Halkların Demokratik Kongresi milletvekilleri Taksim’de bir basın açıklaması yaparak hükümeti Gezi Parkı'na müdahale etmeye son verilmesi çağrısı yaptı.

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Milletvekilleri Ertuğrul Kürkçü, Sırrı Süreyya Önder, Levent Tüzel ve Sebahat Tuncel Taksim'de dün yaşanan polis müdahalesi ve Gezi Parkı ile ilgili açıklamalar yaptı.

Ertuğrul Kürkçü açıklamasında, “Basit ve açık bir şey istiyoruz; bu Gezi etrafında dönüşmüş olan direnişin meşru taleplerine olumlu yanıt vermek, bu alandakilerle müzakere kapısı açmak dışında herhangi bir çözüm olasılığı görülmemektedir. Bu yolun tutulması hepimizin ortak dileğidir” ifadelerini kullandı.

“KREDİ ÇEKİP GERİ Mİ ÖDEMEYELİM?”

Sırrı Süreyya Önder, "Yeni bir türkü çıktı faiz lobisi diye. Hükümet ne öneriyor kredi çekip geri mi ödemeyelim? Buradaki insanlara kredi de veren bulunmaz ki! Varsa böyle bir şey vergi koy al tedbirini. Buradaki her genç, her kadın artık yeter diyor. Hükmedenlerin önünde tek yol var: Saygı duymak ve ciddiye almak!" dedi.

Sırrı Süreyya Önder, “Burada Gezi’ye dönük, ağaçlara dönük, insanlara dönük, kamu mallarına dönük hiçbir şiddeti onaylamıyoruz. Karşısında duracağız. Direnişçi arkadaşlarımıza da hep şunu önerdik; bu direnişin toplumun geniş kesiminde bulduğu meşruiyet barışçıl ve demokratik şekilde başlamış olmasındandı. Bu niteliğine hepimiz titremeliyiz ve halel getirmemeliyiz” şeklinde konuştu.

“DİRENENLERİ BÖLME ÇABALARINA KİMSE PRİM VERMEYECEK”

Levent Tüzel de şöyle konuştu:

"Burada insani, haklı, demokratik taleplerden kaynaklanan bir meşruiyet var ve halk eylemi bundan sahipleniyor. Hükümet ve Başbakan'ın ise faiz lobisi çarpıtması var. Vali saldırının devam edeceğinin işaretini verdi. Burada marjinal gruplar, istihbarat örgütleri yok burada haklı taleplerine sahip çıkan halk var, onun sanatçıları, aydınları var. Marjinal gruplar diyerek bir arada direnenleri bölme çabalarına kimse prim vermeyecek, buradaki şiddeti kışkırtan devlete, buraya müdahale imkanı sağlayan koz veren hiçbir girişime de kimsenin izin vermeyeceğine inanıyoruz. Bu direnişi başarıyla sonuçlandırmak buradaki arkadaşların hepsinin eseri olacak... Biz de yanlarında olacağız."

“HÜKÜMET GEZİ'Yİ HALKA BIRAKMALI”

Sebahat Tuncel şöyle konuştu:

"Ben hükümete çağrı yapmak istemiyorum çünkü süreci vali yönetiyor! Hükümet demokratik özerkliği yaşama geçirmiş ama bu otoriter bir özerklik. Vali istediği gibi şiddet estiriyor. Vali Gezi Parkı'na gelmek istiyorum diyor. Bombayla, TOMA'yla değil yalnız gelirse buradaki halk ona söyleneceği söyler. Bu halk Gezi bizimdir diyor. Hükümet bunu tek cümleyle söylerse, 'yapılaşma olmayacak' derse bu direniş sona erer. Hükümet Gezi'yi halka bırakmalı, Taksim'i de toplumsal muhalefete açmalı. Sokaklar özgür olursa toplum özgür olur. Medya demokrasiden ve özgürlüklerden yana olmalıdır."

“BU HESAP BAĞDAT'TAN DÖNER”

SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan'da dün parti binalarının basılması sırasında üyelerinin şiddet görerek gözaltına alındığını ve direnişi polisiye film senaryoları ile bozmaya çalıştıklarını söyledi. Turan SDP'nin günah keçisi yapıldığını belirterek, "Bu hesap Bağdat'tan döner, SDP marjinal bir örgüt değil başından beri Taksim direnişinde yer almış meşru bir siyasi partidir" dedi. Turan gözaltındaki üyelerinin serbest bırakılmasını da istedi.

Açıklamaların ardından milletvekilleri çadırları ve parka kurulan stantları ziyaret etti. Bazı vekiller simit ikramını kabul etti.