molnar’ın ticarileşmeyi, okullara mal ve hizmet satmak, okulun içinde mal ve hizmetleri satmak ve okulların satılması gibi üç kategoride değerlendirdiğini vurgular.

Yıllardır okulların Okul Aile Birlikleri üzerinden ilk iki aşamayı zaten fiilen uyguladığını görüyoruz. Okulların temizlik, bakım onarım, kırtasiye, çoklu ortam, internet, ısınma, güvenlik vb. ihtiyaçları hizmet alımı yoluyla Okul Aile Birlikleri bütçeleri üzerinden sağlanmaktadır. Okul kantinleri, spor salonları, halı saha gibi işletmeler kiralama yöntemiyle özel sektöre devredilerek, okul, ilçe il payı adı altında gelir sağlanmaktadır.

Üçüncü aşamanın tamamlanması için devlet okullarındaki eğitimin sistematik bir şekilde uygulamalarla sabote edilerek değersizleştirilmesi süreci son yıllarda öğrenci velilerinde özel okullardaki eğitimin daha iyi olduğu algısı yaratmak için hızlandırıldı. Eğitim sisteminin yapboz tahtasına dönmesi, öğretmen yetiştirme politikasızlığı, artan nüfusla orantılı fiziki koşullarda sınıf ortamının sağlanamaması, kalabalık sınıflar okul idarecilerinin seçiminde liyakat yerine yandaşlığın tercih sebebi olması eğitimi elde patlayan bir ateş topuna dönüştürdü. Özelleştirme süreci okulların satıldığı son aşamayla tamamlanarak eğitim kurumu ticari işletmeye dönüşmüş olur.

Eğitimde neo-liberal politikaların yansıması olarak bütün dünyada burjuvazi, eğitimi ticarileştirmek için kamusal alana saldırılarını arttırarak devam ettirmekte. Dönemsel içsel dinamiklere bağlı olarak kendine uygun zemin arayan bu politikaların başarı ya da başarısızlığı, toplumların örgütlülük düzeyine göre ortaya çıkmaktadır. Sermaye, direnç gösteren toplumsal dokularda özelleştirmeyi zamana yayarak toplumsal direnci aşama aşama kırmayı uzun perspektifli planladığı politikalarla göstermektedir.

Neo-liberal iktisatçıların eğitimde özelleştirmeyi savunmalarının en önemli kanıtı kamu harcamalarının azaltılarak genel bütçe üzerindeki baskının azalacağı yani devletin tasarruf edeceği düşüncesidir. Piyasa koşullarında devletin yüksek fiyatlara mal ettiği eğitim hizmetinin rekabet koşullarında özel sektörün daha kaliteli ve daha ucuza sağlayabileceği, bürokratik yapının, dinamik yapıya dönüşeceği algısı neo- liberal politikaların sonucu olarak topluma sunuldu.

5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu kapsamında açılan özel okullara, 23/07/2015 tarih ve 29423 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanan 2015-2016 Eğitim ve Öğretim Yılında Özel Okullarda Öğrenim Görecek Öğrenciler için Eğitim ve Öğretim Desteği Verilmesine ilişkin Tebliğ'ine göre 230.000 öğrenciye eğitim ve öğretim desteği verilecek. Bu destek öğrencinin ve okulun başarısına göre yıldan yıla arttırılacak veya azaltılacak. Mevcut ilkokul ve ortaokulları bütçesiz şekilde yıllardır becerikli müdürler ve okul aile birlikleri vasıtasıyla velinin sırtından ayakta tutan MEB, iş özel okullara gelince kesenin ağzını açmakta cömert davranmakta.

Cömertlik bununla da bitmiyor. 24 Mart 2014 tarih 28941 saylı resmi gazetede yayımlanan Milli Eğitim Temel Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanuna göre: 

“Dershanelerden Özel okula dönüşmek için başvuru yapanlara talepte bulunmaları halinde hazine arazileri 25 yıl bedelsiz verilebilecek. Eğer dershane sahipleri kendi aralarında anlaşıp birden fazla katılımcıyla hazine arazisi üzerine okul yapmak isterlerse onların talepleri diğerlerine göre daha öncelikli olarak değerlendirilip işlem sonuçlandırılacak”

  Devlet okul binalarının tamamını veya bir kısmı da özel okula dönüşmek isteyen dershane sahiplerine kiraya verebilecek. 25.08. 2011 tarihinde çıkarılan 25.08.2011 tarihli Kanun Hükmünde Kararname'yle ilgili 'Eğitim Öğretim Tesislerinin Kiralama Karşılığı Yaptırılması ile Tesislerdeki Eğitim Öğretim Hizmet Alanları Dışındaki Hizmet ve Alanların İşletilmesi Karşılığında Yenilenmesine Dair Yönetmelik'e göre: “Eğitim ve Öğretim Hizmeti Dışında Kalana Alanlar' diye tarif edilen bölümde yapılabilecek olanlar, Otopark, kapalı ve açık yüzme havuzu, öğretmenevi, konferans ve kültür merkezi, sanat merkezi, sanat uygulama atölyeleri, bilim merkezi, deney ve gözlemevi, gençlik merkezi, tiyatro, sinema salonları, akvaryum, hayvanat bahçesi, sera, botanik parkı, restoran ve çarşı” gibi mekânlar 49 yıllığına özel okullara kiralanabilecektir.

Bakanlığın, ilk aşamada, Adana, Kocaeli, Aydın, Şanlıurfa, Erzurum, Muğla, İstanbul ve İzmir'de yapacağı Kampüs Okullar Projesi doğrultusunda ‘Kent içindeki okulların boşaltılarak mülkiyetlerinin özel okullara kiralanacağı ve bu yolla yeni bir rant alanının yaratılacağı kuşku olmaktan çıktı. Bu yıl 11. Ve 12. Sınıflarda yaşanan toplu göç sonrası Anadolu liselerinin kapısına yakın zamanda kiralıktır ya da müdürden satılıktır levhası asılacağını göstermektedir.

Sonuç olarak, Temel liselerin eğitim sistemindeki yıkıcı etkilerini önümüzdeki günlerde yakıcı bir şekilde hissedeceğiz. Anadolu Liselerinim öncelikle 11.ve 12. Sınıflarından öğrenci geçişlerinin yaşanmasıyla öğretmen normlarında düşüş yaşanacak, özellikle Türk Dili Edebiyatı-Matematik gibi haftalık ders saatinin fazla olduğu branşlarda öğretmenler mağdur edilecektir. Bu mağduriyet öğrenci sayılarında kademeli düşüşle müdür yardımcı normlarını da zamanla etkileyecek boyutlara ulaşacak.

Asıl önemlisi, eğitim sistemimize dönüşüm adı altında hülle yoluyla giren Temel Liseler, dershaneleri ortadan kaldırmak amacıyla beş yıllığına kurulmuş gibi görünseler de eğitim sistemimizde kalıcı olabilecekleri gibi, yasayla tanımlanan bu sürenin sonunda eğitimde özelleştirmenin en önemli hamlesine dönüşecektir. Örgütlü mücadelenin cılız da olsa direnci yüzünden eğitimde ticarileşmeyi hayata geçiremeyen sistem bir taşla birkaç vurma hayalindedir. Sistem ,Torba Yasaların içine koyduğu tuzaklarla öğrencisi azalan liseleri zamanla Temel liselere öğretmeniyle birlikte devrederek eğitimde özelleştirmeyi gerçekleştirerek son darbeyi vurmak için pusuda beklemektedir. Bunu yaparken bir zaman beraber yol arkadaşlığı ettikleri şimdi hasım saydıkları cemaati de hizaya getirmek için taşlardan birini de onlar için saklamaktadır.

KAYNAKÇA

http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/temel-liselere-ogrenci-gocu

http://www.hurriyet.com.tr/egitim/29968324.asp

http://www.hurriyet.com.tr/egitim/29961784.asp

http://www.egitimajansi.com/haber/temel-liseler-egitime-hazir-haberi-39379h.html

http://egitimsen.org.tr/egitimde-ozellestirmeyi-hizlandiran-temel-liseler-kapatilmali-veliler-cocuklarini-bu-liselere-gondermemelidir/

http://www.sabah.com.tr/egitim/2015/02/27/mebden-velilere-cok-onemli-temel-lise-uyarisi

http://www.memurlar.net/haber/526297/

http://www.seckinlerkoleji.com/kolej-1-temel-lise-nedir?

http://gencgazete.org/13-soruda-dershanelerin-donusumu-ve-temel-liseler

http://www.on5yirmi5.com/haber/egitim/egitim-kurumlari/178249/temel-liselerde-4-yil-siniri-kalkiyor.html

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/29770525.asp

http://muhalefet.org/haber-devlet-okullari-arazileriyle-dershanelere-kiralanacak-12-13649.aspx