Memlekette işler böyle görülüyor işte!

Bağıran, çağıran, kızan, kızdıran, küfür eden, kavga eden çoktur; ama bir de yer ve zamanını tutturabilsek sorun kalmayacak!

Öyle insanlar vardır ki yurdum topraklarında, her an her yerde bir kavgaya şahit olabilirsiniz, ama birçoğu incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler yüzündendir!

Trafikte kavgaya hazırızdır; evelallah!

Üstelik karşımızdakine yurttaşlık bilgisi de veririz!

Her birimiz günde en az on kez buna benzer kuralları ihlal etsek de karşımızdakini bir güzel benzetiriz:

-"Köprünün üstünden geç birader altından değil!"

Yeryüzünde yayalar için köprü yapıp da üstü yerine altını kullanan başka bir millet var mıdır acaba!

Kaldı ki maharetlerimiz bu kadarla da sınırlı değildir!

Yere tükürmeyen vatan evladı sayılıdır bu ülkede!

Ama tüküreni görürsek de ayıplarız!

Üstelik de sesimizi yükselterek ayıplarız ki etraftan da “Aferin” alırız!

Ve sanki yere tükürmenin devri varmış gibi:

-"Adam haklı abi, bu devirde yere tükürülür mü?"

Dolmuşta ayakta yolcu taşımak yasak olduğundan dolmuş şoförleri “çöktürürler” yolcuları bazen!

Hani polis görüp de ceza kesmesin diye!

Hayatı boyunca bir tek eyleme, greve, yürüyüşe gitmemiş birisi diretir orada çökmemek için! Olmadık yerde kimlik sormuşlardır, göstermiştir!

Askerde “sürün” demişlerdir, sürünmüştür!

Maaşı yetmemiştir, sesini çıkartmamıştır!

Elektriğini suyunu kesmişlerdir, susmuştur!

Ama dolmuşta çökmemeyi kafaya koymuştur!

Üstelik tavrı da nettir:

-"Bu millet koyun oldukça daha çok çökeriz beyler!"

Neden mi yazıyorum bunları!

Birkaç gündür İmralı tutanaklarının basına nasıl sızdığı ya da kimler tarafından sızdırıldığı tartışılıp duruyor kamuoyunda!

Maşallah herkes hafiye oldu bu konuda!

Şık oldu ya da olmadı!

Doğru oldu ya da olmadı!

Sürece zarar verdi ya da vermedi!

“İmralı’da neler konuşuluyor bilmiyoruz” demiyor muydunuz günlerdir!

Alın işte öğrendiniz!

Dağlardan kan sızdı!

Bu ülkede Kürt sorunu yok diyenler!

Kan derelerden sızdı!

'Kürt de yok sorunu da yok' demeye getirenler!

Tutanaklar sızınca hoplamaya başladılar!

Hiçbir tutanak notu dağda ya da kışlada öldürülen insanların canından yada kanından önemli değildir.

Yarım yamalak sızan tutanakları bu düşünceyle okumaya çalışanlar kolayca bu sonuca varabilirler. 

Sızacaksa 'tutanaklar' sızsın, kan sızmasın da!