HDP milletvekili Beştaş, Diyarbakır Barosu Başkanı Elçi’nin gözaltına alınmasına ilişkin verdiği önergede Adalet Bakanı Kenan İpek’e, “Savcılara talimatı siz mi verdiniz, yoksa başka bir kurumdan mı talimat aldınız” diye sordu.

Ahmet Hakan’ın sunduğu Tarafsız Bölge programında “PKK terör örgütü değildir” dediği için başlatılan soruşturma kapsamında Bakırköy 2. Sulh Ceza Hakimliği’nin yakalama kararı doğrultusunda Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi gözaltına alınmıştı.

Sağlık kontrolünün ardından İstanbul’a getirilen Elçi, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nda iki saatten fazla sorgulandıktan sonra tutuklanma talebiyle sevk edildiği mahkemece adli kontrol şartı ve yurt dışına çıkış yasağıyla birlikte serbest bırakılmıştı.

Beştaş, önergesinde, Elçi’nin “PKK terör örgütü değildir” sözlerinin, hem Anayasa hem de Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere göre düşünce özgürlüğü kapsamında olduğunu vurgulayan Beştaş, “Tahir Elçi; iktidarın suç yaratma eğilimi ve dahi usule ilişkin hukuk normlarının da devre dışı bırakılması ile suçlu ilan edilmektedir” diye belirtti.

Sorular

Beştaş, Bakan İpek’e şu soruları sordu:

* Diyarbakır Barosu Başkanı Sayın Tahir Elçi hakkında derhal soruşturma başlatılması hususunda talimatı savcılara siz mi verdiniz? Talimatı yazılı olarak mı gönderdiniz, sözlü olarak mı ifade ettiniz?

* Bu konuda siz de başka bir kurumdan talimat aldınız mı? Aldıysanız size talimatı kim verdi? Başbakan yahut Cumhurbaşkanından bu konuda yazılı ya da sözlü bir talimat verildi mi?

* Savcılar talimat ile mi görev yapmaktadırlar? Savcıların iktidarın talimatına göre görev ifa ediyor oluşuna dair düşünceniz nedir? Kuvvetler ayrılığı ilkesi Anayasa’dan çıkarılmış mıdır?

* Tarafınıza, Tahir Elçi ile ilgili sorulan bir soru üzerine “hele hâkim önüne çıksın” demiştiniz. Bu doğrultuda, henüz savcılık sorgusu tamamlanmamış bir dosyanın hâkime sevk edileceğini nasıl bilebiliyorsunuz? Yoksa mahkemeye sevk edilmesi talimatını siz mi verdiniz? Hakime sevk talimatı vermediyseniz hakime sevk edileceğini nerden öğrendiniz?

* Tahir Elçi’nin düşünce ve düşünceyi ifade hürriyeti kapsamında ifade ettiği sözler nedeniyle yargılanıyor oluşunun nedeni nedir? Yoksa düşünce ve düşünceyi ifade hürriyeti Anayasa’dan çıkarılmış mıdır?

* Avrupa İnsan Hakları Kararları ve AİHS artık Türkiye’de uygulanmıyor mu?

* Hukukçular arasında suç addedilmesi şiddetle reddedilen “terörizm” ifadesini, Bakan kimliğiniz ile değil hukukçu kimliğiniz ile değerlendirir misiniz? Yine Tahir Elçi’nin ifadelerini Anayasal güvence altında olan düşünce ve düşünceyi ifade hürriyeti kapsamında hukukçu kimliğiniz ile değerlendirir misiniz?

 

* Tahir Elçi’nin kaçma şüphesi olmamasına ve Baro binasında kendi ifadesiyle hazır bir biçimde beklemesine rağmen, yakalama kararı çıkarılması ve kararda ‘saklandığı’na dair ifadelerin yer alma nedeni nedir?

* Hukuki alt yapısı olmayan bu soruşturmanın derhal başlatılmış olmasının nedeni, 10 Ekim 2015 günü Ankara’da gerçekleşen ve Bakanlık verilerine göre 102 kişinin yaşamını yitirdiği bombalı saldırının ülke üzerinde yarattığı etkinin kırılması ve başka bir gündem yaratılarak bu elim olayın unutulmasının sağlanmak istenmesi midir? Yani Tahir Elçi soruşturmasında ülkede gündemin değiştirilmek istenmesi kaygısı ile mi hareket edilmiştir? (İMC)