CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, hükümetin çözüm sürecini ve Kürt meselesini elinde rehin olarak tuttuğunu söyledi. Tanrıkulu, “Bunu her seçim öncesi kullanan bir hükümet var. Şu an yine rehin tutmuşlar, yine seçim var. Akil adamlar toplandı ve yine bir algı operasyonu yapmak istiyorlar. Kürt meselesi hükümetin elinde rehin olmamalıdır. Bu meseleyi demokrasi ve özgürlükle sigortalamalıyız” dedi.

MECLİSİN DIŞLANDIĞI BİR SÜREÇ

Evrensel’de yer alan habere göre Tanrıkulu, memleketi Diyarbakır’da basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Sur ilçesindeki Liluz Otel’de düzenlenen toplantıda Tanrıkulu, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Türkiye’de Meclisin tamamen dışlandığı ve devrede olmadığı bir süreç olduğunu da kaydeden Tanrıkulu, “Bingöl olayı için araştırma komisyonu kurulsaydı, Meclis Bingöl olayına müdahil olacaktı. Nasıl oldu, o polisleri kim oraya gönderdi. Arkasından 4 kişi hayatını kaybetti. Ve çok ağır, sözler kullanıldı. Bir Başbakan hukuk devletinde cezalandırıldılar, diyebilir mi? Başbakan, Cumhurbaşkanı ve İçişleri Bakanı çok ağır laflar kullandı” diye konuştu.

“Kan öfkeyle, kanla yıkanmaz” diyen Tanrıkulu, “Cumhurbaşkanı ölüm olmasını istemiyorsa, daha az konuşmalıdır. Öfkeyle cezalandırılacaklar, misliyle karşılığını alacaklar, şeklindeki dili ‘80 ve 90’lı yıllarda çok gördük, ne oldu karşılığında neyi aldılar” ifadelerini kullandı.

Tanrıkulu, Böyle bir dili kullananların, Kobanê’ye bizimle ne alakası var diyemeyeceklerini söyledi.

Hükümetin yanlış Suriye politikasıyla 30 yılda başarılamayanı başardığını belirten Tanrıkulu, “30 yılda bir çatışma vardı ama halk arasında değildi. Hükümetin Suriye politikası buna neden oldu. Şimdi Kobani’ye giden insanlar var. Hem YPG hem de IŞİD saflarında savaşıyorlar. Oradaki çatışma biterse ve Türkiye’ye dönerlerse burada kol kola mı girecekler? Böyle tehlikeli bir işi hükümet maalesef başardı” dedi.

“Suriye çok müdahil oldukları için ve oradaki çatışmayı bu noktaya getirdikleri için şimdi Kobani bize ne diyebilmektedirler” diyen Tanrıkulu şunları kaydetti:

“Bu süreci ve Kürt sorununu elinde rehin tutan bir hükümet var. Bu seçim öncesi kullanan bir hükümet var. Şu an yeni rehin tutmuşlar yine seçim var. Akil adamlar toplandı ve yine bir algı operasyonu yapmak istiyorlar. Kürt meselesi hükümetin elinde rehin olmamalıdır. Bu meseleyi demokrasi ve özgürlükle sigortalamayız. Meclis odaklı çalışmaktır. Dün Davutoğlu’yu dinlediğimizde bu ne öfke. Daha iki aylık Başbakan. Bağırarak çağırarak. Bağırmakla çağırmakla milliyetçi duyguları tatmin etmekle ülke yönetilmez.”

‘GÜVENLİK VE POLİS DEVLETİNE GİDİLİYOR’

Hükümetin Meclisten geçirmeye çalıştığı yeni torba yasayı eleştiren Tanrıkulu, yeni yasayla birlikte güvenlik ve polis devletine doğru gidileceğini söyledi.

Tanrıkulu, “Kuvvetli şüpheden, makul şüpheye geçiyorlar. Yasal düzenlemeyle, herkese dinleme getiriyorlar. Hukuk devletinden zaten uzaklaşmışız. Güvenlik ve polis devletine doğru gidiyoruz. Bunu hakim kılmaya çalışıyorlar. Hep şunu düşünüyorum. Bir olayın sonucu, kime yarıyorsa, olayın faili de odur. Bu otoriter eğilim kime yarıyor, AKP’ye” dedi.

Kobani olayları bahane edilerek yasaların çıkartılmak istendiğini anlatan Tanrıkulu, Bingöl’de gerçekleşen olayın birinci derece sorumlusunun hükümet olduğunu kaydetti.