Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, halk toplantıları kapsamında Hakkari'de yurttaşlarla bir araya geldi.

DBP il binasında yapılan toplantıda konuşan Tuncel, Türkiye'de kriz ve kaosun bu kadar derinleşmesinin sebebi AKP hükümetinin Kürt sorunu karşısındaki düşmanca politikası olduğunu savundu.

Türkiye'nin bir karar aşamasında olduğunu, ya demokratik süreç başlatılacağını ya da kaosun daha da derinleşeceğini vurgulayan Tuncel, "Sayın Öcalan darbe mekaniği noktasında Erdoğan'ı defalarca uyardı. Peki, AKP hükümeti ne yaptı? Bu uyarıları dikkate almaktansa demokratikleşme yerine ülkeyi Kürt karşıtı politikayla başka bir yere getirdi" diye konuştu.

Türkiye'de darbenin bir daha asla yaşanmaması için yapılması gerekenin radikal demokrasiye geçiş olduğuna dikkat çeken Tuncel, AKP iktidarının kendi iktidarı için tüm özgürlükleri askıya aldığını dile getirdi.

'KENDİ PLANINI HAYATA GEÇİRDİ'

Hakkari ve Şırnak'ın il statüleri ile ilgili yasa teklifini de değerlendiren Tuncel, şunları söyledi: "Şimdi de Yüksekova ve Cizre'nin il olması konuşuluyor. Şırnak ve Hakkari halkı ne düşünüyor bu hiç konuşulmuyor. Cizre ve Yüksekova yerle bir edilmişken, bunları bir kenara bırakıp il merkezlerini taşıma girişimleri AKP hükümetinin kendi planını hayat geçirmenin göstergesidir. Günlerdir meydanlarda 'demokrasi' diye haykırıyorlar, bu durum onların aslında demokrasi ile ilgili bir kaygılarının olmadığını da gösteriyor. Hakkari ve Şırnak halkıyla konuşmadan ili nasıl taşıyorlar. Halka dayanmayan hiç bir sistem demokratik değildir."

'ADALET BAKANLIĞI'NI GÖREVE DAVET EDİYORUZ'

"Türkiye'nin normalleşmesinin önünde atılan ilk adım OHAL'in kaldırılması olur" diye devam eden Tuncel, şunları ifade etti: "Bugün ortaya çıkan şiddet görüntülerinin kabul edilir hiçbir yanı yoktur. Çok daha zor ve sıkıntılı bir dönem bizi bekliyor. 15 Temmuz gecesi darbeciler tarafından İmralı'ya yönelik bir baskın olduğunu bizzat bakandan duyduk. Sayın Öcalan ile ne avukatları ne ailesi ne de heyetimizin görüşmesine izin verilmiyor. Kürt halkına da her hangi biri cevap verilmiyor. Bu mesele sadece Kürt halkının değil Türkiye halklarının meselesidir. Cevap vermek hükümetin temel sorunudur. Biz uluslararası kurumları, CPT'yi de göreve çağırdık, Adalet Bakanlığı'nı da göreve çağırıyoruz."

Kaynak: DİHA