SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan, Newroz kutlamasına katılan Sosyalist Demokrasi Partisi üyelerinin tutuklanmasına ilişkin olarak Antakya Gazeteciler Cemiyeti'nde basın toplantısı gerçekleştirdi. Üç arkadaşlarının önce serbest bırakıldığı söyleyen Turan mahkemenin, yani cemaatin baskılarının ardından tekrar tutuklandıklarını iddia etti. Turan tutuklanmaların hukuksuz olduğunu söyleyerek şunları aktardı:

 

"Eğer Newroz Bayramı'na katılmak yasa dışı ise milyonlarca kişi alanlarda Newroz Bayramı'nı kutluyor. 3 liseli genç arkadaşımızın evlerine baskın düzenlenerek aileleri tehdit edilmiş ve hukuk dışı uygulamalarla savcılığa dayandırılarak zoraki bir tutuklanma talebi çıkartılmıştır. Oysaki Başbakan 'bunları sokakta almıyoruz ki' diyordu. Aslında önlerine gelen kim varsa, muhalif olan herkes her an cezaevine girme tehlikesiyle karşı karşıya. AKP’den farklı olan herkesin düzenli olarak baskı altına alındığı bir süreçten geçiyoruz. Demokrasi rejiminin geliştirilmesi için adımlar atmak gerekiyor. Antakya’daki devrimci güçler baskı ve terör dalgasına karşı birlik olmalıdır.”

 

“EMPERYALİST PLANIN LİDERİ ERDOĞAN”

Emperyalist işgale karşı çıkmanın yolunun Suriye rejimini desteklemek anlamına gelmediğini aktaran Turan, farklılıkların kendini ifade edebileceği, halkların kardeşliği temelinde ilkelerin belirlenebileceğini dile getirdi. Kırk katır mı kırk satır mı diyerek egemenlerin siyah beyaz olarak politikalarını belirlediğini aktaran Turan, emperyalist politikaları birinci elden sürdüren ve halkların çıkarlarına karşı olan bu projeyi hayata geçirenin bizzat Erdoğan olduğunu söyledi.

 

“ADANA, MERSİN VE ANTAKYA KISKAÇ ALTINDA”

Turan, devletlerin bir diğer ülkeye savaş açmadan önce o sınıra yakın illerde gözaltına alma ve muhalefeti yok etme taktiğini uyguladığını, Mersin, Adana ve Antakya’daki tutuklamaların nedeninin bunun en açık ispatı olduğunu aktardı. Devletler hangi sınırda savaş planlıyorlarsa öncelikle o sınıra yakın bölgelerdeki muhalefeti tasfiye etmeye çalışırlar, ardından da bütün ülkedeki muhalefeti tasfiye etmeye çalışırlar. Antakya’da 1 Mayıs öncesi ve 1 Mayıs sonrasına yayılmış saldırı politikası AKP’nin gerçek niyetini net bir biçimde ortaya koyuyor. Süreç bir savaşın ön hazırlık sürecidir. Savaş politikasının artık realize olmaya başladığı bir süreçteyiz” diyerek demokrasi güçlerine seslendi ve “AKP’nin saldırılarına karşı daha fazla bir arada olmalı ve saldırıları püskürtmek için el ele mücadele etmeliyiz” dedi.

 

Soner Barbaros / Demokrat Haber Antakya