PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşen HDP grup başkan vekilleri Pervin Buldan ve İdris Baluken ile HDP Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’den oluşan HDP heyeti, görüşmenin ardından İmralı Adası’ndan ayrıldı.

Görüşmede Öcalan’ın Meclis’e sevk edilen “çözüm yasasına” ilişkin, “Yasanın Meclis’e gelmesi tarihi bir gelişmedir” dediği öğrenildi.

İlerleyen saatlerde HDP heyeti görüşmeye ilişkin yazılı açıklama gönderdi.

Öcalan, Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik yapılacak çalışmalarda en geniş toplumsal temsiliyeti açığa çıkaracak bir adayın tespitini önemsediğini, bu konuda; kamuoyunda çok yanlış bir şekilde ele alındığı gibi kendisinin isim tespiti konusunda yetkili komisyon ve organlara dayatma içerisinde olmasının mümkün olmadığını ifade etti. Yetkili komisyon ve parti organlarının belirlenen kriterler doğrultusunda en doğru kararı vermelerinin oldukça önemli olduğunu belirtti.

Öcalan’la heyetin üç saat süren bir toplantı gerçekleştirdiği duyurulan açıklamada, Öcalan’ın sağlığı ve moralinin iyi olduğu belirtilerek, görüşmede Öcalan'ın şu mesajları verdiği bildirildi:

“Tarihi önemdeki süreçte bundan sonraki çalışmaların yasal bir düzenleme üzerinden yürümesini oldukça anlamlı buluyorum. Yapılan düzenleme, devletin ilk defa çatışmalı olduğu toplumsal kesimlerle sorunları çatışarak, savaşarak değil, müzakere ederek çözmesinin önünü açan bir yasadır. Bu anlamda tarihi bir rol oynamıştır. Toplumsal uzlaşmanın önünü açacak bu yasanın yasalaşama aşamasında tüm toplumsal kesimlerin katkı ve destek sunması hükümetin de bu katkı ve destekleri dikkate almasının önemini vurgulamak istiyorum. Bu yasanın çıkmasıyla beraber, demokrasimizi geliştirecek ve kalıcı barışı sağlayacak yasal ve toplumsal çalışmaların birarada ele alınması nihai olarak da demokratik anayasal çözümün başarılması Türkiye’nin özgür yaşam ve demokratik geleceği açısından son derece önemlidir.”

Sayın Öcalan başta hasta tutsaklar olmak üzere cezaevlerindeki tüm tutsaklara özel selamlarını gönderdi. Hasta tutsaklara ilişkin biran önce gerekli düzenlemelerin yapılarak bu ayıbın Türkiye gündeminden kaldırılması gerektiğini özellikle vurguladı. Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili tartışmaları yakından takip ettiğini kendisinin meseleye ilkeler düzeyinde yaklaştığını, bu ilkelerin gereği olan kriterleri daha önceki görüşmelerde kamuoyuna ve halka iletilmek üzere heyete aktardığını ifade etti.

Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik yapılacak çalışmalarda en geniş toplumsal temsiliyeti açığa çıkaracak bir adayın tespitini önemsediğini, bu konuda; kamuoyunda çok yanlış bir şekilde ele alındığı gibi kendisinin isim tespiti konusunda yetkili komisyon ve organlara dayatma içerisinde olmasının mümkün olmadığını ifade etti.

Yetkili komisyon ve parti organlarının belirlenen kriterler doğrultusunda en doğru kararı vermelerinin oldukça önemli olduğunu belirtti.